Bahçeli: "Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır" (2)

Bahçeli: "Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır" (2)
Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ABD Başkanı Joe Biden'ın Ermeni olayları ile ilgili "soykırım" ifadesini kullanmasına ilişkin,...

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ABD Başkanı Joe Biden'ın Ermeni olayları ile ilgili "soykırım" ifadesini kullanmasına ilişkin, "Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır" dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM'deki grup toplantısında konuştu.

ABD Başkanı Joe Biden'in, 24 Nisan 2021 tarihli yazılı açıklamasının tarihe kara bir leke gibi düştüğünü, Türkiye-ABD arasındaki diyalog köprülerini dinamitlediğini vurgulayan Bahçeli, "Bizim sorunumuz ABD halkıyla değil, Beyaz Saray'a çöreklenmiş zulüm bekçileriyledir. Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır. Türk milletine sözde soykırım gölgesi düşürmek, mazisi toplu cinayetlerle, katliamlarla ve neden olduğu insani felaketlerle dolu bir ülkenin harcı değildir, haddi değildir, hakkı değildir. Biden'in sözde soykırım beyanı Türk milleti nezdinde hükümsüzdür, yazılı açıklaması yalnızca kağıt parçasından ibarettir. Çünkü tarihimizin hiçbir döneminde mahcup olacağımız, hesabını vermekten kaçınacağımız, yüzümüzün kızaracağı, başımızı öne eğecek bir suça, bir trajediye, bir barbarlığa, bir vahşete imza atmadık, böylesi bir yanlışın tarafı ve faili olmadık. Soykırım çetelesi tutanlar gerçekten medenilerse, kendi bastıkları zalim ayak izlerine, kendi kazdıkları kan ve dehşet çukurlarına dikkatle bakmaları, eğer yürekleri yetiyorsa bununla ilgili nedamet göstermeleri samimi tavsiyemdir" diye konuştu.

Biden'ın, 24 Nisan tarihli yazılı açıklamasının iki yerinde soykırımdan bahsettiğini, 1915 olaylarında hayatlarını kaybedenleri onurlandırdıklarını dile getirdiğini hatırlatan Bahçeli, şunları kaydetti:

"Nasıl onurlandıkları, nasıl onur katacakları başka bir tartışmanın konusudur. Biden iftira kampanyasına kurşun askerlik yapmakla kalmamış, bir de Konstantinopolis ibaresini kullanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda böyle bir isimlendirmeyle anılan bölge veya bir şehir yoktur. Bizim İstanbul'umuz vardır ve dünyanın en büyük Türk kentidir. Okyanus ötesinden bakınca nasıl gördüklerinin, neyi görmek istediklerinin bizim nazarımızda bit kadar değeri olmayacaktır. Konstantinopolis sayfası 568 yıl önce kapanmıştır. Söz gelimi, tarihi geriye sarıp 1453 şartlarına dönsek bile dünyayı titreten, gemileri karadan yürüten, toplarla kalın surları döven mutlak ve muzaffer bir Türk varlığını sadece beşeriyet değil mahlukat bile tasdik ve teyit edecektir. ABD yönetimine soruyorum, peki siz neredeydiniz? Ne yapıyordunuz? Avrupa'dan kaçanlar veya sonu belirsiz bir maceraya atılıp okyanusları aşanlar bile o tarihlerde henüz ortalıkta görülmüyordu. Şu anda yaşadığınız coğrafyanın asıl sahipleri, hatta derilerinin renginden dolayı katlettiğiniz milyonlarca insan mutlu ve huzurlu bir şekilde hayatlarını idame ediyorlardı. Bay Başkan, Beyaz Saray'da Cumhur İttifakı'nı nasıl yıkarım, zillet ittifakını nasıl kollarım, Türk tarihini nasıl karalarım diye hesap yapmayı bırak ve şunu aklından çıkarma ki, Türk milletine sözde soykırım iftirası atacak en son ülke bile siz değilsiniz. Kısacık melez tarihinizde nice rezaletlere imza atan ülke olduğunuzu hatırlayarak, gerçeklerle yüzleşmeniz bizatihi sizi onurlandıracaktır."

Dünyada güçlünün hukukunun değil, hukukun gücünün hakim olduğuna dikkat çeken Bahçeli, "İnsanlık onuru, insanlığın ortak mirası ABD'den katbekat büyüktür. Haklının güçsüz, güçlünün haksız olduğu dönemler kepenk indirmiş, emperyalizmin tarih mahkemesinde sorguya çekilme dönemi başlamıştır. Dünya artık eski dünya değildir. Bize soykırım çamuru atan Biden ve zihniyeti; Vietnam'da, Kore'de, Kamboçya'da, Laos'ta, Hiroşima'da, Nagazaki'de soykırım tüneline soktukları milyonlarca masumun öncelikle hesabını versinler, sonra konuşsunlar. Irak'ta bir milyon Müslüman'a, Afganistan'da 1,5 milyon mazluma kast ettiklerini, ucu bucağı görülmeyen ölüm tarlaları açtıklarını, kadınlara tecavüz edip küçücük çocukları mezara gömdüklerini kabul edecek ve bunun da bedelini ödeyecek onuru göstersinler, sonra ahkam kessinler. Biden açıklamasında, insan haklarına saygı duyulan, tüm insanların onur ve güven içinde hayatlarını sürdürecekleri bir dünyadan bahsediyor. O zaman ve o halde sizin gibilerinin bu dünyada olması züldür, zillettir, ziyandır" şeklinde konuştu.

