Başbakan Davutoğlu Konya’da
Başbakan Ahmet Davutoğlu, 1 Kasım seçimleriyle Türkiye’nin geleceğinin, istikbalinin onaylanacağını belirterek, "Neredeyse bir referandum bu. Yükselen Türkiye’nin devamına siz karar vereceksiniz" dedi.
Partisi tarafından Konya Şehir Meydanı’nda düzenlenen Büyük Konya Mitingi’ne katılan Başbakan Davutoğlu, halka hitap etti. Başbakan Davutoğlu, “İlk günkü aşkla haydi Bismillah demek için Konya’dayız” dedi.
Davutoğlu, “Bakınız onlar meydanlardan çekildiler. Geçen seçimde 81 vilayeti dolaştım. Dün Diyarbakır’daydım. Türkiye’nin her yerinden Konya’ya selamlar getirdim. Konya bizim bu topraklardaki ilk başkentimizidir ve bir başkent her zaman başkenttir. İlk başkent Konya ayaktaysa, bu davaya sahip çıkmışsa her kale düşse bile Konya düşmez. İlk başkentten son başkente Ankara’ya yarın gideceğiz. Konya seni Allah’ın izniyle geçmişin kadar görkemli bir geleceğe taşıyoruz. Allah bizi Konya’nın gönül rızasından mahrum bırakmasın” diye konuştu.
“BU SEÇİMLE TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ, İSTİKBALİ ONAYLANACAK”
Seçimlere 2 gün kaldığını hatırlatan Başbakan Davutoğlu, “Sandığa gideceksiniz, bu seçim son derece önemli. Bu seçimle Türkiye’nin geleceği, istikbali onaylanacak. Neredeyse bir referandum bu. Yükselen Türkiye’nin devamına siz karar vereceksiniz. Türkiye’nin 13 yıllık kazanımlarının devamına siz karar vereceksiz. Türkiye’nin büyümesinden, güçlenmesinden ve bölgesinde sözünü dinleten ülke olmasından rahatsız olanlar var. Toplumsal gerilimlerle bu ülkenin huzurunu bozdular. İstiyorlar ki Türkiye kendi iç meselelerinden kafasını kaldırmasın. Onların bir hesabı varsa Allah’ın da bir hesabı var. Bizi yıkmayı bugüne kadar çok denediler ama başaramadılar. Bütün Türkiye ayaktadır. Terörü de, bize yansıyan olumsuzlukları da birer birer yeneceğiz. Konya, bu sefer sizden Türk demokrasi tarihinin en büyük oy oranını bekliyoruz. İnşallah yüzde 75-80’lere doğru, Konya burada diyecek misin?” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE’NİN GÜÇLÜ BİR YÖNETİME İHTİYACI VAR”
Başbakan Davutoğlu konuşmasına şöyle devam etti:
“Ülkemizin birliği, dirliği, kardeşliği için Türkiye’nin güçlü bir yönetime ihtiyacı var. Güçlü bir yönetim de yetmez, Türkiye’nin meselelerinin çözümü, gelecek için güçlü bir siyasi iradeye ihtiyacı var. Tek başına iş başına diyoruz. Bizi Sayın Kılçdaroğlu’na, Bahçeli’ye muhtaç etmeyin. 7 Haziran seçimleri sonrası hepimizin gözleri önünde oldu. Konya’dan o gece ayrıldım. Balkonda, milletin iradesi her şeyin üstündedir, ülkeyi yönetim boşluğuna düşürmeyeceğiz dedim. Bütün eksiklere rağmen, herkes kenara çekilmiş olmasına rağmen hiçbir yönetim boşluğuna fırsat vermediğimize şahitlik eder misiniz? Biz AK Parti olarak birlik siyaseti güderken, diğerleri kaçtılar. Sayın Kılıçdaroğlu milletimizin yüzde 41 oy verdiği AK Parti’yi siyaset denkleminin dışında tutmaya çalıştı. 