Kılıçdaroğlu Konya’da iş dünyası ve STK’larla buluştu
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, referandumun Türkiye'nin geleceğiyle ilgili olduğunu belirterek, herkesin düşünüp sandığa öyle gitmesi gerektiğini söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Konya'da sivil toplum kuruluşları (STK) ve iş adamlarıyla bir otelde düzenlenen programda bir araya geldi. Programda konuşan Kılıçdaroğlu, "Bütün iradeyi tek kişiye teslim ettiğinde sonu nereye varır. Bugün Suriye'ye bakın tek adam vardı. Suriye anayasası şimdiki anayasaydı. Bütün yetkiler tek adamdaydı. Buyurun ne oldu. Suriye bölündü mü? Bölündü Biz tarihten ders çıkartmak zorundayız. Bu devleti kuranlar neden Cumhuriyeti kurdular? Neden parlamentoyu kurdular? Neden başbakanlığı getirdiler? Devlet yönetiminde adalet ve dengeyi sağlamak için" dedi.
"Bir kişi hata yaparsa faturayı 80 milyon öder"
Referandumun Türkiye'nin geleceğiyle ilgili olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Bütün yetkileri verdiniz bir kişi ya hata yaparsa, faturayı kim öder? 80 milyon öder. En baştaki kişi hata yaparsa hep beraber öderiz. Referandum Türkiye'nin geleceğiyle ilgilidir. Hepimizin düşünmesi lazım ve sandığa öyle gitmesi lazım. Barış içinde huzur içinde birlikte yaşamamızın yolu bu anayasanın hepimizin anayasası olmasına bağlıdır. Hepimizin anayasasıysa biz bu ülkede barış içinde yaşarız. Neden bu değişikliğe evet denilmesini bir türlü anlatamıyorlar. Zaten anlatılacak bir tarafı yok. "Hayır diyenler terörist" diyorlar. Ya bu ülkenin vatandaşına masum düşünen saygılı vatandaşına terörist demek kolay bir laf mıdır? Kendi insanını terörist ilan ediyorsun" diye konuştu.
Cumhurbaşkanının tarafsız olması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Niye tarafsız olması lazım, çünkü oy versin vermesin, hangi partiden, inançtan, kimlikten olursa olsun 80 milyonu bir kişi temsil edecek. Onun adı da Cumhurbaşkanı. Eğer Cumhurbaşkanı tarafsız olmazsa, partizan olursa 80 milyonu temsil edemez. Mesela ben 80 milyonu temsil edemem, Sayın Bahçeli 80 milyonu temsil edemez. Sayın Binali Yıldırım 80 milyonu temsil edemez. Biz arabamızda Türk bayrağı taşıyamayız. Türk bayrağını taşıyacak olan, Cumhuru temsil eden, 80 milyonu temsil eden Cumhurbaşkanı olacak. Dolayısıyla Cumhurbaşkanının tarafsızlığının temel noktası, ana kaynağı 80 milyonu temsil etmesidir. O nedenle sandığa giderken hangi partiden olursak olalım, hangi kimlikten olursak olalım, kadın, erkek, yaşlı, genç biz 80 milyonu temsil eden bir kişiyi seçiyorsak onun tarafsız olması lazım. Tarafsızlığın bu kadar önemi vardır. Sayın Cumhurbaşkanının tarafsız olmasının nedeni devletin sigortası olmasıdır" dedi.
"550 milletvekili sayısı bana göre fazla"
Tarafsızlığın devletin geleneğinde çok önemli olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Ne zamandan beri? Cumhuriyetin kuruluşundan beri. O nedenle tarafsız davranmak önemli. Şimdi başka bir soru daha. Anayasa değişikliğine ben gidip "evet" oyu vereceğim diyen vatandaş, Cumhurbaşkanı tarafsız olmasın iradesini ortaya koyar. O iradeye vatandaşımız öyle dediği için saygı duyacağız ama Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı. Cumhuru temsil etmeli, bayrağı taşımalı, dolayısıyla devletin sigortası konumunu korumalı diyorsa ve gideceğiz hep beraber "hayır" oyunu kullanacağız. O oyun da "evet" oyu kadar saygınlığı vardır. Ben hiçbir zaman vatandaşa git illa evet oyu kullan, git illa hayır oyu kullan demiyorum. Sadece şunu söylüyorum, elini vicdanına koy sandığa öyle git" şeklinde konuştu.
