SPli Bacak: Ülke borç batağında

Saadet Partisi Konya İl Başkan Yardımcısı ve Seçim İşleri Başkanı İsmail Hakkı Bacak, parti il binasında gerçekleştirdiği basın toplantısında gündeme ülkemi gündemi ve ekonomideki son gelişmeleri değerlendirdi. İktisadi sorunların kaynağının üretim miktarının yetersizliği veya fazla olmasından kaynaklandığını ifade eden Bacak, "İdeal ekonomi düzeni, üretimle tüketim arasında toplumun refah düzeyini artırarak denge sağlayan ekonomi düzenidir. AKP hükümetinin bugüne kadarki gütmüş olduğu ekonomi politikasına baktığımızda gördüğümüz şu ki; emek harcayarak üretim şöyle dursun, üreten gücün önüne olmadık engeller doğuran, bir dizi çalışma, sosyal düzen adı altında sonuçlarını tahmin bile edemedikleri AB politikalarını yürütmeye koymakla uğraşmaktadırlar. Bu düzenlemelerin genel bir çoğunluğu üreten gücün pazardaki rekabet mekanizmasını yitirmeye sebebiyet verdiği gibi tamamen kepenk kapatmaya kadar götürecek güçte uygulanmaktadır" dedi.  DÜNYA ÜLKELERİ KRİZLE BOĞUŞUYORDünyada birçok ülkenin ekonomik krizle boğuştuğunu dile getiren Bacak, şunları söyledi: "Dış konjonktüre baktığımızda ABD krizden tam çıkmadı, ama çıkmak üzere, Rus ekonomisi sıkıntılı, Almanya’da büyük bir ekonomik durgunluk yaşanıyor, AB’nin önde gelen 3 ülkesinde Almanya, Fransa ve İtalya’da büyümenin sıfır olacağı tahmin ediliyor. Geri kalan AB ülkeleri 2008’deki ABD krizinden sonra krize girdi ve bu kriz halen devam ediyor.  Bütün bu gelişmeler göz önünde bulundurularak gerekli tedbirler alınmalı, ihracatta da komşu ülkelere, AB ülkelerine ve ABD’ye bağımlı kalınmamalı, yeni pazarlar aranmalı ve bulunmalıdır. Saadet Partisi iktidarında ekonomide reel ekonomiye, üretim ekonomisine geçilecek, finans ekonomisi terk edilecek, paradan para kazanma dönemi sona erecek, üretim yaparak para kazanma dönemi başlayacak, böylece üretim arttırılarak enflasyon düşürülecektir. Yine bu üretimin ekonomimize dönüşü için gerekli pazarları İslam Birliğinin tesisi ile daha da hızlandıracağız." İNSANIMIZ 54. HÜKÜMETİ ARIYOR"Satılan mallara zam yapmakla, yeni vergiler koymakla veya vergi oranlarını artırmakla, işçiye, memura, emekliye, çiftçiye, dul-yetime verirken cimri, faizciye verirken bonkör davranarak ekonomi düzeltilemez" diyen Bacak, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bakınız 54. Erbakan Hükümeti iktidar olduğu 1 yıllık sürede ek vergi koymadan, emtia fiyatlarına zam yapmadan memur maaşlarına ortalama yüzde 130, işçi ücretlerine yüzde 100, emekli aylıklarına yüzde 100, Bağ-Kurluların aylıklarına yüzde 350 gibi büyük zamlar yaptı. Taban fiyatlarını yüksek tutarak çiftçiye yüksek gelir artışı sağladı. Bu artışlar sonucunda Ticari hayat canlandı, esnaf kâr etti, yüzü güldü. Anadolu insanı rahat bir nefes aldı. Bütün bu ödemeleri nasıl yaptı? Havuz sistemini kurdu ve denk bütçe yaptı. Bu yolla faizleri düşürdü,  kaynak paketleri hazırlayarak bütçeye ek kaynak sağladı. Reel ekonomiye geçti, üretimi artırdı. Yani rantiyeciye giden paraları çalışarak üreten Anadolu insanına aktardı. Sonuçta ekonomik hayat canlandı, üretim arttı, istihdam arttı. İnsanımızın yüzü güldü. Çiftçimiz ve işçimiz sıkıntılı. Çalışanların büyük kısmı devletin belirlediği asgari ücretten aylıklarını almaktadırlar. Memur sıkıntılı. Birkaç yıldan beri Memurların yıllık maaş artışları toplu sözleşme ile