"ABD Başkanı, sözde soykırım suçlamasıyla müttefiklik hukukuna onarımı uzun yıllar alacak ağır bir hasar vermiştir"

Zulümlerin dünyanın hiçbir yerinde meydana gelmemesi için ortak kararlılık vurgusu yapan Biden'ın, bunu önce kendisine, önce yönetimine, önce derisinin rengi kızıl veya siyah olduğu için katlettikleri suçsuz günahsız insanların manevi hatırasına anlatmak zorunda olduğunu bildiren Bahçeli, "ABD Başkanı, sözde soykırım suçlamasıyla müttefiklik hukukuna onarımı uzun yıllar alacak ağır bir hasar vermiştir. Dostluğun yalan, stratejik ortaklığın masal olduğunu ayan beyan göstermiştir. Tarih yaprakları 24 Nisan'ı işaret ettiğinde, ABD Başkanlarının 1915 olayları hakkında ne söyleyecekleri, nasıl yaklaşacakları, büyük felaket mi yoksa soykırıma mı diyecekleri artık merak konusu olmaktan çıkmıştır. Yıllardır Türkiye üzerinde baskı ve dayatma aracına dönüştürülen 24 Nisan tarihi bizim için 23 Nisan'ın bir gün sonrasıdır ve sıradan bir gündür. Ne biliyorlarsa açıklasınlar. Ellerinden ne geliyorsa yapsınlar. Biz yolumuzdan dönmeyeceğiz. Tarihimizle ters düşmeyeceğiz. 27 Mayıs 1915 tarihinde karar altına alınıp 1 Haziran 1915'de uygulamaya koyulan Sevk ve İskan Kanunu'yla her zaman gurur duyacağız. Dönemin milli kahramanlarını, bu millete şehadetleriyle hizmet eden asil kahramanlara tarih huzurunda şükran ve minnet duygularımızı her fırsatta göstereceğiz" dedi.

Tarihi, siyasi istismar konusu haline getirmenin bizatihi yaşanmışlıklara saygısızlık olduğunu kaydeden Bahçeli, "1915 olayları konusunda milletimizin yüzü ak, alnı açıktır. Telaşa kapılmamızı gerektirecek bir hatamız, bir gafletimiz veya bir suç dosyamız çok şükür yoktur. Tarihi vesikalar ortadadır. Arşivleri karşılıklı açarak ortak tarih komisyonu kurulsun dediğimizde kimlerin bu teklife yanaşmadığı bellidir, bilinmektedir" ifadelerini aktardı.

Ermeni lobilerinin amacının açık olduğuna dikkat çeken Bahçeli, "ABD'de bu kirli ve kinli amaca çanak tutmaktadır. Sözde 3-T politikası olarak adlandırılan; "Tanıma-Tazminat-Toprak" talepleri Türk ve Türkiye düşmanlarının ortak motivasyonu, ortak emelidir" dedi.

"Bize göre, ABD ile ilişkiler tarihi bir kavşaktadır. S-400'ü aktif hale getirmek, F-35 projesi için ödediğimiz paraları tahsil etmek bundan sonraki ilk işimiz olmalıdır"

"Anadolu'daki toplu Türk mezarlarının izahını kim nasıl yapacaktır? ASALA terör örgütünün şehit ettiği diplomatlarımızın ve vatandaşlarımızın hesabını kimler verecektir?" sorusunu soran Bahçeli, "ABD Başkanı'nın 1915 olaylarına soykırım demesi siyasidir; hukuki, objektif ve insani hiçbir dayanağı yoktur. Biden, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 11'inci maddesine göre nefret suçu işlemiştir. 1948 Birleşmiş Milletler Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ne atıf yaparak 1915 olaylarını bu sözleşmeye uydurmaya çabalayanlar tarihe ve hukuka kast etmiş haçlı kalıntılarıdır. Bize göre, ABD ile ilişkiler tarihi bir kavşaktadır. S-400'ü aktif hale getirmek, F-35 projesi için ödediğimiz paraları tahsil etmek bundan sonraki ilk işimiz olmalıdır. Devletimizin ve hükümetimizin alacağı her karara desteğimiz peşinen söylüyorum sonucu ne olursa olsun tamdır. Bugün, TBMM'nin ortak bir iradeyle sözde soykırım iftirasını telin edeceğine de gönülden inanıyor ve bunu bekliyorum. Baktığımız yer Washington değil başkent Ankara'dır. "Hepimiz Ermeni'yiz diyenlere açık açık sesleniyorum, sizin ne olduğunuz değil bizim sizi nasıl gördüğümüz önemlidir. Size bakınca boşluk ve hiçlik görüyoruz, ama siz bize bakınca ya Talat Paşa'yı, ya Enver Paşa'yı ya da Mustafa Kemal Paşa'yı gördüğünüzden adımız gibi eminiz. Çünkü biz Türk milletiyiz, Türkiye'yiz, tarihimizle bir ve ayrılmaz bir bütünüz" değerlendirmesinde bulundu.

