Suya kota çiftçiyi mağdur eder!

Alt yapı oluşturulmadan kota getirilmesinin yanlış olduğunu belirten Kalaycı, “Kuyunu kapatır, masrafını da alırım” diye çiftçinin tehdit edilmesi yanlış bir girişim olduğunu belirtti.

“Kuyulara bir yıl içinde ölçüm cihazı kurulması öngörülmekte, zirai, içme ve kullanma suyu amaçlı kuyulara ölçüm cihazı kuramayanların bu süre içerisinde talep etmesi halinde, bedeli yüzde 25 fazlası ile tahsil edilmek üzere, üç yıl içerisinde DSİ Genel Müdürlüğü tarafından kurulması veya kurdurulması hükme bağlanmaktadır” diyen MHP Milletvekili Mustafa Kalaycı, “Niye çiftçi yaparsa bir yıl süre veriliyor da, DSİ yaparsa üç yıl süre tanınıyor? Ayrıca, çiftçiden sayaç bedeli niye yüzde 25 fazlasıyla alınacaktır? AKP Hükümeti tefecilik yapmakta, Çiftçiyi göz göre göre kazıklamak istemektedir. DSİ’nin ilgili Kanun, yönetmelik, genelge uyarınca hazırladığı eylem planına göre; ölçüm cihazları kurulduktan sonra yeraltı su kullanımı ile ilgili olarak dekar başına şahıs kuyuları için 200 ton, kooperatif kuyuları için 350 ton civarında su kullandırılması planlanmaktadır. AKP Hükümeti çiftçiye açıkça suyunu keseceğim, tarlanı ekmeyeceksin diyor.  Yeraltı suyu kullanımının kontrol altına alınması ülkemizin geleceği açısından mutlaka önemlidir. Fakat yapılacak işlemler akılcı, mantıklı ve uygulanabilir olmalıdır. Bütün fatura neden çiftçilere çıkarılıyor? Önce hükümet görevini yapmalıdır.  Arazi toplulaştırma faaliyetlerine hız verilmeli ve toplulaştırma yapılan alanlarda kuyu ruhsatı ve sayaç bağlama işlemi yapılmalıdır. Yerüstü sulama sahalarında ıslah çalışmaları hızla bitirilmelidir. Mevcut sulama sistemleri tümüyle modernize edilmeli, basınçlı sulama sistemlerine göre hazırlanan projelere etkin bir teşvik uygulaması yapılmalıdır. Bu çalışmalarla kuyuların birçoğu zaten devre dışı kalacaktır. O halde, daha sonra ihtiyaç kalmayacağı bilinen kuyulara illa sayaç takacaksın diye çiftçiye niye zorbalık yapılıyor? Niye çiftçi 3-4 bin lira masrafa sokuluyor? Konya’daki 100 bin kuyuda yapılacak harcama 200 milyon dolar, yani 350 trilyon lira demektir. Bu paranın yarıdan fazlası boşa gidecektir. Amaç, çiftçinin sırtından, ölçüm cihazını satan firmalara para kazandırmak mıdır? Çiftçinin ekeceği bitkilerin yıllık su tüketimleri dikkate alınarak su kotası belirlenmelidir. Aksi takdirde bu düzenlemenin uygulanma imkanı ve şansı yoktur.  Kuyunu kapatır, masrafını da alırım diye çiftçi tehdit edilmektedir. AKP Hükümeti hiçbir şey yapamaz, çünkü haksızdır. Böyle dayatmayla bir yere varılamaz. Çiftçinin ekmeğiyle oynanmaktadır. Çiftçi buna nasıl rıza göstersin? İyi bilinsin ki, öngörüldüğü şekilde kuyulara sayaç takılıp kota uygulamasında ısrar edilirse, çiftçiler de AKP’yi o kuyulara gömecektir. Çiftçi tarihinin en kötü dönemini yaşamaktadır. Türk Çiftçisinin dünyanın en pahalı mazotunu ve gübresini kullandığı ve ağır girdi maliyetleri altında ezildiği ve bu nedenle üretim yapamaz duruma geldiği bir gerçektir” ifadelerini kullandı.

AKP Hükümetinin sözünü tutup, öncelikle KOP Eylem Planını uygulamaya koyması gerektiğini aktaran Milletvekili Kalaycı, şunları kaydetti: “ 2008 yılında GAP Eylem Planı ile GAP Projesine 5 yıl için 26,7 milyar lira kaynak tahsis eden AKP Hükümeti, verilen onca söze rağmen KOP Eylem Planını hala kabul bile etmemiştir. KOP Eylem Planı bir an önce uygulamaya konulmalıdır. KOP Bölgesinin sulama suyu ihtiyacını karşılayabilmek için havza dışı su transferi yapılması da zorunluluktur. Yeni Mavi Tüneller lazım. KOP projesi mutlaka revize edilmeli, havzanın su ihtiyacını karşılayacak yeni projeler hazırlanıp uygulamaya konulmalıdır. KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı kurulmakla birlikte, hala kurumsallaşamamıştır. KOP Bölge Kalkınma İdaresinin görev ve yetkileri artırılmalı ve bir an önce kadroları oluşturulmalıdır. Bölgedeki toprak ve su yönetimi KOP idaresi tarafından yapılmalıdır.”