belirlenmektedir. Emeklilerimiz sıkıntılı. Emeklilerin maaş artışları TÜFE’ye endekslidir. AK Parti iktidarında emekliler yokluğa, sefalete mahkum edildi. Esnafımız sıkıntılı. Öte yandan ülkemizde büyük şehirlerden başlayan AVM’ler ve büyük marketler diğer şehirlerimizde de yaygınlaşıyor. Bu durum küçük esnafın işini daha da zorlaştırıyor. Saadet Partisi iktidarında gelir dağılımındaki bu adaletsizlik giderilecektir. Mesela vergiler az kazanandan az, çok kazanandan çok alınacak ve asgari ücretten hiç vergi alınmayacaktır."  İÇ VE DIŞ BORÇLAR HIZLA ARTIYORTürkiye’nin iç ve dış borcunun devletin yayınlamış olduğu resmi rakamlara göre sürekli arttığını kaydeden Bacak, şu bilgileri verdi: "AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılı sonunda 129.6 milyar dolar olan dış borcun 2013’ de 389.5 milyar dolara, dolar bazında 2002’de 102.6 milyar dolar olan iç borcun 2013 yılında 225.5 milyar dolara ve 2002’de 232.2 milyar dolar olan toplam borcun da 2013 yılında 615.0 milyar dolara yükseldiği bilinmektedir. Toplam borcumuzu esas alarak bir değerlendirme yaparsak Türkiye, 2002’den 2013 yılı sonuna kadar geçen 11 sene zarfında 382.8 (615.0-232.2=382.8) milyar dolar daha borçlanmıştır diyebiliriz. Devletimiz vadesi gelen borçları borçla ödemektedir. Borcu borç alarak ödediği için devletimizin borcu her yıl, hatta her ay artmaktadır. Biz Saadet Partisi olarak diyoruz ki, 'borcu borçla ödeme' günü kurtarma politikasıdır. Bu yüce milletin borçla yaşamaktan kurtarılması gerekir. Ülkeleri çökertmenin en önemli yollarından birinin borçlar olduğu asla unutulmamalıdır. Borçların ille de kamu borcu olması da şart değildir. Bankaların borçları, holdinglerin borçları veya şirketlerin borçları hatta şahısların borçları da ülke ekonomisini krize sokar. IMF politikalarını terk ediniz, üretim ekonomisine geçiniz ve milletimizi ekonomik sıkıntılara sokmayınız." ÜLKE FAİZ BATAĞINA SÜRÜKLENDİFaizin ülke ekonomisin perişan ettiğinin altını çizen Bacak, "Her yıl bütçenin önemli bir bölümü faize ayrılmaktadır. 2014 yılında 50 milyar TL faiz ödemesi yapmıştır. Saadet Partisi olarak bizler faizden hep şikâyetçi olduk. Son zamanlarda iktidar yetkilileri de konuşurken faiz lobisinden şikayet ediyor. Biz iktidarın bu tavrını anlamakta güçlük çekiyoruz. Zira AK Parti’nin iktidarda olduğu 12 yıl içinde faize 598.1 milyar TL ödenmiştir.  Yani yılda ortalama 49.8 milyar TL veya yaklaşık 50 milyar TL faizcilere ödeme yapılmıştır" dedi.  Dış ticaret açığının ve cari açığın her geçen gün arttığını vurgulayan Bacak, "2012’de 152.5 milyar dolar olan ihracatımız 2013’de 151.8 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir.  152 milyar dolarlık ihracat miktarı hükümet yetkililerinin ve AK Parti yöneticilerinin belirttikleri gibi, Türkiye için bir rekordur.Vatandaşımız tekraren ihracatımızla birlikte ithalatımızı da bilsin ve dış ticaret açığımızı kendisi bizzat hesaplasın; 2009’da 140.9 milyar dolar olan ithalat, 2010 yılında 185.5 milyar dolara, 2011 yılında da 240.8 milyar dolara yükselmiştir. 2012’de 236.5 milyar dolara düşen ithalat 2013’de artarak 251.7 milyar dolara yükselmiştir. Değerli hükümet üyeleri ve AK Parti yetkilileri söylemiyorlar ama biz söyleyelim. 252 milyar dolarlık ithalat da Türkiye için bir rekordur ve ithalatın artış hızı ihracatın artış hızından fazladır" diye konuştu.HÂLİD ŞEN