Aynı aileden 3 yakınını kaybeden Gazeteci Ali Sait Öğe'den yürek burkan ifadeler
"Bu virüs illeti yüzünden zor günler yaşarken yaklaşık 4-5 aydır yanlarına gitmeden sadece telefonla seslerini duyduğumuz sevdiklerimiz den de acı haberler gelmeye devam ediyor. Son olarak Ahırlının sevilen ailelerinden önce (Babamın amcasının oğlu) Saffet Başkaya amcamın eşi Gülşen yengemi toprağa verdik. Bir kaç gün geçmeden de eşi Saffet Başkaya amcam Hakkın rahmetine kavuştu. Dün Saffet amcam Ahırlı da bir kaç kişi ile toprağa verilirken, daha aynı saatte hastanede yatan kızları Dilek Başkaya Saman dan acı haber geldi. Dilek kardeşim de bu gün bir kaç gün arayla hakkın Rahmetine kavuşan anne ve babasının yanında son yolculuğuna uğurlanacak. Rabbim cümlesinin rahmetlerini bol, kabirlerini cennetinden bir bahçe, Peygamber efendimizi (SAV) komşu eylesin inşallah. Geride kalan tüm sevenlerine sabırlar dilerim.
Ahhhh kara amcam ahhh... Yaktın gittin bizi.
Gülşen yengemin vefatını öğrendikten sonra aradığımda iki gözün iki çeşme idi. 'Dayanamam Alim' demiştin. Ama bu lanet olası illet insanlığı öyle bir duruma düşürdü ki ne sevdiğimizin bir neşesini yaşayabiliyoruz, ne acımızı... O an yanında olup ta seni teselli etmeyi ne kadar isterdim anlatamam.
Dernek te her gördüğümde, "Emmoğlu nasıl gidiyor yıkılıyon inşallah" diye kızdırdığımda o yüzünde ki gülümsemen halen gözümün önünde.
Şu an hatırlayamadım ama seninle köye birisinin cenazesine gittiğimizde rahmetli Mustafa İnce ile birlikte mezarlıkta beni bir yere götürdün, 'Bak sana da diyorum bana bir şey olursa beni bu iki mezarın arasına gömecen tamam mı' dediğinde sana ne kızmıştım.
'Aman Emmoğlu bir dur hele içimde baya bir sızı bıraktın' diyerek sıkı sıkı sarılmıştım.
Al... İstediğin oldu şimdi çok mu mutlusun!
Tam da senin istediğin yerde ebedi mekanına çekildin. Ama ne ben ne sevenlerin kimse gelemedi. Sadece oğlun Mustafa bir arkadaşı ve Ahırlının her derdine yürekten koşan Seyfullah Güler ve bir kaç kişi ile uğurlandın. Daha bir kaç gün önce cenazesine bile gidemediğin eşinin yanında sende yerini aldın.
Gerçekten de eşinin vefatına dayanamadın ve bir kaç gün sonra ona kavuştun. Rabbim sizi cennetinde de ayırmasın inşallah.
Oğlun Mustafa senin kabrinin toprağını atarken Kayının Ali Osman Esen'i nasılsın diye aradığımda bir acı haber daha verdi. Bir kez daha yıkıldık... Eşin ve senden sonra kızın Dilek'te sizden ayrılamadı ve daha senin toprağın atılırken o da Hakkın Rahmetine kavuşmuştu. Ali Osman Esen ile uzun süre hıçkırdık. Mustafa'ya bu kez de ablasının öldüğünü nasıl söyleyecektik? En azından köyden çıkıp evine gelene kadar duyurmama kararı aldık. Ama derler ya , 'Acı Haber Tez Duyulur' diye. Saklayamadık, duyuldu...
Mustafan şimdi de ablasının cenazesinin derdine düştü. Ama yanında yine kimse yok! Kimse gidemiyor. Rabbim onun sabrını artırsın.
Evet Saffet amcam, Gülşen yengem ve Dilek kardeşim hepiniz sevdiklerinizin yüreklerine ayrı ayrı birer sızı bırakarak sessiz, sedasız, kimsesiz garip bir şekilde bu hayatta ki sürenizi tamamladınız.
Ama yürekten inanıyorum ki sizin bu garip gidişinizin mükafatını Rabbim size ebedi alemde fazlası ile verecek. Burada çektiğiniz her sızı sizin o tarafta şefaatçiniz olacak.
Rabbim bir kez daha cümlenize Rahmetini bol eylesin. Kabirlerinizi cennetinden bir bahçe, Peygamber efendimiz (SAV) i sizlere komşu eylesin inşallah.
Geride kalan tüm sevdiklerinize Sabırlar versin.
Tüm sevdiklerinizle cennette buluşun inşallah Saffet amca, Gülşen yenge ve Dilek kardeşim...
Ve Rabbim tüm insanlığı bu illetten tez zamanda kurtarsın.
Toprağınız bol olsun...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.