Kaynarca'dan Hakan'a
OKTAY KAYNARCA'NIN AÇIKLAMASI:
"Gazeteyi açıp da yazını gördüğümde önce gülümsedim. Aslında haber verdiler yoksa açıp da takip ettiğim bir adam değilsin, değer görmüyorum yazılarını ve orta zeka saçmalamalarını. Sonra sana cevap yazıp seni nimetlendirmeli miyim diye düşündüm ama vardığım sonuç ,artık birinin gerçek anlamda aslında tükenmeye yüz tutmuş, kendini bilmez, sana ayrılan köşeyi babanın malı gibi kullanman ve oradan yani sırça köşkünden sen iyi sen kötü, sen cici sen kaka deme küstahlıklarına ve orta zekana dayalı beğendiklerin ve beğenmediklerin ukalalıklarına bir şey söyleme isteği beni bu yazının başına oturtmak oldu... Şimdi iyice oku Ahmet Hakan.. her satırını iyice oku ki açık arayıp bulup, cevap yazacak malzeme çıkaracak veri olsun elinde, biraz daha gündeme gel, oturduğun sırça kümesinden insanlara kondurduğun saçma sapan sıfatlarla çok bilmiş Ahmet Hakan.
Oturduğun yerden burası nasıl görünüyor bilmem ama, buradan orası çok komik görünüyor. Nişantaşı playboyu Ahmet Hakan. İster beğen ister beğenme, öncelikle bu memlekette çıkıp herkesin korktuğu bir ortamda ,bize dokunmayan yılan bin yıl yaşasıncılığın neme lazımcılığın hakim olduğu bir dönemde, fikirlerini, düşündüklerini, ülkesine dair biriktirdiklerini,ulusuna yapılan haksızlıkları ,aşağılamaları, telaşlarını dile getirme, söyleyebilme cesaretini gösteren, bu memleketin ister kabul et ister etme, iki tane sanatçısına cahil deme cesaretini terbiyesizliğini ve fütursuzluğunu, yazı yazdığın gazetenin bu güne kadar izlediği etik duruş biçimden almış olamazsın, demek ki bu kendi hadsizliğin hadsiz Ahmet Hakan. Sözünü ettiğin “oturup biraz çalışsalardı dirsek çürütselerdi öğrenselerdi” varsayımlarını merak ediyorum,örneğin geçmişimi, yaşadığım yeri,çıkıp geldiğim yeri, ailemi, memleketime dair o bölgeye dair biriktirdiklerimi, sırtımda taşıdıklarımı, akşam istiareye yatıp mı öğrendin ? fırıldak Ahmet Hakan. Hadi söyle bize sakalının arkasındaki gerçek yüzün hangisi? Durduğun saf ne? Bayrağın hangisi? Hangi öz güven hangi alt yapı bu kadar fütursuz, senin gibi düşünmeyenlere senin tabirin ile cahil cesaretinle, iyi kötü kaliteli kalitesiz, aferin kaka deme kibirliliğini, makamını tanıyor. Birikimden bahsetmişsin yazında, hangi birikimin başka insanların bu ülkeye dair biriktirdiklerini,süzdüklerini, taşıdıklarını aşağılama, yerme, hor görme hakkını veriyor sana? Nişantaşındaki cafelerde sözüm ona artist ilişkilerin mi artist Ahmet Hakan.?İşte bu yüzden bir Uğur Mumcu bir Bekir Coşkun bir İlhan Selçuk ,Yılmaz Özdil, Ahmet Taner. Taha Akyol, Emin Çölaşan olamadın olamayacaksın rüzgar gülü Ahmet Hakan…Evet söylediklerimin sonuna kadar arkasındayım, yazdığın gibi havasıyla, civasıyla ,edasıyla, şekliyle, şemali ile yani tam gördüğün gibi, beni sevenlerle ,sevmeyenlerle, benim gibi düşünenlerle ,düşünmeyenlerle.. tek eksiğim, bu güne kadar kendilerine köşe verildi diye beğendiklerim beğenmediklerim fütursuzluğuna, narsistliğine varacak kadar, haddini aşanlara bu güne dek suskun kalmış olmam, diye düşünüyorum, eskimiş komik Ahmet Hakan. O kadar çala kalem sırf yazmış olmak için,oraya da yetişebiliyim demiş olmak için yazmışsın ki yazını, tarafımdan söylenenlerin hepsini çarpıtarak ve eğri büğrü yazmış olmandan dolayı algılamanda da sorun olduğunu düşünüyorum. (Devletin sadece Kürtler değil, sağcılar, solcular, doğulular, karadenizliler, inananlar, inanmayanlar doğrultusunda sınıflandırmaları, engellemeleri, her dönem gelen hükümetle değişen siyasi tavrı , bu ülkenin bu güne kadar değişmez gerçeği olmuştur) düşüncemi merak edip, açılım toplantısında okuduğum yazıya baksaydın, bölgeye dair, memlekete dair neler biriktirip biriktirmediğimi, ne kadar dirsek çürüttüğümü anlardın çok bilmiş Ahmet Hakan.
Maalesef bizim her daim her aklımıza geleni, yediklerimizi, içtiklerimizi ,seyrettiklerimizi seyretmediklerimizi, beğendiklerimizi,beğenmediklerimizi çala kalem, fütursuzca işine geldiği gibi yazacak bir köşemiz yok. Sanatçı duyarlılığıyla ve senin küçümsediğin cesaretle herkesin ortasında, herkesin gözünün içine bakarak söylediğim, okuduğum metni yayınlayacak bir gazete bulmakta öYle kolay bir şey değil yazarcık Ahmet Hakan. Bilmem bu yazıdan sonra bana dava açar mısın, sözüm ona işini gücünü bırakıp peşime düşüp, beni didik didik etmeye zaman ayırır mısın ? ama ben bu yazıya son noktayı koyduğumda seni hatırlamayacak kadar hiç olmamışcasına çıkarıcam hayatımdan, yani benim için bir vatandaş olarak, bir sanatçı olarak bütün kıymeti harbiyen bu kadar, bu yazının toplamı kadar tatlı su demokratı Ahmet Hakan."Medyatava
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.