Karlıer, "Çamur sendikacılığının sizi götüreceği yer bataklıktır"
Yüz yüze eğitimin başladığı bir süreçte, eğitim-öğretimin sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesinin sağlanması, eğitim çalışanlarının asli işlerini yapabilmeleri için filyasyon ve izolasyon ekiplerinden çıkarılması yönünde yetkililere gönderdiğimiz yazının bir sendika başkanını rahatsız etmesini anlamakta güçlük çekiyoruz. Bu zevatın konjonktürel çıkışlarını, sendikacılık adı altında karıştırdıkları haltları, neleri dert edindiklerini, neyi amaçladıklarını çok iyi biliyoruz. Çamur at izi kalsın anlayışıyla yaptıkları sendikacılıkla ayakta kalmaya çabalamalarını da anlıyoruz. Çünkü anlayabildikleri, becerebildikleri, sendikacılıktan anladıkları budur. İşin bu kısmı bizi ilgilendirmiyor, üzerimize çamur sıçratmaya kalkışmadıkları sürece. Sendika olarak yapmamız gereken daha çok iş vardır. Kurulduğumuzdan beri yaptığımız ve yapmaya çalıştığımız şey, eğitim çalışanlarının haklarını korumak ve geliştirmek, özgürlük alanlarını genişletmektir. Bu anlamda verdiğimiz mücadele sonucunda elde ettiğimiz kazanımlar broşürler ve kataloglarımızda mevcuttur. Sendikamızın, özellikle yetkiyi aldığından bu yana imza attığı başarılar, sağladığı kazanımlar, yaptığı nitelikli çalışmalar eğitim çalışanlarının teveccühünü kazanmış ve kazanmaya devam etmektedir. Bizler de hak, emek ve özgürlük mücadelemizi sürdürmeye gayret ediyoruz. Çünkü bizim derdimiz üzüm yemek. Daha iyi bir eğitim için, eğitimin çalışanlarının sorunlarından arınmış bir şekilde işinin başına gidebilmeleri, hayat standartlarının yükselmesi, uğradıkları haksızların giderilmesi için emek harcıyor, atıl ve alın teri döküyoruz. Arkamızdan gelen seslere aldırmadan yolumuza, yolculuğumuza, eğitim çalışanlarının, kamu görevlilerinin hakkını arama, haksızlıkları giderme yürüyüşümüze kararlılıkla devam edeceğiz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.