Peygamberi iyi tanımalıyız

Genç Hareket’in Kutlu Doğum Haftası münasebetiyle düzenlemiş olduğu ‘Nur saçan kandil Hz. Muhammed’ adlı program geçtiğimiz gün Alâeddin Keykubat Salonu’nda gerçekleştirildi. Program Konya Yetiştirme Yurdu çocuklarının oluşturduğu Erkan tiyatro ekibimin ‘Hz. Muhammed’in müşriklere cevabı’ adlı oyun ile başladı.

Programın açılış konuşmasını yapan Genç Hareket gönüllüsü Muhammet Sait Çelik peygamberi iyi tanımanın önemli olduğuna dikkat çekerek, “Bize yolumuzu aydınlatan, bize kitap gönderen, bizleri aydınlığa çıkaran Allah’a sonsuz şükürler olsun. Bizler peygamberimizin ümmeti olarak onu iyi tanımalıyız. Onun ümmeti olarak bizler çöküntüye uğramamalıyız. Ama ne yazık ki şu anda ümmetin büyük çoğunluğu dağılma süreci içerisine girmiş durumda. İnsanlarda ahlak konularında ve kullandıkları kelimelerin kavramlarında sapmalar meydana getirilmeye çalışılıyor” dedi. Günümüzde peygamberimizin sadece bazı özellikleri ile tanıtılmaya çalışıldığının da altını çizen Çelik, “Yeni nesiller peygamberimizi sadece sevgi ve hoşgörü peygamberi olarak tanıyor. Bazıları sadece o özellikleri ile tanıtmaya çalışıyor. Oysaki o Hendek Savaşı’nda diğer arkadaşları gibi kâfirlerin Medine içerisine girememeleri için hendek kazan bir peygamberdir. O adalet dağıtan bir peygamberdir. Müslümanlar ancak onun ahlakı ile yaşarlarsa mutluluğa erişebilirler. Allah’ta bizi peygamberimizi rehber edinen kullarından eylesin” diyerek konuşmasını bitirdi.

GÖRMEDEN İMAN ETTİK

Daha sonra konuşan eğitimci Zekeriya Çelik sahneye gelerek sözlerine Kuran’ı Kerim’in hangi hükümler ile başladığına dikkat çekerek, “Allah’ın bize gönderdiği kitap yol göstericidir. ‘Onlar kitabın bildirdiği her şeye iman ederler. Sonra da Allah’ın kendilerine verdiklerini Allah yolunda harcarlar. Onlar ahiret hayatını görüyormuşçasına bir hayat yaşarlar. Ama bazıları da vardır ki bu kitap ne kadar da onlara çağrı yapsa onlar kitaba karşı hep kör ve sağır bir tavır takınırlar. Ne kadar uğraşsan da iman etmezler. Bir de bunların tam ortasında olan münafıklar vardır. Onlar gerçekte inanmayıp inanıyormuş gibi tavır takınırlar’ diye buyuruyor. Allah kitabında daha sonra da Kuran’ın birçok yerinde bu insanların neler ile mükâfatlandırılacağını ve diğer insanlarında neler ile cezalandırılacağını insanlara anlatıyor” diye konuştu. Peygamberimizin kendinden sonraki Müslümanları kardeşi olarak gördüğüne dikkat çeken Çelik, “Peygamberimiz ashabı ile otururken bir anda ‘Kardeşlerimi özledim’ demiş. Yanında bulunan ashabı da ‘Biz senin kardeşlerin değimliyiz ya Resulullah’ demişler. Peygamberimiz de ‘Sizler benim ashabımsınız. Benim kardeşlerim beni görmeden, Kuran’ın indirilişini görmeden inanan, iman eden Müslümanlardır. Ben onları ahirette nasıl ki boz at sürülerinin içerisindeki beyaz yeleli, beyaz bacaklı, beyaz kafalı atlar bir anda dikkat çekerse, bende Müslümanları o zaman aldıkları abdest azalarında tanıyacağım” demiştir” diyerek abdest ve namazın önemine dikkat çekti.