Kayan: "Türkiye’deki büyükbaş hayvanlar Avrupa standartlarında"

Aksaray Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Bekir Kayan, Türkiye'de 14,5 milyon büyükbaş hayvan olduğunu ve bu hayvanların Avrupa standartlarında olduğunu söyledi.

Başkan Bekir Kayan, üretimin düzgün ve kesintisiz yapılması halinde Türkiye'nin dışarıdan gelecek ne ete ne de süte ihtiyacı olduğunu belirterek, "Türkiye'deki 14-14,5 milyon civarında büyükbaş hayvanımız var. Eğer biz burada gerçekten üretimi düzgün yaparsak, buzağı ölümlerinin önüne geçersek bizim dışarıdan ne ete, ne de süte ihtiyacımız kalmaz. İnsanlar artık profesyonel hayvancılık yapmaya başladı. Biz profesyonel hayvancılık yapmadığımız sürece bir noktaya varamayız. Yani bir hayvandan biz 12-15 litre sütler alırsak yanlış olur. Biz her zaman zarar ederiz. Biz hayvana daha az yem vererekten daha çok sütü nasıl alırız onların hesabını yapmak lazım. Genetik olarak neredeyse Türkiye'deki hayvanlarımız Avrupa standartlarının üzerinde diyebileceğim şekilde hayvanlarımız var. Önemli olan, bizim, üreticilerimizin beslenmeyi ve bakımını düzgün yapması gerekiyor. Düzgün yapılsın ki hayvan refahını güzel oluşturması gerekiyor" dedi.

"Türkiye'mize sahip çıkmak zorundayız, bunun içinde üretmeliyiz"

Damızlık hayvanların kesilmemesi gerektiğini belirten Başkan Kayan, devletin kesim aşamasında bir yasak getirdiğini ve bu yasak kapsamında kesim yapılmadığını söyledi. Daha çok üretim yapılması gerektiğine dikkat çeken Kayan, "Devletimiz şöyle bir yasak getirdi. Damızlık değeri düşük hayvanlar dışındaki dişi hayvanların kesimine yasak getirdi. Eğer bu yasağı getirmemiş olsaydı şu anda işletmelerin çoğu damızlık hayvanlarını kesime sevk ediyor olurdu. Kaçak kesimlerde vardır muhakkak. Bunu hiç kimsenin kontrol etmesi kolay değil yani. Ama ben üreticilerimize diyorum, dayanabildiğiniz kadar dayanın. Damızlık hayvanları kestirmeyelim. Bu ülke bizim, burada biz yaşıyoruz. Bizim üretmemiz gerekiyor. Bizim devletimize sahip çıkmamız gerekiyor. Sahip çıkmamız için de üretmemiz gerekiyor. Dışarıdan gelen hayvanlarla, hani derler ya, dökme su ile değirmen dönmez. Biz üretmediğimiz sürece bunun önüne geçemeyiz. Daha fazla üretmemiz, daha fazla dayanmamız lazım ve devletimize, memleketimize daha fazla sahip çıkmamız lazım. Çünkü biz üreticiyiz. Biz bir yere gidemeyiz. Biz ne Suriye, ne İran, ne Irak. Hiçbir gideceğimiz yer yok. Bizim Türkiyemiz var, Türkiyemize de sahip çıkmak zorundayız. Devletimizin de gerekli tedbirleri almasını istiyoruz. Aldığı kararlara saygı duyuyoruz. Ama bazı kararları alırken en azından üretici de göz önünde bulundurulursa çok memnun kalırız" şeklinde konuştu.