F.Bahçe'nin mahkeme kozundan, CAS'ın Yargıtay açılımına...

Dün Sporx.com tarafından açıklanan Uluslarlarası Tahkim Mahkemesi’nin (CAS) Fenerbahçe ile ilgili gerekçeli kararı gündeme adeta bomba gibi düşerken sarı-lacivertli yönetimde yaptığı “panik etkisi” ise kafaları karıştırdı.

Her mahkemede olduğu gibi kararların “taraftara” avukatları üzerinden tebliği edildiği bir noktada CAS tarafından Fenerbahçe kulübünün Alman avukatlarına tebliği edilen bu gerekçeli kararla ilgili sarı-lacivertli kulübün “CAS’ın Gerekçeli Kararı ile ilgili "Kulübümüze CAS tarafından ulaşan resmi bir yazı bulunmamaktadır" diyerek (CAS tarafından değil de Alman avukatları tarafından kulübe ulaştığı için) adeta kelime oyunu ile “doğru” haberimizle ilgili “yalan” algısı oluşturma çabası kafalarda soru işaretleri bıraktı.

Gelip gelmediğinin çok basit bir şekilde ilgili makamlardan teyit edilebileceği bir noktada Fenerbahçe’nin “panik” bir halde “Hayır CAS’tan kulübe gönderilen bir şey yok” diyerek kamuoyuna “yanıltması” enteresan bir gelişme oldu. Sanıyorum bugün – yarın bu gerekçeli karardan bazı bölümler “bazı yerlerde” yayınlandıktan sonra neyin doğru neyin yanlış olduğu gün yüzüne çıkacaktır.

28 Ağustos 2013 tarihinde Fenerbahçe’nin yaptığı itirazı reddederek UEFA’nın verdiği 2 yıllık men cezasını onayan CAS’ın yazılması tam 8 ayı bulan gerekçeli kararın taraflara tebliği edildiğini duyurmamızın ardından dün 140 sayfalık bu gerekçeli kararın içeriğinden bilgi vereceğimizi anons etmiştik.

İşte Fenerbahçe Kulübünün bile henüz görmediği (dünkü açıklamalarına göre!) o gerekçeli karardan bazı önemli satırbaşları.

KARAR TARİHİ : 11 NİSAN 2014

CAS’ın 3 hakemi tarafından sadece bir konu dışında (3’e 1 oy çokluğu) “oy birliği ile” imzalanan Fenerbahçenin gerekçeli kararının karar tarihi 11 nisan 2014. Örneğin Fenerbahçenin 4 müsabakada şikeye teşebbüsten suçlu bulunması oy birliği ile alınmış… Keza kararda yine UEFA’nın yalan beyandan dolayı Fenerbahçeyi yargılaması ve suçlu bulmasının hukuki bir dayanağının olmaması da oy birliği ile... Kararda en dikkat çekici noktalardan biri de usul bakımından incelemede UEFA’nın bu konuda yargılama yetkisinin olup olmadığı konusu. Bu konuda 1 oya karşılık 2 oyla (oy çokluğu ile) UEFA’nın bu dosya konusunda yargılama yetkisinin olduğu gönündeki karar. Üç CAS hakemi içinden Ulrich Haas’ın “UEFA’nın bu dosyada yargılama yetkisi yok” demesi.

FENERBAHÇE’NİN BOZMA TALEBİ “HAAS’IN KARŞI OYU” OLABİLİR

CAS’ın gerekçeli kararından sonra İsviçre Federal Mahkemesi'ne gidecek olan Fenerbahçe bu kararın bozulması için de gerekçe olarak ünlü spor hukukçusu Ulrich Haas’ın karşı oy gerekçesini kullanacak. Usul gereği CAS’ın gerekçeli kararına yazılmayan “UEFA’nın Fenerbahçe’yi yargılama yetkisinin olmadığı yönündeki” görüş sarı-lacivertliler için mahkemede birinci derecedeki önceliği olacak. Yine bu dosyanın yargılamasında dikkat çeken bir başka noktada UEFA’nın Fenerbahçe ile ilgili yargılamada bir çok yerde bu karşı oyu kullanan şerh düşen ünlü spor hukukçusu Haas’ın yazdığı kitaplara atıf yapmış olması.

