Bu onur Recep Çelen Hoca'nın!

Çelen'in, Türkiye'ye örnek olacak başarılı uygulamaları son olarak Milliyet Gazetesi'nden manşet olarak verildi.

Gülden Çoktan imzalı özel haber geçtiğimiz Cumartesi günü hem gazetede manşet olarak çıktı, hem de gazetede ve gazetenin internet sitesinde geniş yer buldu.

İşte o haber,

Başarılı Müdürün okulda yaptığı çalışmalar Aksaray'da gecekonduların yoğun olduğu mahallede yaşayan kadınlar, çocuklarının eğitim gördüğü okulda kendilerine tahsis edilen atölyede el işi ürünler yaparak aile bütçesine katkı sağlıyor. 5 yıl önce Atatürk İlkokulu’na müdür olarak atanan Recep Çelen, okul bahçesinde çocuklarını bekleyen kadınları iş hayatına kazandırdı. Okuma yazma bilmeyen 100 kadına da okuma yazma öğretti. Daha önce depo olarak kullanılan 2 sınıfta şimdi rölyef, çeyiz, iş ve mutfak kıyafetleri, bez bebekler, kadın ve erkek kıyafeti üretimi yapılıyor. Kullanılan dikiş makineleri ise evlerde kullanılmayan ve bozuk olan makinelerin tamir edilmesiyle tedarik edilmiş. Boş otururken ekonomik kazanç elde etmeye başlayan kadınlar, şimdi organize sanayi bölgelerinden ve yurt dışından iş teklifi aldıklarını söylüyor. Atatürk İlkokulu’nun müdürü Recep Çelen ise önümüzdeki günlerde destek alındığı takdirde halı dokuma atölyesi de açacağını belirtiyor.

Velilere de eğitim

Göreve geldiği ilk yıl okulun berbat bir halde olduğunu ifade eden Recep Çelen, şu an ise okul başarısının arttığını ve merkez okullarla yarışabilir bir hale geldiklerini söyledi. Çelen, yaşanan değişimi şöyle anlattı: “Okulumuz Aksaray’ın kenar mahallesinde. Mahalle sakinleri dar gelirli vatandaşlarımız. Erkekler asgari ücretle organize sanayide çalışıyor, kadınlarımız ise işsiz. 650 öğrencisi bulunan okulumuz Aksaray’ın en büyük ilkokullarından. Sürekli gazetelerde olumsuz haberleri çıkardı. İlk geldiğim ay düzenlediğim toplantıda velilere, ‘Burayı Aksaray’ın bir numaralı okulu yapacağım’ dedim. Bir velim ise, ‘Müdürüm buraya 3 ay dayan yeter’ dedi. Gelen öğretmenler burada çok uzun süre kalamamış. İlk olarak işe velileri eğitmekle başladım. Okul kütüphanesini ve okulun çay ocağını bu velilerimize açarak, onları okumaya teşvik ettim. Çok okuyanları ödüllendirdim.” 

‘Okul sizin eviniz’

“Okullar Hayat Olsun projesi kapsamında hemen o yaz tatilinde İl Halk Eğitim Müdürlüğü ile temasa geçerek iki öğretmen nezaretinde ‘Annemle resim yapıyor-İngilizce öğreniyorum’ kursu açtım. 7’den 70’e herkes katıldı. Hem resim yaptılar hem İngilizce öğrendiler. Onlara ‘Okul sizin eviniz. Siz evinize ne kadar sahip çıkarsanız bizler çocuklarınıza o kadar faydalı oluruz’ fikrini aşıladık. Kurs ve etkinliklere rağbet artınca, okuldaki atıl derslikleri işlevsel hale getirerek ‘Veli Aktivite Merkezi’ kursu açtık. Atölyemizin birinde dikiş yapılırken, diğer atölyemizde el işi yapılıyor. Kadınlarımız şimdi organize sanayi bölgesindeki firmalardan iş teklifi alıyor. Yurt dışındaki çoğu firma ve kişiler kendilerinden alışveriş yapıyor. Evlenecek olanlar, çeyizlerini kadınlarımızdan alıyor. Çorap, iş ve mutfak kıyafetleri, çeyiz, elbise üretimi yapılıyor. Kadınlarımız parasal hesaplarını da kendileri yapıyor.”

‘Terapi gibi geldi bize’

4 yıldır atölyede el işi yaparak ev ekonomisine katkıda bulunan Sevgi Şimşek (39), atölye sayesinde evdeki stres ve sıkıntılardan uzaklaştıklarını ifade ederek, “Kursumuzun açılması bize terapi gibi geldi. Açıldığı günden beri geliyorum. Zaten el işini biliyorduk. Çok zorlanmadık. Genellikle çeyiz ve mutfak türü siparişler alıyoruz. Çocuklarımızın ve eşlerimizin kıyafetlerini bile dikiyoruz” diye konuştu.

‘Yaşasın ekonomik özgürlük’

Üç çocuk annesi Fadime Porsuk (31) daha çok yurt dışından çeyiz siparişi aldığını belirterek, “Her gün çocuklarımla birlikte okula gelir, okul bitimine kadar bahçede çocuklarımı beklerdim. Atölyeye katıldıktan sonra yaptıklarımı internette paylaştığımda siparişler almaya başladık. Şimdi Almanya’dan, Viyana’dan, Fransa’dan siparişler alıyorum. İnsanın ekonomik özgürlüğünü kazanması kadar önemli birşey yok. Çok güzel bir duygu. Evimizin de işlerini aksatmadığımız için eşim de sorun yaratmadı” dedi.