Besiciler Yaz Aylarında O Hastalığa Dikkat Etmeli

Besiciler Yaz Aylarında O Hastalığa Dikkat Etmeli
Aksaray Veteriner Hekimler Odası Başkanı Önder Yıldız, büyükbaş hayvan besicilerinin yaz mevsiminde hayvanlarda görülen Bovineephemeralfever (BEF), “3 gün” hastalığına dikkat etmeleri konusunda uyardı...

Süt veriminde azalmaya ve besi sığırcılığında verim kaybına neden olan ekonomik olarak da  önemli bir hastalık olan  “Üç gün” hastalığı sığırlarda yüksek ateş, depresyon, titreme, yeme-içmenin durması, göz-burun akıntısı, solunum güçlüğü, süt veriminde azalma; ilerleyen dönemde topallık ve ayakta kalamama gibi klinik bulgularla seyreden viral bir hastalıktır.

Hastalık Süt Verimini Düşürüyor

Yaz aylarında enzootiler halinde görülen ve üç günlük ateşli devresi olan viral bir enfeksiyon olan hastalığa dikkat edilmemesi durumunda hastalığın ölümcül olabildiğine dikkat çeken Yıldız, hastalığın süt verimini düşürdüğünü de ifade etti. Besicilerin yaz aylarında ölümcül olan ve büyükbaş  hayvanlar da görülen üç gün hastalığına dikkat etmeleri gerektiğinin önemle altını çizen  Veteriner Hekimler Odası Başkanı Önder Yıldız, "Genelde üç gün hastalığına neden olan virüsün uçucu insektler tarafından sığırlar arasında bulaştırdığına inanılır. Taşıyıcı insektler kesin bir şekilde tespit edilememiş bulunmaktadır fakat sivrisinek ve ısırıcı tatarcıkların (kum sinekleri) sorumlu olduğu düşünülmektedir. Genellikle üç gün hastalığı olarak bilinen ve kısa süreli ateş, titreme, topallık ve kaslarda güçsüzlükle ortaya çıkan bir sığır hastalığıdır. Virüsün neden olduğu hastalık ölümler, ciddi kilo kaybı, düşük süt verimi, boğaların dölleme yeteneğinde düşme, pazarlamada gecikme ve canlı sığır ihracatında kısıtlamalardan dolayı hastalık ciddi ekonomik kayıplara neden olur. Akut ateşli dönem, özellikle süt sığırlarında aniden ortaya çıkmaktadır. Sığırlar ateşle birleşik semptomlar gösterir. Isı genelde 40 derecenin üstündedir." dedi. Hasta hayvanların ortalama yüzde 50'sinin titrediğini kaydeden Yıldız, hasta sığırların sırtlarının kamburlaştığını ve burunlarından kan geldiğini söyledi.

 Başkan Önder Yıldız, "Üç gün hastalığı büyükbaş hayvanlarda görülür. Yeme ve geviş getirme durmuştur, özellikle süt sığırlarında süt verimi düşmüştür. İkinci safha bir ya da daha dazla bacaklarda kas güçsüzlüğü ve topallıktır. Topallık bacaklar arasında değişebilir. Eklemlerde gözle görülebilen şişlik olabilir. İyileşme döneminde, etkilenen hayvanların büyük çoğunluğu yem yemeye su içmeye devam eder. Hastalıktan çok etkilenmiş iyi kondisyonlu ağır hayvanlar kilo kaybedebilir. Bazı hayvanlar kas hasarından veya dirençli mücadeleden dolayı spinal kanala zarardan dolayı yerde kalabilir. Genellikle, yaklaşık yüzde 1 ölüm ya da yıkımlanma olur çünkü ayağa kalkamazlar, hatta bu durum yüzde 10’a kadar çıkabilir, üç gün hastalığından kurtulan bazı hayvanlar bel omurunun zarara uğramasından dolayı sendeleyeceklerdir. Hayvanlara yem, vitamin mineral takviyesi yapılması uygun görülmektedir. Tedavi olarak ağrı kesici ateş düşürücü, antibiyotik ve vitamin mineral takviyesi ile su banyosu uygulanabilir." diye konuştu.

Üç Gün Hastalığı Belirtileri

Veteriner Hekimler Odası Başkanı Önder Yıldız,   hastalığın belirtilerini ise şöyle sıraladı: "Virütik bir hastalık. Belirtileri ise hayvanın vücut ısısının artması, iştahının azalması, süt veriminin düşmesi ile görülür. Hastalık, iştahsızlık, durgunluk, titreme, gözden ve burundan akıntı, soluk alma güçlüğü, topallık, süt veriminin birdenbire düşmesi ile kendini gösterir. Süt verimi hayvan iyileşse bile o laktasyon boyunca eski seviyesine gelemez. Hasta sığırlar yatarlar ve kalkamazlar. Bu geçici felç hali 8 saat ile 1 hafta arasında sürebilir. İri yapılı, vücut kondisyonu güçlü olan sığırlar ile yüksek süt verimi olan inekler hastalıktan daha çok etkilenirler. Ağızdan salya akması, göz çevresinin şişmesi, huzursuz haller, deri altında, çene altında ve eklemlerde şişlikler dışarıdan görülebilecek diğer belirtilerdir. Hastalık etkeni olan virüs kanda kısa süre kalır. Ancak; hasarlar problemin sürmesine sebep olur. Hastalığı yayan sinekler rüzgarın da yardımıyla uzun mesafelere giderek hastalığı taşırlar. Sıcak ve nemli havalar sürdükçe hastalığın yayılması da sürer. İnekler yavru atabilir. Özellikle gebeliğin 8 inci ayını aşmış ineklerde yavru atma ihtimali daha yüksektir. Yavru atan inekler ilerideki yaşlarında tekrar gebe kalabilirler dedi. haberfark.net

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.