Kadına Şiddetin Sebeplerinin Araştırılması Komisyonu medyanın temsilcilerini ağırladı
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Ebubekir Şahin, "Şiddeti özendirici yayınlanan için bir; 6112 sayılı kanun çocuk ve gençlerin fiziksel gelişimi vücut gelişimi aykırı yayın için 616; cinsiyet, mezhebi inanç 15 kez, çocukların fiziksel gelişimine yönelik 935 ve kadınların istismarına yönelik 115 kez müeyyide uygulanmış" dedi.
Kadına Şiddetin Sebeplerinin Araştırılması Komisyonu RTÜK, AA, İHA, DHA, Ankara Haber Ajanslarını ağırladı.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Ebubekir Şahin, bir içeriğin denetlenmesine ilişkin bilgi vererek, "6112 sayılı kanunda yayın ilkelerinin olduğunu ve 8.maddesine göre cezalar verildiğini ifade etti. Şahin, "Suç işlediği, suçluyu öven yayınlar altı kez müeyyide uygulanmış. Çocuklara, güçsüzlere istismardan bir kez uygulanmış. Kadına yönelik baskıyı teşvik eden, kadın istismar 49 kez uygulanmış. Şiddeti özendirici yayınlanan bir kez, 6112 sayılı kanun çocuk ve gençlerin fiziksel gelişimi vücut gelişimi aykırı 616 kez, cinsiyet, mezhebi inanç ayrımcılığından 15 kez, çocukların fiziksel gelişimine yönelik 935 ve kadınların istismarına yönelik 115 kez müeyyide uygulanmış. Toplam sayı bin 842 kez müeyyide uygulanmış" ifadelerini kullandı.
Anadolu Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Özhan, kadın şiddetine yönelik haberlerde şiddetin detayları ile değil yargı süreciyle özel olarak takibini gerçekleştirdiklerini belirterek, "Haberin toplumu bilinçlendirecek şekilde çoğaltılması, birlikte yaşamayı, birlikte yaşama kültürünü etkilememesi için şiddeti önleme içeriklerinin de tamamlayıcı olduğunu, sadece adli bir suç değil, birlikte yaşama kültürünü etkileyecek husus olduğunu, bunun cezai sonuçlarını takip edilmesi ve önleme amacıyla bilinci yayacak şekilde dikkat gösteriyoruz" şeklinde konuştu.
Demirören Haber Ajansı Genel Müdürü Celal Korkut, on yıl önce Manisa'da kocası tarafından öldürülen kadının fotoğrafını göstererek, kadına şiddetin ne boyutta olduğunu gösterdiğini ifade etti. Korkut, "Biz haberleri servis ederken öncelikle dikkat ettiğimiz, kadına şiddetin önlenmesi açısından yapılan kadın dernekleri, kamu kurumlarının yaptıkları kadına karşı şiddetin önlenmesine yönelik programları takip bunları haberleştiriyoruz, kamuoyu oluşturmaya çalışıyoruz. Şiddet uygulandıktan sonra şüphelinin cezaevinden yaralanmak için ortaya attığı, ifadeleri vermiyoruz, bu konuda mağdur kadının yakınları ile görüşüp olayın detaylarını veriyoruz. Zanlının ifadesini vermeye çalışıyoruz" diye konuştu.
İhlas Haber Ajansı Ankara Haber Müdürü Bayazit Cebeci, kadının yaşadığı şiddeti ön plana çıkararak haberlere başlık attıklarını belirterek, "Son yıllarda güvenlik kameralarının, vatandaşların cep telefonu görüntülerinin ve sosyal medyanın da yoğun bir şekilde kullanımıyla kadına yönelik şiddetin sadece yaşanan bir ölüm sonrası ortaya çıkmadığını görüyoruz. Kadına aile içi fiziksel şiddetin yanı sıra, psikolojik şiddet, İş yerinde şiddet ve taciz gibi unsurlarda önümüze geliyor. Eskiden haber kaynağı olarak daha çok güvenlik birimleri, polis telsizleri, hastanelerin acilleri, bize gelen vatandaş ihbarları yer alırken günümüzde bunların yerini büyük oranda sosyal medya almakta. Çoğu zaman sosyal medyaya yansıyan olayları bizlerde takip ediyoruz. Sosyal medyaya yansıyan bilgilerin bazen yanlış olduğu, yönlendirme olduğunu gördüğümüz çok oldu" şeklinde konuştu.
Kadına şiddet olaylarında yaşanan olayı en doğru bir biçimde kamuoyuna sunarken en önemli önceliğimiz mağduru yapılan haberlerde ikinci kez mağdur etmemek olduğunu ifade eden Cebeci, "Mağdurun kimliğini korumak, adresini gizli tutmak, kadının mağduriyetinden doğan olayın ailesini, çocuklarını da etkilememesinin önüne geçmek önceliğimiz. Tabi ki bunları yaparken de çok sık karşılaştığımız bir olay da şüphelilerin daha henüz suç netleşmeden sosyal medya tarafından linç edilmesi. Haberin ilk sunan kurum olarak bizimde bu konuda çok dikkatli olmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Kadına şiddetin tüm toplumun huzuruna etki ettiğine işaret eden Cebeci, "Kadına yönelik şiddet tüm toplumun huzuruna kast ediyor. Aileyi parçalıyor, geriye hayatını kaybetmiş ya da travmalarla dolu kadınlar, mutsuz çocuklar ve karanlık bir gelecek bırakıyor. Bu konuda kadın korunmasının yanı sıra ailenin, çocukların ve toplumun ruh sağlığının korunmasında üzerimizde önemli görevlerin olduğunu düşünüyorum ve elimizden sadece kadına yönelik değil genel olarak şiddeti önlemede yapabileceğimiz bir katkı olursa sunmak istediğimizi belirtmek isterdim" dedi.
Anka Haber Ajansı Haber Editörü Sinan Tartanoğlu, mağdurun röportaj yaptığında kimliklerini, isimlerini kodlayarak bile verilmemesi gerektiğine dikkat çekti.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.