Öztürkten sağduyu çağrısı

Öztürk, tüm provokasyonlara rağmen hükümetin Suriye konusunda kalıcı çözüm içeren doğru bir dış politika izlediğini ifade etti.

Türkiye'nin dört bir yanında başlatılan eylemlerin asıl amacının Kobani'nin IŞİD tarafından işgal edilmesi olmadığını belirten Selçuk Öztürk, “Kobani’de IŞİD’in ilk saldırıları başlattığı anda Türkiye, etnik köken, mezhep farkı gözetmeksizin kapılarını açmıştır. Bölgedeki sivil halkın yardımına koşan ve onlara kucağını açan ülkemiz bir kez daha büyüklüğünü göstermiştir. Hal böyle iken PKK terör örgütünün Kobani’deki çatışmaları bahane ederek ülkemizde başlattığı şiddet eylemleri kabul edilemez. Son bir buçuk yıldır olduğu gibi gene ülkemizde yurt dışı kaynaklı bir provokasyona sahne oluyoruz” dedi.

Türkiye’nin, Musul Başkonsolosu dahil 49 vatandaşını kurtararak bölgede olan gücünü ispatlamasının ardından TBMM’de çıkarılan Irak-Suriye tezkeresi ile güvenliğini tehdit edecek durumlarda müdahalede bulunacağının mesajını verdiğini söyleyen Öztürk, “Türkiye’nin sadece Kobani bölgesine müdahalesini isteyen ABD ise PKK ve HDP’nin şiddete başladığı gün Kobani'nin düşmesini ancak Türkiye'nin kara gücüyle engelleyebileceğini açıklayarak gerçeği gözler önüne sermiştir. ABD ülkemizdeki eylemleri bir koz olarak kullanmayı düşünmüştür. Türkiye ise Suriye’de son üç yılda olduğu gibi kalıcı bir çözümün peşindedir. Suriye stratejimizde, Esed rejiminin tamamını kapsamayan, sınır ötesinde güvenli bir bölge oluşturmayı öngörmeyen karadan müdahale bulunmamaktadır. Türkiye bu politikasında haklı bir şekilde duruş sergilemektedir. Hükümetimiz, doğru bir dış politika ile en başından beri hem Suriye ve Irak’taki halkların barış içinde yaşamasını, hem de sınırlarımızın en üst düzeyde güvenlikli olması gerekliliğini savunmaktadır. Fakat başta ABD olmak üzere dış güçler Türkiye’nin bölgede aktif rol alacağı çözümleri çeşitli vesilelerle bertaraf etmek peşindedir. Son günlerdeki ülkemizde yaşanan terör ve şiddet eylemlerini de bu açıdan değerlendiriyoruz” diye konuştu.

Türkiye’nin dört bir yanında başlatılan eylemlerin asıl amacının Kobani'nin IŞİD tarafından işgal edilmesi olmadığını dile getiren Öztürk, ”PKK’nın bu yurt dışı kaynaklı şiddet eylemlerine karşı tüm vatandaşlarımızı sağduyuya davet ediyor, mezhepsel ve etnik ayrışmalara taraf olacakları olaylardan uzak durmaya çağırıyorum. Son günlerde yaşanan şiddet olayları, Güney Doğu ve Doğu Anadolu bölgemiz ekonomisine büyük zarar getirecektir. Bölgenin kanayan yarası olan işsizlik sorunu daha da derinleşecektir. Bununla birlikte son dönemde yerli ve yabancı yatırımcı çekmeye başlayan bölgeye yapılan yatırımlar durma noktasına gelebilir. Tüm bunlar bölge ile birlikte ülke ekonomisine de zarar verecektir”diye konuştu.

Hiç kimsenin etnik kimlik veya mezhep kimliği üzerinden bir diğerini dışlamaya hakkı olmadığını belirten Başkan Öztürk, “Bu coğrafyada yaşama iradesi gösteren herkesin başımızın üzerinde yeri vardır. Etnik kimlik ve mezhep üzerinden yapılan ayrıştırmaların bu coğrafyada ne kadar ağır faturalara sebep olduğunu hepimiz biliyoruz. Hep birlikte bu ülkeyi bu coğrafyayı daha yaşanabilir hale getirebiliriz. Bu yönde hükümetin büyük bir fedakarlıkla attığı adımların boşa çıkmasına izin vermeyelim. Biz en hassas dönemlerde milletimizin hep olaylara sağduyuyla yaklaştığını biliyoruz. Yaşanan son olayların da milletimizin sağduyusu ile aşılacağına olan inancımız tamdır” dedi.

haberfark.net