Kredi kartları niye vatandaşın cebinde patlıyor?

Kredi kartlarıborçlarındaki inanılmaz tırmanış karşısında başbakanın "kredi kartı kullanmayın" sözü ekmek bulamıyorsanızpasta yiyin gibi bir şey.

Parası  olan bu plastiklerin kölesi zaten olmaz.Gününde ödemesini yaparbankaya tek kuruş faiz ödemez, 40 günlük ödeme süresini de kullanır. Yanibilinçli paralı kart hamili,  asgariyi zor ödeyip, borcunu faizleerteleyen kart sahibi gibi bankaya para kazandırmaz.

Eğer Başbakan gerçekten kredi kartı kullanılmasını istemiyorsa, her mahalle vesokakta açtıkları, "ilaç bakkalda da satılır" çığırınıaçacak malum zincir  marketlerindeki  pos makinalarını kaldırmakla işe başlayabilir.

Ya da şehrin göbeğinde kredi kartı cirolarını zıplatan AVM'leri  açacağımdiye vatandaşın üzerine  TOMA salmayı, gaz bombası atmayı bırakıp buısrardan vazgeçebilir.

Kart kullanmayın demek yerine , merkez bankasının kredi kartına uyguladığıaylık faizi insaflı bir rakama çekebilir.Bankaların  5 ayda 11 milyarTL'na ulaşan   faiz dışı hizmet gelirlerini oluşturan, fahiş ücret vekomisyonları, gelir yaratmak için icad ettikleri masrafları makul seviyeyeindirtir veya gereksizse  kaldırır. Çoğunu yabancılara sattıklarıbankaların böyle vatandaşı sömürmesine izin vermez.

Cebimizdeki  kartların neredeyse tamamı (Visa, Mastercard vb gibi.)uluslararası kart sistemine dahil chip'li kartlar olup,  bu kuruluşlara da milyarlar ödenmektedir.

AKP döneminde tüketici kredisi borçları 79 kat, kredi kartı borçları 14kat, tüketici finansman şirketlerine olan borçlar 12 kat arttı. ( 2011 )

BDDK  2013 mayıs verilerine göre,  kredi kartı sayısı 56 milyonaçıkmış  76 milyon nüfuslu memleketimde, kredi kartı borçları ise 78 milyarTL'na ulaşmış.  Bankalar sadece bu yılın beş aylık döneminde  kredikartlarından 5 milyar TL kazanmışlar.

1.5 milyon vatandaşın kredi kartı borcunu ödeyemediği, 10 milyonun üzerindevatandaşın da asgari ödeme tuzağında olduğu belirlenmiş.Asgari ödeme tuzağıvatandaşın faize tutulduğu yerdir ve bankaların en fazla faiz geliri eldeettikleri durumdur.
27 milyon aktif kredi kartının 10 milyonunun  faiz tutsağı olduğudüşünülürse, 5 ayda 5 milyar TL'nın  kimlerinden iliklerinden çekildiği anlaşılır.

Nüfusun, gelir durumu en düşük %20 'lik kismi  borç batağındadır. Kartkullanmayın diyen başbakanımıza soruyorum;

Bu insanları bu çarktan nasıl kurtarmayı düşünüyorsunuz?

Kartı kırıp atmak  borcu ödetir mi?

Düzenli geliri olmayana, hatta belli bir geliri olmayana, öğrenciye,  3-5adet kart dağıtan, gelir belgesi bile aramayan, adrese talep olmaksızın kartgönderen,  kartı iptal etmemek için bin dereden su getiren, borcuna şahinolan bankalara bir düzenleme yok mu?

Siz şehrin merkezine AVM'ler dikerken, milyonlarca vatandaşın gelir düzeyiaçlık sınırının altında ise ve cebinde de bankaların sular seller gibidağıttığı kredi kartlarından varsa,  olacağı bu değil midir?

Sorular böyle  uzayıp gidebilir.