‘Kendimizi keşfetmeliyiz’

Pankobirlik Genel Başkanı, AB Holding ve Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Recep Konuk, 21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Recep Konuk, açıklamasında 1 milyon 672 bin insanın güçlerini Pankobirlik çatısı altında bulunan 31 kooperatifte birleştirdiğini belirterek, ülke sathında birlik ruhunu canlandırırken, modern tarımın yaygınlaşmasına, refah ve zenginliğin gözden ırak hanelere ulaşmasına öncülük ettiklerini bildirdi.
“KOOPERATİFÇİLİĞİN AMACI REFAHA ULAŞTIRMAKTIR”
Birleşmiş Milletler’in (BM) 2012 yılını Dünya Kooperatifler Yılı ilan ettiğini hatırlatan Konuk, “Amaç kooperatif iş modelinin hem ekonomik hem de sosyal kalkınma da oynadığı rol ve önemin kavranmasını sağlayarak yeni bir dinamizmin oluşmasını sağlamak. Sosyal ve iktisadi kalkınmanın nimetlerini daha geniş kesimlere ulaştırmak. Yoksullukla mücadelede geniş kesimlerin iktisadi güç birliği yapmalarını sağlayacak zemini hazırlayarak, iktisadi faaliyet alanlarının genişletmek. Tek tek küçük, ancak birleşince büyük bir iktisadi güç haline gelecek atıl kaynakların birleşmesini temin ederek, sahiplerine refah ulaştırmak. BM, hem hükümetler hem uluslararası kuruluşların katılacağı organizasyonlarla bir kooperatifçilik modasına öncülük edeceği hedef tarihi belirlemiştir. Bir kooperatifçi olarak biz de BM’lerin bu kampanyasını merak ve heyecanla bekliyoruz. BM’nin hedef yıl belirlemesi bugün yapabileceklerimizi yapmamıza da engel değildir. Kaldı ki, adım atmak için, hızlanmak için bizim medeniyetimizin bir kampanyaya, bir hedef tarihe de ihtiyacı yoktur” dedi.
“KOOPERTİFÇİLİĞİN MUCİDİ BİZİZ”
1930’lu yıllarda kooperatifçiliğin geliştirilmesi için Türkiye’nin akademik camiasına kazandırılan Kessler’nin “Dünya üzerinde ekonomik gücüne imrenerek baktığımız hiçbir ülke yoktur ki, o ülkenin ekonomisi kooperatifçiliğin omuzlarında yükselmemiş olsun” yönündeki sözlerini aktaran Konuk, şunları kaydetti: “Aslında Türkiye’nin bu rehberliğe, tercümeye, tarife ihtiyacı yoktu. Çünkü bizim medeniyetimiz bugün imrenerek baktığımız gelişmiş ekonomilerin bundan sadece bir asır önce keşfettiği kooperatifçiliğin daha gelişmiş modellerinin mucididir. Ahilik, loncalar, imece bizim medeniyetimizin duygu, vicdan, dayanışma, yardımlaşma ve insani boyutla da zenginleştirdiği ve halen gelişmiş kooperatif uygulamalarının bile seviyesine erişemediği çağlar öncesinin çağdaş ötesi sosyo-ekonomik örgütlenmeleriydi.” “İhtiyacımız olan kendimizi keşfetmektir. Kendimizi keşfettiğimiz de bugün çağdaş ve gelişmiş dediğimiz uygulamalar için bile Türk Kooperatifçilik Modeli ortaya çıkacaktır” diyen Konuk, Pancar Kooperatifleri olarak maddi ve fikri zeminde yaşanan zorluklara rağmen, kendilerini keşfederek geliştirdikleri modelin başarısını sahada ispatladıklarını söyledi. Konuk, “İlk şeker fabrikasını el ve güç birliği ile Türk çiftçisi kurdu. Adı kooperatif olmasa da modelin ruhunu yakalayarak, sosyo-ekonomik tarihi birikimine sahip çıktığını ispat etti. Üretici kooperatifleri olarak başladığımız yolculukta üretimden, toplu girdi teminine, oradan tarımsal sanayiye ve sanayicilikten de teknoloji üretimine uzanan bir süreç geliştirdik. Ve bir fark ortaya koyduk çağdaş kooperatifçiliğe göre; modeli vicdanla, insan merkezli yaklaşımla, sosyal sorumlulukla zenginleştirdik” diye konuştu.