Genç MÜSİAD Konya'da Osmanlı Devleti'nin kuruluşu anlatıldı

Genç MÜSİAD Konya'da Osmanlı Devleti'nin kuruluşu anlatıldı
Genç MÜSİAD Konya Şubesi Tecrübe Paylaşımı Toplantılarında bu hafta, Osmanlı Devleti’nin 716. Kuruluş Yıl dönümü konusu anlatıldı.

Konferansa konuşmacı olarak katılan Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Haşim Şahin katılımcılara Osmanlı Devleti ve Türk Tarihi hakkında bilgi verdi. Konferansın öncesinde ecdat için Kur’an-ı Kerim okunarak hatim duası yapıldı.
MÜSİAD Konya Şubesi Brifing salonunda gerçekleştirilen programın açılış konuşmasını yapan Genç MÜSİAD Konya Şube Başkanı Emre Babayiğit, “Gençlik olarak tarih bilinci hiçbir zaman aklımızdan çıkmamalıyız. Tarihimiz her zaman kutup yıldızımız olmalıdır. Geçmişini bilemeyen geleceğine yön veremez. Millet olarak Yeni Türkiye sevdamız var. Bu sevdanın altının boş olmaması için tarihimizi iyi bir şekilde incelememiz gerekiyor” dedi.
Açılış konuşmasının ardından konferansa geçildi. Herkesin fikrinde, zikrinde ayrı bir tarih dünyasının yattığını söyleyerek sözlerine başlayan Doç. Dr. Haşim Şahin, “En çok övündüğümüz tarih Osmanlı tarihidir. Osmanlı ile övünüyoruz ama 36 padişahın hayatını konu alan akademik kitabımızın sayısı bir elin parmakları kadar. Bu kadar tarihe karşı övünmekle birlikte duyarsızız. Hiçbir bilgimiz yok. Dolayısıyla tarih, bizim kanayan yaramızdır” şeklinde konuştu.
Osmanlı’daki Ahilik teşkilatına da değinen Doç. Dr. Haşim Şahin, “Ahiler, esnaf teşkilatını oluşturur. Belli erdemleri var. Yiğitlik, kardeşlik ve cömertlik olmak üzere 3 temel esas üzerine kurulurlar. Yani ahide bu 3 esas olması gerekir. Yiğitlik, korkusuzluk, zulüm anlamına gelmesin. Yiğitlikteki esas, gücü göstermen gereken yerde gösterebilmektir. Bir mazlumun hakkını korurken gücünüzü göstermeniz icap eder. Kabadayılık ayrı bir şeydir yiğitlik ayrı bir şey. Kardeşlik esası ise, Müminler ancak kardeştirler düsturuna dayanır. Ahi, adildir. Çünkü malı adil anlamda dağıttığınız zaman bir anlam ifade eder. Herkese adil olacaksınız. Adalet, her zaman eşitlik anlamına gelmez. Çok yoksula daha fazla vermek, daha az ihtiyacı olana daha az vermek de bir adalettir. Kimsenin kötülüğünü düşünmeyeceksiniz. Kimsenin arkasından kuyusunu kazmayacaksınız. Gıybet etmeyeceksiniz. Sonra akrabadan başlamak üzere yakınlara yardım etmeyi bileceksiniz. Yardım, ahiliğin temel esasıdır. Sen zenginsin, akraban yoksul. Bütün müminler birbirinin akrabasıdır. Cenab-ı Hakk’ın yakınlara yardım etmeyi emretmesindeki ‘yakınlar’ bizlerin Müslüman kardeşleridir. Ahiler ahlaksızlığı da reddeder. Ahlaksızlığın da birkaç boyutu vardır. Bunlar mal çalamazsınız, bozuk mal üretemezsiniz, haram mal imal edemezsiniz, can alamazsınız ve benzeri ahlaksızlıklar asla bir ahide bulunmaz. Bugün pazara gidiyorsunuz, pazarcı size çürük domates veriyor. Tüketici olarak itiraz ediyorsun, o da, ne yapayım bana da öyle gelmiş diyor. Ahilik hayasızlığı da yasaklıyor. Yani bir ahi, toplumda kendisine güvenilebilecek bir insan olmak zorunda. Başkasının namusunu kendi namusu gibi gören, başkasının kızını kendi kızı gibi gören insandır ahi. Onun içindir ki toplumun temel yapı dinamiklerinden biri olan Ahilik teşkilatını yeniden canlandıralım ve geçmiş zamandaki ahilerin sahip olduğu ahlakla müşerref olup, yolumuzu çizelim. Millet olarak Yeni Türkiye idealimizi gerçekleştirmek adına gerek ekonomik anlamda gerekse de tarih bilinci anlamında kendimizi muhasebe etmemiz gerekmektedir. Toplum olarak geçmişimizde olduğu gibi bugün de yeniden dünyaya hükmeden bir toplum olmak için hepimize önemli görevler düşmektedir” ifadelerine yer verdi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.