"Aksaray'ı Yap Boz Tahtasına Çevirdiniz"

Karabatak açıklamasında” 10.10.2012 tarihinde o  zaman ki yerel  gazetelerde de yayınlanan basın açıklamamda Aksaray Belediyesinin Atatürk Bulvarında yaptığı düzenlemeleri eleştirmiş ve “ Kendi yaptıkları kaldırımları söküp yeniden yapmaları, yapılan işin maliyeti, gereklilliği, amacı, nedir gibi  pek çok soruyu akla getirse de zaten keşmekeş içindeki Aksaray trafiğinin can damarı olan 40 metrelik yolu daraltmak hangi aklın ürünüdür şaşmamak elde değil. Herkes yol  genişletip trafik rahatlatmaya çalışırken, Aksaray Belediyesi,  adı 40 metrelik olan yolu 2 araç yanyana geçemeyecek kadar daralttı. Kaldırıma bisiklet yolu yapılacakmış. İlla bisiklet yolu yapacaksanız ki yapılmalıdır,  yeni açacağınız bulvarlara ona göre plan proje yaparsınız. Şehrin göbeğinden geçen yolu daraltmak hangi akla hizmettir.” Demiş idim. Sayın Belediye Başkanı ise; konu ile ilgili açıklamalarda bulunurken  “Şimdi burada bu şehri eğer çağdaş bir yapıya kavuşturacaksak modern bir yapıya kavuşturacaksak bu şehrimize yakışan kaldırımları yakışan orta refüjleri bu şehrimizle kucaklaştırmak ve buluşturmak zorundayız. Bazen serzenişler duyuyoruz. Bu serzenişlere cevap vermiyorum. Cevap verme ihtiyacı duymuyorum. O sözlerin hiçbirine cevap verdiğim zaman kendimi küçültüleceği kanaatindeyim. “ İfadelere yer verdi. Bir Belediye Başkanı düşünün ki, yaptığı bir çalışmayı haklı yada haksız eleştiren bir siyasi parti İl Başkanına cevap vermeyi kendisinin küçültecek bir olay olarak nitelendiriyor.  Yorumu sizlere bırakıyorum.  Ancak sanırım birilerinin Sayın Başkana  “ mağrurlanma padişahım senden büyük Allah var”  sözünü hatırlatması lazım. Açıklamanın devamında “ Atatürk bulvarında kaldırım çalışmalarımız devam ediyor. Bu kaldırımları tamamen trafik altyapı projesi ile beraber yürütüyoruz. Yine geçenlerde kısmen yollar daraltılıyor diye tamamen bilgi eksikliğinden kaynaklanan bir kısmı da maalesef sırf eleştiri olsun diye eleştirilen ama tamamen bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor diye düşünüyorum. Biraz da iyi niyetli düşünüyorum ben. Hiçbir zaman yol daraltılması yok. Şimdi oradaki proje kırk metrelik dediğimiz Atatürk bulvarındaki yollarımız 3 şerit. Fakat bu 3 şeridin 1 şeridi zaten otoparka gidiyor. Otoparka gittiği zaman araç trafiğine açık olan yol 2 şerit. Kavşaklara geldiği zamanda kavşaklarda zaten mecbursunuz 2 şeride düşmeye. Kavşaklarda trafik mevzuatına göre kavşaklarda araç durduramazsın. Bunu söylerken insanların birazcık bu işi bilmesi lazım.  Bu mevzuatı bilmesi lazım. Kavşakta araç park edemezsin. 15 metre mesafe içerisinde araç park edemezsin. Dolayısıyla araç park etmemesi içinde o kavşağa o mesafe içerisinde bunu çizen mühendisler bu işi yapan mühendisler trafik mühendisleri o kavşak mesafesi içerisinde araç durmaması için oraya çıkma yapıyorlar. Zaten o çıkmayı yapmasa bile araç duracak. Araç durmaması içinde çıkma yapılıyor. Şimdi bu meseleyi bilmediği için arkadaşlarımız veya bilmek istemedikleri için efendim yol daraltılıyor. Yol daraltılması diye bir şey söz konusu değil. Dediğim gibi zaten o kavşakta 2 araç geçmek zorunda. 3. Araç mümkün değil geçmeyecek. Şimdi bu yanlış bilgi veya yanlış bilgilendirme çerçevesinde değerlendiriyor. Kesinlikle yol daraltılması diye bir şey yok. Bunu özellikle söylüyorum. Dolayısıyla orada bir araç park yapacak. 2 araçta zaten trafiğin akışını sağlıyor. Bunu özellikle söylüyorum. 40 metrelik yolda Atatürk bulvarında bir daha söylüyorum. 1 araç otopark da duruyor. 2 araç trafiğe açık. Sadece daralma olarak gösterilen yerler kavşaklardaki kısımlardır. ” Demiş.  Madem yol daraltılması yok idi bugün yaptığınız çıkmaların yeniden düzeltilmesine nasıl bir ad veriyorsunuz???  