Başkan Palta'dan anlamlı ziyaret!
Başkan Nevzat Palta, şehit Yavuz Çoban’ın babası Ekrem ve annesi Durdane Çoban’a başsağlığı ve sabır dileyerek şunları söyledi “Şimdi, bizim bu ziyaretlerimiz yeni değil. Yani ben 2004’ten bu tarafa belediye başkanıyım. Zaten hem şehitlerimiz şehit yakınlarımız aileleriyle gazilerimizle çok güzel seviyeli bir ilişki götürüyoruz. Zaman zaman beraber yemek yiyoruz. Ramazan ayında iftarda bir araya geliyoruz. Aslında bu ziyaretlerimiz sürekli bu şekilde devam ediyor.
Geçenlerde şehit aileleri derneği başkanımızla derneği ziyaret ettiğimizde aynı şeyleri söyledik. Orada da böyle bir kara aldık. İnşallah müsait oldukça ziyaret yapacağız.Çünkü bunu şehit yakınlarımız bizden bunu istiyor. Allah razı olsun başkanım bize de gelin. Bizi de ziyaret edin. Diyorlar Aslında bu gelişen normal bir şey. Süreçle direk alakası yok onu da söyleyeyim. Zaten biz bunu yapıyorduk. Biraz daha sıklaştırdık. Bize şehit yakınlarımızdan böyle bir talep geliyor. Allah razı olsun. Bizleri istiyorlar veya işte acılarını paylaşmak istiyorlar. Dolayısıyla bu ziyaretlerimiz ondan dolayı.
Bugün de işte 2011 yılında şehit olan bir hemşerimizin kardeşimizin babası ve annesini evinde ziyarete geldik. Meclis üyelerimizle beraber dernek başkanımızla beraber.
Biz her zaman şunu söylüyoruz. Tabii ki acı daha taze. Ama şehitlerimiz gazilerimiz bizim hakikaten kutsallarımız. Bir kere onun üzerinden kimsenin bir laf etmeye hakkı yok. Ne benim ne de bir başkasının. Çünkü o kadar güzel bir makam ki o kadar yüce bir makam ki hele hele şehit yakınlarının yanında bizim söylememiz bile bazen farklı arz ediliyor. Bizim temennimiz Allah sabır versin. Ailesine yakınlarına. Zor bir iş ama önemli olan tarafı da şu insanı rahatlatan tarafı şu. Hakikaten şehitlik çok yüce bir makam.
Yani benim hep okuduğum bir ayet vardır. “Allah yolunda yolun da vatan yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz. Hakikatte onlar diridirler. Siz anlayıp bilemezsiniz”. Diyor. Bunu Allah diyor Yani onlar diridirler. Ruhaniyetleri burada. Buna hepimiz inanıyoruz.
Dolayısıyla yüce bir makam. Peygamberlerden sonra gelen yüce bir makam. Onun için bunları biz önemsiyoruz. Sahip çıkmamız lazım. Yani sonuçta bu insanlar ne için öldü. Ne için şehit düştü. Kendi şahsı için değil. Kendi malı mülkü için değil. Kutsal değerlerimiz vatan bayrak din namus değil mi? Bu değerler için gitti. İnsan en sevdiği şeyi en sevdiği uğruna verir. Benim özellikle söylediğim bir cümle. Nedir o? En sevdiği nedir insanın tabii ki canı. Canından daha değerli olan bir şey var mı? Onu ne için veriyorsun en sevdiğin kutsal için veriyorsun. İşte bu vatan işte bu bayrak işte namus işte dinimiz. Dolayısıyla şehitlik bu kadar yüce bir makam. Allah onları bize şefaatçi kılsın.
Tabii ki bu süreçle ilgili olarak şunu bir kere kesinlikle herkesin bilmesi lazım. Sayın Başbakanımızı biz yakinen tanıyoruz. Hiçbir zaman şehidimizi şehit yakınımızı şehit anne babamızı onları incitecek hiçbir şeyin altında Sayın Başbakanımızın imzası olmaz. Bizimde hiçbir zaman böyle bir şeyi tasvip etmemiz mümkün değil. Ama şunu istiyoruz 30.000 insan veya 30 yılın üzerinde binlerce on binlerce insan öldü. Aynı zamanda şehit verdik yani biz askerimizle polisimizle şehit verdik. Şimdi bu ne kadar devam edecek. Sonsuza kadar devam eder. Kimin faydasına öldürme ile bitmiyor ki. Sonuçta tabandan geliyor. Adam dağa çıkıyor. Dağda etkisiz hale getiriyorsun. Arkasından bir daha çıkıyor. Bir daha çıkıyor. Dolayısıyla bunun hakikaten bu kanın durması lazım.
Bu kanın durması ülkemizin daha güçlü olması demek. Doğudaki insanlar farklı insanlar değil ki. Daha düne kadar aynı bayrak için aynı vatan için Çanakkale de şehit düşen insanlar kim? Kürdü de Laz’ı da Çerkez’i de var. Dün öyleydi bu gün niye böyle. İşte burada bir sıkıntı var. O zaman biz düne döneceğiz. Dün nasıl hangi duygularla orada gidip doğudaki Kürt kardeşimiz veya Karadeniz deki Laz veya bir Arap şamdan gelmiş şehit olmuş. Niye gelmiş diyor ki ben bu milletin bir mensubuyum diyor. Bu vatan bizim vatanımız. Biz Müslüman’ız dinimiz var diyor. Gitmiş Çanakkale de şehit düşmüş. Aynı duyguları şimdi paylaşmamız lazım. İşte bizi birleştirecek bir yapacak olay bu. Şu anda güzel bir süreç devam ediyor.
