Bakan Yanık: “Cinayete kurban giden kadınların son beş yılın ortalamasında yüzde 81’inin ne yazık ki herhangi bir tedbir kararı olmadığını görüyoruz”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, "Bazı kesimlerin iddia ettiği gibi şiddet failinin mağdurdan uzaklaştırılması, tedbir kararının uygulanması şiddeti artırmıyor. Cinayete kurban giden kadınların son beş yılın ortalamasında yüzde 81'inin ne yazık ki herhangi bir tedbir kararı olmadığını görüyoruz" dedi.
Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 2022 Yılı Faaliyet Planı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı koordinasyonunda düzenlenen toplantıyla tanıtıldı. Tanıtım toplantısına Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş katıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak özellikle sosyal adaleti ve sosyal refahı sağlama noktasında sorumluluk aldıklarını belirten Bakan Yanık, bu anlamda hem mağduriyetleri gidermek hem de suçların önüne geçmek adına proaktif bir anlayışla politikalar üretmeye ve uygulamaya çalıştıklarını söyledi. 2006 yılından bu zamana kadar dört tane Ulusal Eylem Planı hazırladıklarını hatırlatan Yanık, 2021-2025 dönemini kapsayan 4. Ulusal Eylem Planı ile sağlam adımlar atmaya devam edeceklerini söyledi. 227 faaliyetten oluşan 4. Ulusal Eylem Planı'nda "Adalete Erişim ve Mevzuat", "Politika ve Koordinasyon", "Koruyucu Önleyici Hizmetler", "Toplumsal Farkındalık", "Veri ve İstatistik" başlıklarının olduğunu açıklayan Yanık, "2022 yılı faaliyet planımız ile öncelikle mağdurların adalete erişimlerinin güçlenmesi için Adalet Bakanlığımızla birlikte mağdurların hukuki süreçlerde daha etkin bir şekilde bilgilendirilmelerini sağlamış olacağız. 6284 sayılı Kanun kapsamında verilen gizlilik kararlarının etkin uygulanması için gerekli önlemleri alacağız. Yine sağlık tedbirlerinin ve danışmanlık tedbirlerinin de etkin bir şekilde uygulanması için çalışacağız. Biliyorsunuz, 6284 sayılı Kanun'la "mağdur" olan kişinin beyanı esas alınmıştır ve sadece tedbir kararlarında mağdurun beyanına göre tedbir kararı tesisi söz konusudur. Böylelikle şiddet mağdurunun kadın, erkek, genç, yaşlı, engelli ve etnik kimliğinin ne olduğuna bakmadan şiddet gördüğü failden uzaklaşmasını sağlayarak can güvenliği riskini en aza indirmiş oluyoruz. En aza indirmenin gayretini göstermiş oluyoruz. Bu uygulama ile birçok can kaybının yaşanmasının önüne geçtik. Bunu uzaklaştırma kararıyla ilgili verilere baktığımızda görüyoruz" diye konuştu.
"Cinayete kurban giden kadınların son beş yılın ortalamasında yüzde 81'inin ne yazık ki herhangi bir tedbir kararı olmadığını görüyoruz"
Kadın cinayetleriyle ilgili verileri paylaşan Bakan Yanık, "Cinayete kurban giden kadınların son beş yılın ortalamasında yüzde 81'inin ne yazık ki herhangi bir tedbir kararı olmadığını görüyoruz. 2021 yılında ise bu oran yüzde 88. Bazı kesimlerin iddia ettiği gibi şiddet failinin mağdurdan uzaklaştırılması, tedbir kararının uygulanması şiddeti artırmıyor. Son zamanlarda kamuoyunda böyle bir tartışma var; "Efendim işte tedbir kararları olmasa insanları evinden, eşinden uzaklaştırmasanız öfkelenip şiddete başvurmayacak." 2021'de yüzde 88'inde tedbir kararı yok ama cinayet var. Demek ki tedbir kararlarıyla ilgili iddia edilen efsanelerin de çok bir karşılığı yok. Bizim için tek bir can bile çok kıymetli. Bütün bakanlıklar olarak ısrarla altını çizdiğimiz tek husus sıfır tolerans. Dolayısıyla tek bir can dahi kaybedilmeyene kadar bu çalışmalarımızı ısrarla ve aralıksız sürdürmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"ŞÖNİM'ler vasıtasıyla mağdurlara verilecek her türlü hizmeti koordine ediyoruz"
Bakanlık olarak hukuki hakların takibinin yanı sıra sosyal hizmet birimleriyle de kadınlara her zaman destek olduklarını belirten Bakan Yanık, "81 İl Müdürlüğümüz, tüm illerde bulunan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerimiz, 149 Kadın Konukevimiz ve 383 Sosyal Hizmet Merkezimizde bulunan Şiddetle Mücadele İrtibat noktaları ile kadınları asla mağduriyetleri ile baş başa bırakmıyoruz. Bu hizmet noktalarımız fiilen şiddeti toplumsal bir mesele olarak gördüğümüzün ve çözümü için elimizi taşın altına koyduğumuzun en önemli işaretlerinden birisidir. Şiddet Önleme ve İzleme Merkezlerimiz, yani kısaca ŞÖNİM'ler vasıtasıyla mağdurlara verilecek her türlü hizmeti koordine
ediyoruz. Mağdura hukuki haklarını anlatıyor, hukuki danışmanlık desteğinden yararlanabilmeleri için barolarla iş birliği yapıyoruz. Gerekli olduğu takdirde psikososyal destek sunarak, ihtiyaç halinde kadın konukevlerimize yönlendiriyoruz. Mağduriyetleri ivedilikle giderebilmek adına Adalet Bakanlığımız ve İçişleri Bakanlığımız ile veri entegrasyon çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Aile mahkemelerinde verilen tedbir kararları ve kolluk tarafından düzenlenen Aile İçi Şiddet Kayıt Formları kuruluşlarımıza elektronik ortamda anlık olarak aktarılıyor. Böylelikle kuruluşlarımızda mağdura erişim süresi kısalmış oluyor" ifadelerine yer verdi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.