Bu işlem yolu genişletmek için yapılan bir işlem değil midir ?? Üstelik kavşaklarda park yapılmayacağını bilmek için mevzuat bilmeye gerek yok ehliyeti olan herkes bilir. Araç kullanan herkes de kavşaklarda yaptığınız çıkmalarla yolu daralttığınızın farkındadır. Projesini değil Trafik Mühendisleri, onların hocalarına da çizdirseniz biz vatandaş olarak yoldan geçerken çektiğimiz sıkıntıyı ve buna sebep olanın siz olduğunuzu biliriz. Siz de insanları bilgisizlikle sırf eleştirmiş olmak için eleştirmekle suçlayıp , cevap vermeyi küçülme sayacağınıza,  vatandaşın sesine kulak verseydiniz bugün yaptığınız yerleri yeniden yıkıp düzeltmek zorunda kalmayacaktınız.  Sayın Başkan  konuşmasında “ Bir daha söylüyorum. Kavşaklarda araç durmaz. Araç durmaması için de oralara yapılan çıkıntılar vardır. Daralma falan yoktur. Bunu arkadaşlarımız biraz araştırsınlar. Birazcık eleştiri yapan kardeşlerimiz yani siyaset yapıyorsa da açsınlar mevzuatı öğrensinler. Bilgilensinler. Ondan sonra bununla ilgili söz söylesinler. Daha iyi olur. Toplumu daha doğru bilgilendirirler diye düşünüyorum. Şehrimizi tamamen bunlar bittikten sonra görecekler. O zaman bize daha hak verirler diye düşünüyorum. Allah’ın izni ile biz bu şehri daha modern, çağdaş bir altyapıya, çağdaş bir trafik akışına kavuşturacağız. Bu sene bitmeye bilir ama bitirebildiğimiz kadar hem cumhuriyet hem de Atatürk bulvarında kaldırım çalışmalarına devam edeceğiz. Ama cumhuriyet bulvarında bir tarafın asfaltını yaptık. Diğer kısmında asfaltını inşallah tamamen bitireceğiz. Kaldırımlarını da yapabildiğimiz kadar inşallah yapabildiğimiz kadar yapacağız.”  Buyurmuş.  Kavşaklarda araç durmaması için oraya kaldırımdan çıkma yapmak doğru idiyse bugün neden o çıkmaları yeniden düzeltip daha yeni yaptığınız yolu ve kaldırımı  bozuyorsunuz. Madem oraya araç durmaması için yaptınız şimdi düzeltince duracak araçlar için ne yapmayı planlıyorsunuz??  Madem siyaset yapan bir insan olarak mevzuat konusunda biz cehalet sergiledik,  siz çok okudunuz ; çok okuyup yaptığınız kaldırımların bizim eleştirdiğimiz kısımlarını neden yeniden söküyorsunuz??  Hani mevzuata göre kavşaklar 2 şerit kalmak zorundaydı.  Siz şimdi mevzuatı mı çiğnediniz Sayın Başkan ??? Söktüğünüz kaldırımların daha harcı kurumamıştı.  Her seferinde kul hakkından bahsedersiniz.  Peki vatandaşın hayrına kullanmanız için size emanet edilen kaynakları böyle yap bozlarla çarçur etmenin kul hakkıyla ilişkisi var mıdır ??? Bu şehri güzelleştiriyoruz diye yapıp sonradan da yok güzel olmadı diye söktüğünüz kaldırımların devlete maliyeti nedir???  Şehrimizi tamamen bittikten sonra görsünler o  zaman bize hak verecekler diyorsunuz,  bu gidişle yapa boza hiç bitmeyecek gibi görünüyor.  Bitip de güzel olana emin olun biz güzel deriz. Ama biz daralttınız dedik,  siz kesinlikle daralma yok dediniz. Şimdi bizim daraldı dediğimiz yerleri genişletiyorsunuz.  Şimdi kim haklıymış görebildiniz mi ????  Bize haklıymışsınız demeyi düşünüyor musunuz??? Bir bilim adamı olarak bilimi asla inkar edemem. Ancak hayatta  mevzuat ve yazılı matbuattan  ibaret değildir. Öyle  olsaydı Belediye Başkanına filan ihtiyaç kalmazdı herkes kitaplardan okur kendine düşen görevi yapardı.  Asıl keramet mevzuatı ve bilimi halkın yararına kullanırken o şehrin koşullarına adapte edebilmektedir.  Sanayi deki kentsel dönüşüm projesi gibi,  insan faktörünü göz ardı edip yaptığınız her proje  başarısız kalmaya ve sizi yaptığınız hatadan geri dönmek için ekstra çaba sarfetmeye, mecbur kılacaktır. Kağıt üzerinde görüp hayran kaldığınız projeleri apar topar hayata geçirmekten vazgeçin.  Yaptıklarınız sadece sizi etkiliyor olsa sorun yok ancak bu şehirde yaşayan herkes sizin icraatlarınızdan etkilendiği ve daha güzel hizmetlere  harcanacak kaynakları sizin hatalarınızı tamir etmeye harcamak zorunda kalındığı için herkesi ilgilendirmektedir. Bu arada Sayın Nevzat Palta’yı  Sayın Başbakanın elinden almış olduğu  “Yaşanabilir ve Estetik Şehirler Projesi “  ödülü için can-ı gönülden tebrik ederim. Yalnız bu estetiği deneme yanılma yöntemi dışında bir yolla sağlarsa Aksaray’a katkısı olur kanaatindeyim.”dedi