"Kürt kökenli kardeşlerim artık gözünü açsın, artık kararını versin; bölücü terör partisi HDP'nin kökü de kimliği de Ermeni'dir"

Meclis'te grubu bulunan, bu milletin ekmeğini yiyip suyunu içen, devletin hazinesinden geçinip saltanat süren "HDP" isimli örgütün, PKK'nın uzantısı olmasının yanında ASALA'ya da uyduluk yaptığını cümle alemin gördüğünü belirten Bahçeli, şöyle konuştu:

"HDP Merkez Yürütme Kurulu, 24 Nisan'daki açıklamasında sözde Ermeni soykırımının bu topraklarda yaşandığını, adaletin de bu topraklarda sağlanması gerektiğini şerefsizce iddia etmiştir. Bu hainler korusu, Türkiye'nin Ermeni soykırım utancıyla yüzleşmesini istemiştir. Kürt kökenli kardeşlerim artık gözünü açsın, artık kararını versin; bölücü terör partisi HDP'nin kökü de kimliği de Ermeni'dir. Anadolu'nun Hristiyanlardan arındırıldığını söyleyecek kadar Türk ve İslam düşmanı olan bu soysuzlarla aynı havayı teneffüs etmek bile günahtır. Hala demokrasi diyerek HDP'ye destek çıkacak var mıdır? Şu kadar oy aldı, bu kadar milletvekiline sahip diyecek bir köksüz ortaya çıkacak mıdır? Bu şer yuvası, bu ASALA temsilcisi, bu terör acentesi hala faaliyetlerine pişkince devam edebilecek midir? 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili Ankara 22.Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görülmeye başlayan davanın 108 sanığı için gün yüzünü haram edecek karar çok kısa süre içinde alınmalı ve HDP'nin kapısına hukukun mührü vurulmalıdır. Bu parti görünümlü kanlı şebeke kapatılmalıdır. Bunlardan hiç kimse siyasette bulunmamalıdır. Milletimize soykırımcı diyen bu canilere Erivan'ın kapıları açıktır. Paşinyan da istifa etmiştir, buyursunlar, çok iyi bildikleri dağ yollarından Ermenistan'a terörist kamuflajlarını giyerek iltica etsinler. Bu milleti sevmeyenleri sevmeyiz, bu devlete katliamcı diyenleri asla affetmeyiz. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Biden seçildikten kısa bir süre sonra alelacele tebrik mesajı paylaşmıştı. Aynı aceleyi Biden'ın sözde soykırım açıklamasına karşı göstermedi, henüz çıtını bile çıkaramadı. Dahası HDP'ye tek bir laf etmedi, edemedi. Aynı şey İP'in başkanı için de geçerlidir. O da Biden'e şablon sözlerle, suya sabuna dokunmayan ifadelerle tepki gösterdi, döndü dolaştı aynı Öztrak gibi hükümetin dış politikasını eleştirmeyi tercih etti. Özellikle Kılıçdaroğlu'na soruyorum; seni korkutan nedir? Seni sindiren nedir? Seni soykırım suçlamasına karşı sessizliğe gömen hangi açıklarındır? Hiç mi utanmıyorsun? Hiç mi Allah'tan korkmuyorsun? Bu CHP'yi ne hallere düşürdün? Kendini nasıl pazarladın? Kimden hangi sözleri aldın? HDP ile ittifak kuranlar bizim gözümüzde tarihi yanlışın içindedir. Tarihle değil zilletle yüzleşmenin vakti gelmiştir. HDP'ye tepki gösteremeyen CHP'si, İP'i ve diğerleri ASALA'nın çizgisindedir, Ermeni çetelerinin izindedir, PKK'nın dibindedir. Türk milleti bu zillete katlanamaz, bu hıyanete müstahak olamaz, bu kokuşmalara meydanı boş bırakamaz. Batsın sizin ittifakınız, batsın sizin siyasetiniz. Bu kadar mı düşmansınız Türkiye'ye? Bu kadar mı uşaksınız küresel güçlere? Bu kadar mı satıldınız bedelinizi en çok ödeyenlere? Suyun derin olup olmadığını iki ayağımızla test etmeye gerek yoktur. Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemeye hakkımız yoktur. Aziz milletim, büyük milletim, oyunu görün, onursuzları bilin, soykırım lobisini tanıyın, yarın geç olmadan zillete hak ettiği dersi verin. Vurun tokadı gitsin bunların alayı."

Bahçeli: "Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır" (2)

Bahçeli: "Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır" (2)

Bahçeli: "Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır" (2)

Bahçeli: "Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır" (2)

Bahçeli: "Biden hakikaten baymış, bayat bir tat vermeye başlamıştır" (2)

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.