Ben dün Hakkâri’deki olayları izledim. Diğer yerleri insanlar bir bayram havasına girmiş. Diyor ki kan akmasın gözyaşı olmasın. Silahlar sussun diyor bundan doğal ne var. Tabii ki taviz vermeyeceğiz. Öyle şey olur mu? Bu vatan bu kadar ucuz mu? Öyle bir şey yok. Taviz yok taviz veren yok. Ama nedir? Demokratik haklardır sonuçta insanlar bu topraklarda yaşıyorsa herkesin hakkı vardır. Benim ne kadar hakkım varsa başkasının da hakkı vardır. Onlar ayrı mesele. İnsani haklar ayrı mesele ama taviz yok öyle bir şey olmaz. Şehitlerimizi incitecek bir şeyin altında asla hiçbir ne hükümetimiz olur nede bizler oluruz. Böyle bir şeyimiz yok.
Ama benim temennim şu bu sürecin inşallah güzel bir şekilde devam etmesi. Ülkemize huzur gelmesi. Ülkemize barış gelmesi. Kanın durması birlik ve beraberliğin olması. Bakın 400 milyar dolardan bahsediyoruz. 400 milyar dolar geçende söyledim. Bir güney doğuyu yıksak tekrar yapsak bir güney doğu daha yaparız. Veya Türkiye ye bunu harcasak bir Türkiye daha olur. Müthiş rakamlar bunlar. Huzurda gelecek birlikte gelecek beraberlikte gelecek. İnşallah ben güzel bir sonuç alacağımızı kanaatindeyim diyorum. O açıdan tekrar şehit babamıza şehit annemize hakikaten sabrı celil niyaz ediyorum. Temenni ediyorum. Onların dualarına talibiz Allah sabır versin diyorum. İnşallah ülkemize birlik beraberlik kardeşlik huzur gelir diyorum”.
3 AYDIR ŞEHİT HABERİ ALMIYORUZ ŞÜKÜRLER OLSUN
Şehit Aileleri Derneği Başkanı Hüseyin Koçak “Biz bu süreçle ilgili sık sık açıklama yapıyoruz. Yine bugün bir şehit ailemizin evindeyiz. Son şehitlerimizden 2011 yılında şehit olan ailemizin evindeyiz. Değerli başkanımız ve meclis üyelerimizle beraber. Bu süreçle ilgili değil aslında bu ziyaretler. Biraz önce başkanımızın açıklama yaptığı gibi süreçle ilgili değil bizim mutat haline getirdiğimiz bir ziyaret bunlar. Devamlı ailelerimizi ziyaret ettiğimiz bir konu. Bu arada tabii süreçte var. Biraz önce ailelerimizi de dinledik. Kimsenin canının yanmasını istemediklerini barışı istediklerini bunun siyasi bir partiye destek olmadığını ben altını çizerek söylüyorum. Şimdi bizim ailelerimizde her siyasi görüş var.
Bizim Aksaray da 120 şehidimizin aileleri var. Şehidimiz var. O yüzenden biz şunu istiyoruz. Hep sloganımız bu. Biz ağladık başkası ağlamasın, biz yandık başkası yanmasın. Ailelerimiz de biraz önce onu söyledi. Gittiğimiz görüştüğümüz bütün ailelerim adına konuşuyorum ben şimdi. Açıklamamı bu yüzden böyle yapıyorum. Kendi yapmış olduğum açıklamam şehit babası olarak da açıklama yapmıştım. Ben sürece destek veriyorum. Bu yönüyle destek veriyorum diye. Şimdi ailelerimizle görüştük ailelerimizin dediği şu; başkanım biz ağladık başkası ağlamasın. Aynı görüşteyiz. Sizi destekliyoruz dediler. Biz bu yüzden bu PKK denen terör denen lanetin biran önce bitmesini istiyoruz. Kimsenin ağlamasını istemiyoruz. Kolay değil bu acıyı yaşamak. Gerçekten kolay değil. Kimse yaşamasın istiyoruz. Öbür tarafta şu parti şunu düşünüyormuş bu parti bunu düşünüyormuş. O bizi ilgilendirmiyor. Biz 3 aydır şehit haberi almıyoruz. 3 aydır gayet rahatız. Çok şükür hamdü senalar olsun. Bu yüzden bu sürece destek vermek zorundayız. Sürece destek veriyoruz.”
Baba Ekrem Çoban “Süreç hakkında biz başbakanımıza tam destek veriyoruz. Başkanımızda açıklamasını yaptı. Bizim adımıza. Biz beraber şey yaptık. Biz ağladık başkaları ağlamasın. Biz öyle istiyoruz. Yaklaşık 3 aydır şehit haberi gelmiyor çok iyi. Ne mutlu yani bizlere. Şehit haberi gelmediği zaman acılarımız tazelenmiyor. Huzurlu bir 3 ay geçirdik şu anda. Bu sürece tam destek veriyoruz biz. Başka babalar ağlamasın”.
Anne Durdane Çoban “Allah’ın herkese sabır versin. 3 aydır şehit cenazesi gelmediği için huzurluyuz. Haberlere bakmaya korkuyorduk. Şimdi çok rahatız. Allaha şükür inşallah bir daha şehit haberi gelmez. Barışımız olur. Başkanımızın sözlerine bende katılıyorum. Biz çektik başkası çekmesin” dediler...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.