"Türkiye Cumhuriyeti bu kadar ucuz bir devlet değildir diyorsanız "hayır" oyu kullanacaksınız. Bu kadar basit" diyen Kılıçdaroğlu, "550 milletvekilimiz bana göre sayısı fazla Ama anayasa 550 demiş. Şimdi sayıyı 600'e çıkarıyoruz. 600'e çıkmanın 5 yıllık maliyeti 187 trilyon lira. Eğer vatandaşımız 550 milletvekili yetmiyor 600 milletvekili olsun varsın canları sağ olsun, ben parayı vermeye hazırım diyorsa sandığa gidecek "evet" oyu kullanacak. Ama 600 milletvekili olmaz yazık günahtır, 500 zaten bizim neyimize yetmiyor, 550 milletvekili olsun deniliyorsa o zaman hayır oyu kullanacak. Bugün bakanlık kurulması için Türkiye Büyük Millet Meclisinin karar alması lazım, kanun çıkarması lazım. Şimdi Meclis devre dışı, kanun çıkarmayacak, bakanlıklar ilgili kanunu bir kişi kararnameyle çıkaracak. Bir sabah kalkacağız ki Türkiye'deki bütün yönetim değişmiş. Eğer böyle bir yetki verilsin diyorsanız gideceksiniz "evet" oyu kullanacaksınız. Böyle bir yetki verilmez. Türkiye Cumhuriyeti bu kadar ucuz bir devlet değildir diyorsanız gideceksiniz "hayır" oyu kullanacaksınız. Bu kadar basit" ifadelerini kullandı.
"Milletin vekillerini millet seçmeli diyoruz"
Kılıçdaroğlu, Türk tarihinin şanla şerefle dolu olduğunu, ortak mücadele bulunduğunu ifade ederek, "Çanakkale'de yatanlar hangi partiden diye sorsam bana cevap verebilir misiniz? Çanakkale'de yatanların partisini nasıl sorarsın sen diye beni eleştirirsiniz. Orada hepimizin babaları, dedeleri yatıyor. Biz mücadeleyi boşuna yapmadık. Cumhuriyeti kolay kurmadık. Türkiye Cumhuriyeti sınırlarını başka devletler çizmedi, biz çizdik. Tek adam rejimi vardı değil mi Ortadoğu'da. Saddam'ı gördünüz, ne oldu gitti. Irak ne oldu, parçalandı. Suriye'yi gördük, tek adam vardı, ne oldu parçalandı. Libya'yı düşünün, tek adam vardı. Libya diye bir devlet kalmadı. Bizim üzerimize oynanan oyunlar çok tehlikeli oyunlar. Devlet bir kişiye emanet edilemez. 80 milyon bir kişiye teslim edilemez. Bunun sonu acı olur" dedi.
"Siyasi ahlak kanunu niye çıkmıyor" diyen Kılıçdaroğlu, "Esnaf kardeşlerim burada. Ahilik vardır değil mi ahiliğin kuralları vardır. O ahlak kurallarıdır ahilikte. Doktorlara bakın yemin ederler. Hakimlere, avukatlara bakın her mesleğin ahlak kuralları var. Ahlak kuralı olmayan Türkiye'de tek alan var, o da milletvekilliği. Niye milletvekillerinin ahlak kuralları olmuyor. İhale takipçisi milletvekilinin mecliste ne işi var. Yolsuzluk yapanın mecliste ne işi var. Milletvekilliği ahlaki kuralları da belirler. Ahlak kanunu çıkmalı. Bakın biz bunu savunuyoruz. Milletin vekillerini millet seçmeli diyoruz. Sizin önünüze bir liste konuyor. A, B, C partisi diye. Siz listeye oy veriyorsunuz, milletvekillerine değil. A partisinin listesine mühür basıyorsunuz, milletvekilini seçmiyorsunuz. Oysa dürüst bir demokraside milletin vekilini doğrudan doğruya milletin seçmesi lazım. Seçim kanununun değişmesi lazım. Kendi köklerimize, geleneklerine bağlıyız diyen kişiler "Hayır" oyu kullanması gerektiği, 16 Nisan'da sandığa gidip onurla gururla "Hayır" oyunu kullanabilirler" diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.