7 Haziran’da nasıl durmamışsak, son nefesimize kadar sizin emanetinize sahip çıkmaya devam edeceğiz. Kılıçdaroğlu buna blok siyaseti dedi. Bizim karşımıza yüzde 60’lık blokla çıkarmış, biz blok tanır mıyız? Engel tanır mıyız? Sanki tapulu mallarıymış gibi birbirlerine başbakanlık ikram ettiler. Ancak bu yanlış hesapları, blok siyaseti iflas etti. İyi niyetimizle onlara gittik. Gördük ki onlar uzlaşmaya değil bizimle, 13 yıllık kazanımlarımızla mücadele etmeye geldiler. Biz buna izin verir miyiz? Biz mazlumlara sahip çıkan dış politikamızdan, Filistinlilerden vazgeçer miyiz? Onlar, vazgeçin, bırakın diyor mazlumlara sahip çıkmayı. Biz Allah’ın izniyle inşallah bütün bu kapıları tekrar açacağız. Sayın Bahçeli’nin tavrını da gördünüz değil mi? Sayın Bahçeli’nin ağzında hiç evet diye sözcük duydunuz mu? Daha seçim akşamı niye öfkelendi bilmiyorum, öfkeli bir şekilde tam bir uzlaşmaz tavır takındı ve devam ettirdi. ‘Kıskanlar çatlasın’ tezahüratları üzerine, ‘Kıskananlar çatlasın, sandıklarda oylar da patlasın inşallah.’ Bahçeli’ye evet demeyi öğretecek miyiz? Kılıçdaroğlu’na blok siyasetini unutturacak mıyız? Bu HDP’ye bir terör dersi verecek miyiz? Bunlardan biri blok siyaseti diyor, biri hayır siyaseti , biri terör siyaseti.”
“MİLLET UZLAŞIN DEDİ, SAYIN BAHÇELİ HER ŞEYE HAYIR DEDİ”
“Millet uzlaşın dedi, Sayın Bahçeli her şeye hayır dedi” diyen Davutoğlu, “Şimdi durumu kurtarmaya çalışıyor. Her söylenene hayır diyen bir lider olur mu? Çünkü MHP’de koalisyona dahil olmak istemeyen tek kişi Sayın Bahçeli’ydi. Kendisi de şimdi söylüyor. Konya’daki MHP’li kardeşlerime sesleniyorum; kendisi de şimdi kabul ettiği için açık bir şekilde sesleniyorum. Konya’daki, Türkiye’nin her yerindeki MHP’li kardeşlerime sesleniyorum, biliyorum ki MHP’li kardeşlerim hükümete katılmak istediler. İktidara bir şekilde ortak olup, terörle mücadeleye katkı vermek istediler. Ama Bahçeli hayır dedi, bütün bunlara hayır dedi. Şimdi diyor ki, ‘Ben de şaşırıyorum, MHP tabanında AK Parti ile ortaklık yapmak isteyen ne kadar çok MHP’li varmış. Sayın Bahçeli sen daha çok şaşırırsın çok. Rotası millet olmayan herkes şaşırır. Şimdi MHP’li kardeşlerim haklı olarak soruyor. AK Parti bütün engellemelere rağmen terör örgütleri ile mücadele ederken MHP nerede, sayın Bahçeli nerede diye soruyorlar. Onun meselesi bize saldırmak, sayın Cumhurbaşkanımıza saldırmak, başka meselesi yok. 1999’da kendi kitlesine katil diyenlerle bile koalisyon kurdun da bize niye hayır dedin. Bize izah et, etmezsen kendi kitlene izah et. Elini taşın altına koymadı. Onlarla kapalı kapılar arkasında konuştuğumuz bazı konuları sayın Bahçeli de, Sayın Kılıçdaroğlu da, Sayın Davutoğlu’yla konuştuğumuz şeyleri kamuya paylaşırsak Davutoğlu rahatsız olur. Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın, eğer açıklamıyorlarsa namerttirler. Biz mertçe siyaset yaptık, dürüstçe siyaset yaptık ve aynı üslupla devam edeceğiz. Millet herkesin yaptıklarını gördü. Kılıçdaroğlu’nu da, Bahçeli’ye gördü. Milletimiz gerekeni yapacaktır. Bir daha hükümeti kurmak için bunlara bizi muhtaç etmeyin” diye konuştu.