HER MAÇIN “SORUMLULARI” VAR

11.4.2014 tarihinde imzalanarak tamamlanan ve ardından UEFA ve Fenerbahçe kulübü avukatlarına gönderilen bu gerekçeli kararda dikkat çekici bir hususda (UEFA Disiplin ve Tahkim Kurulundan farklı olarak), CAS’ın incelenen karşılaşmalarla ilgili tek tek maçların altına “sorumlu” kişileri yazması. CAS’ın “Bir kulübün bu eylemden sorumlu tutulabilmesi için bir görevlisinin eyleme katılmış olması veya yapmış olması gerekir” diye not düşmesi ve suç tespit ettiği tapelere de yer vererek “Bu kişilerin yüzünden kulüp objektif sorumludur” demesi.

Ve bu metotla maçların altına o müsabaka ile ilgili sorumluları sıralaması. CAS’ın 4 şike teşebbüsü olduğu yönünde tespit ettiği bu karşılaşmalarla ilgili “sorumlular” arasında başkan Aziz Yıldırım (TFF sorumlu tutmamıştı) İlhan Ekşioğlu, Cemil Turan, Ahmet Çelebi ile futbolcular Korcan ve İbrahim Akın gibi isimlere yer verdiği görüldü.

MOSTUROĞLU, ALİ YILDIRIM, MECNUR ODYAKMAZ YOK

CAS’ın suç tespit ettiği bu karşılaşmalarla ilgili “sorumlu kişileri” belirlemesine karşılık hem TFF hem de UEFA sürecinde yargılanan ve suçlu bulunan bazı isimlerin bu isimler arasında olmaması (yani suçsuz bulunması) dikkat çekti. Örneğin bu suçlu bulunan kişiler arasında Ali Yıldırım, Şekip Mosturoğlu, Mecnur Odyakmaz, Ahmet Başak ve Bülent Uygun gibi isimlerin olmaması göze çarptı.

CAS’IN GEREKÇELİ KARARI NEYİ DEĞİŞTİRİR?

UEFA’da kulüplerle ilgili yargılama tamamlandı. Şimdi kişilerle ilgili dosya açılacak. Bununla ilgili Yargıtay’ın kararı tercüme ettirerek UEFA’ya gönderildi. Diğer beklenen CAS’ın gerekçeli kararı da UEFA’ya ulaştı. UEFA Disiplin Kurulu öncelikle CAS’ın gerekçeli kararında maçlarla ilgili sorumluluğu tespit edilen ve edilmeyen kişileri buna göre değerlendirecek.

CAS’ın gerekçeli kararında sorumluluk tespit etmediği kişilere yani bozduğu kararları kişiler bazında buna göre düzeltip değiştirecek. Örneğin CAS’ın sorumlulukları yok dediği Ali Yıldırım, Şekip Mosturoğlu ve Mecnur Odyakmaz için disiplin müfettişinin talebine aykırı karar alması mümkün. Kısaca UEFA CAS tarafından bu maçlarla ilgili “sorumluluğunu” tespit etmediği bu kişilere “sende sorumlusun” demesi mümkün görünmüyor.

MOSTUROĞLU’NUN MAÇLARI “TEMİZ"

CAS’ın kararında göze çarpan bir ayrıntı da, Türkiye Futbol Federasyonu Disiplin Kurulunun Şekip Mosturoğlu’nun 1 yıl men cezası almasına neden olan Eskişehir – Trabzonspor (22 nisan 2011) ve Karabükspor – Fenerbahçe (8 mayıs 2011) maçlarıyla ilgili incelemesinde “Herhangi bir suç unsuru yoktur” demesi. CAS bu iki karşılaşmanın dışında Trabzonspor- İstanbul BSB (15 Mayıs 2011) ve Trabzonspor-Bursaspor (17 Nisan 2011) müsabakalarıyla ilgili incelemesinde de aynı kararı not düştü. CAS hakem heyeti Fenerbahçe-Ankaragücü (15 Mayıs 2011), Fenerbahçe-İstanbul BŞB (1 Mayıs 2011), Gençlerbirliği-Fenerbahçe (7 mart 2011) ve Sivasspor-Fenerbahçe (22 Mayıs 2011) müsabakalarında ise “şike teşebbüsü var” kararına vardı.

YARGITAY AÇILIMI

CAS’ın bu gerekçeli kararda Yargıtay’ın kararının beklenmesiyle ilgili olarak, “Bu şahıslar Yargıtay'da beraat etmiş olsalar bile bu benim yargılamamı etkilemez” sözleri dikkat çekici bir başka satır başı oldu.

Not: Devam edecek!

ÖZEL HABER – Tahir Kum