“BU TOPRAKLARDA MİLLİ OLMAYAN HİÇBİR ŞEY OLAMAYACAK”
HDP’nin de seçimden hemen sonra aldığı desteği terör örgütünün hizmetine sunduğunu ifade eden Başbakan Davutoğlu, “Saldırdılar ama kayaya çarptıklarını sonradan fark ettiler. Türkiye tehdit ve şantaj altındayken haddini bildirdik bildirmeye devam edeceğiz. Bunlar bizi DEAŞ’a destek vermekle itham ediyorlar. Hazreti Mevlana’nın torunundan terör örgütlerine destek çıkar mı? Ama bilsinler ki DEAŞ’a nasıl müsamaha etmediysek, PKK terörüne de müsamaha etmedik, etmeyeceğiz. Bunlar Türkiye’nin batısında farklı, doğusunda farklı konuşurlar. Bir de utanmadan çatışmaların başlamasından bizi sorumlu tutuyor. Muhalefet partilerini uyardık, gelin bu işi çözelim dedik ama onlar hep kendi küçük hesaplarının peşlerine düştüler. Tek dertleri vardı AK Parti gitsin. Mesele AK Parti, mesele Cumhurbaşkanımız olduğunda hepsi bir oldular. Bunların insanımızın geleceği, ihtiyacı ile ilgisi yok. Onun içi AK Parti yegane bu ülkenin umududur. 1 Kasım’da bizleri bunlara muhtaç etmeyecek bir netice bekliyoruz. Milli gemi, milli yüksek hızlı tren, milli uçak üretiyoruz. Bu topraklarda milli olmayan hiçbir şey olamayacak. Milli Uzay Ajansı da kuruyoruz. HDP terör yaparken, Bahçeli hayır derken, Kılıçdaroğlu blok derken, biz uzaya uydu göndermekle meşgulüz. Artık Türkiye’nin gökyüzünde de, uzayda da imzası var. Artık her yerde bizim mührümüz var. Bunlar geleceğiz büyük Türkiye’nin ayak sesleri. Bunları duyanlar bu ayak seslerini engellemeye çalışıyor. Onlar ne yaparlarla yapsınlar biz yola devam diyeceğiz. Ülkenin yavaşlamasını bekleyenler hayal kırıklığına uğrayacaklar. Bu vatanın hiçbir evladı ötekileştirilemez buna asla izin vermeyeceğiz. Demokrasi önündeki engelleri kaldırdık. Atacağımız yeni adımlarla her bir insanımızın bu ülkenin vatandaşı olmaktan gurur duymasını sağlayacağız. 7 Haziran’dan bu yana teröristlerin yaptığı saldırıların hedefi bu birliği yıkmaktır. Askerimiz, polislerimiz şehit ediliyorlar. Onlarla bu hesabı görmeye devam edeceğiz. Kaybettiğimiz canlara Allah’tan rahmet, yaralılara şifa diliyorum. Türkiye’nin önünü kesmek için yapılan bu saldırılara karşı dimdik duracağız. 1 Kasım’daki seçimleri engellemek için saldırılar yapıyorlar ama amaçlarına ulaşamayacaklar. Bu ülkede her vatandaşımızın canı, malı, hukuku bize emanettir. Teröre izin vermeyeceğiz. Silahlar gömülünceye, terör sona erinceye kadar mücadele edeceğiz. Milletimizin huzur ve refah içerisinde geleceğe yürümesini sağlayacağız” ifadelerini kullandı.
Seçim beyannamesini anlatan Başbakan Davutoğlu, pancar fiyatını açıkladı. Davutoğlu, kendisine gelen teklifin 180 kuruş olduğunu ifade ederek, “Şeker pancarının fiyatını 190 kuruşa çıkarıyoruz” dedi. Başbakan Davutoğlu’nun konuşmasının ardından Grup Tillo Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanına çıkarak şiir okudu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.