Bayramlar buruk geçiyor

Bayramlarda partilileri ile bayramlaşmayı gelenek haline getiren Saadet Partisi (SP) Konya İl Teşkilatı Kurban Bayramı'nın iknici gününde partililer ile il binasında bir araya geldi. Programa, Adalet Eski Bakanı ve SP Genel Başkan Danışmanı Şevket Kazan, SP Genel Başkan Başdanışmanı Mustafa Özkafa, SP Genel Başkan Yardımcısı Lütfi Yalman, SP Konya İl Başkanı Mehmet Şen, SP Genel İdare Kurulu Üyeleri, SP İlçe Başkanları, Konya Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Öztürk, KTO Meclis Başkanı Seyit Karaca, ASKON Konya Şube Başkanı Yakup Yıldırım ile çok sayıda partili katıldı. Programın açılışında konuşan SP Selçuklu İlçe Başkanı Mustafa Derbentli, her bayramda bayramlaşma programında bir araya geldiklerinden dolayı Allah'a şükrederek, “Her bayramda olduğu gibi bu bayramda da bayramlaşmak için bir araya geldik. Bunu gelenek haline getirebilen nadir kurumlardan bir tanesiyiz. Allah'a şükürler olsun ki her bayramda partililerimiz ile bayramda bir araya geliyoruz. Bayrama ne yazık ki İslam ülkelerindeki karışıklıklar ile giriyoruz. İnşaallah seneye ne Arakan'da ne Cezayir'de ne Filistin'deki ve benzer ülkelerdeki, karışıklıkların olmadığı, hepimizin ortak kutlayabileceği bir bayramı Rabbim bize nasip eder” dedi. Derbentli, Selçuklu ilçe teşkilatı olarak Selçuklu ilçesinde 35 mahallede toplantılar icra ettiklerini, partililerin buna vatandaşları davet etmesini istedi.

İSLAM ÜLKELERİNDE SIKINTI EKSİK OLMUYOR

Saadet Partisi Genel Başkan Başdanışmanı Mustafa Özkafa da, Müslümanların hala zulüm gördüğünü söyledi. Yıllardır zulümlerin sürdüğünü dile getirerek, “Bayramların icabı olan bu bayramlaşma programlarında yıllardır baktığmızda İslam alemindeki ve ülkemizdeki sıkıntıları görüyoruz. Bu sadece bir bayrama mahsus olan bir durum değil, her bayramda bunları yaşıyoruz. Yarım asırlık zaman dilimine baktığmız zaman batı blokunun, Avrupa Birliği, NATO ve benzeri türden aldıkları tedbirler sonucunda kendi vatandaşlarının çok küçük hadiseler dışında emniyetini sağladığını, gelişmesine devam etitğini ne yapmaları lazım geliyorsa onları yapma istikametinde gittiklerini görüyoruz. Avrupa'nın hiçbir yerinde yıllardır kan dökülmüyor, insanları sıkıntıya sokan hadiselerin hiç biri vuku bulmamakta. Biz bunları da istemiyoruz. Avurapa'da herhangi bir katliam, onların herhangi bir saldırıya uğraması söz konusu olmuyor. Ama son yarım asırda İslam aleminde her 3-5 yıl içinde bir İslam ülkesinde yoğunlaşmak üzere çok vahim üzüntü verici, bütün Müslümanlar'ın can ve mal emniyetlerinin ayaklar altına alındığını görüyoruz. Irak'ta, Afganistan'da, şimdi de Suriye'de bu durum ortaya çıkmıştır. Tüm bunların basit anlaşmazlıklar sebebi ile kendiliğinden olduğunu zannettmek saflık olur. İslam alemindeki bir takım yanlış bilgiler, sahip olduğu inancın gereklerini tam anlayamamasından kaynaklanıyor” dedi.

MÜSLÜMANLARIN DEĞERLERİ YOK EDİLİYOR

İşgal edilen Müslüman ülkelerdeki İslam değerlerine de zarar verildiğini belirten Özkafa, “Suriye'deki camiler, hamamlar, çarşılar insanlığın ortak değeri olarak koruma altına alınmış. İslam aleminin değerlerinin ortadan kaldırılması için canlar, çocuklar katledildiği gibi insanların can emniyetinden sonra en önemli değerleri olan şehirleri de ortadan kaldırılmak istenmektedir. Allah mufaza Konyamızın da tarihi yerlerinin heba olduğunu düşünün, o zaman bu şehrin Konya olma vasfı ortadan kalkar. Şehir son 10-20 senede kibrit kutusu gibi yapılan binalardan ibaret değildir. Fenni fırın vardı o yıkıldı şimdi onun yerine yapılan iş hanlarının adı ile tarif etseniz adresi kimse bilmez ama fenni fırın dediğiniz zaman o bölgeyi herkes bilir. Şam'da, Halep'te, Bağdat'ta bu durum ortadan kaldırılmakta. Bu bölgelerin yetiştirilmiş insanları ortadan kaldırıldı ve kaldırılmaya da devam ediyor. İslam birliği kurulmadığı için ve şuurla yürütülmediği için bu durumdayız. Türkiye'nin İslam aleminin öncüsü olan bir ülke olarak bir takım Müslüman ülkeler ile sıkı münasebetler kurması faydalı bir şeydir ama bu yanlışlıkları ortadan kaldırmaya yetmez” diye konuştu.

'ŞUURLU OLMADIKÇA KURTULAMAYIZ'

Müslümanların zulümden ve oynan oyundan kurtulması için şuurlu olması gerektiğini söyleyen Mustafa Özkafa, “Batılıların çekindiği tek şey şuurdur. Sen şuurlu musun şuursuz musun? Senin bir istikametin bir yörüngen var mı yok mu? Onlar onu ellerindeki hassas terazi ile tartarlar, yapacakları işleri ona göre yaparlar. Merhum Erbakan Hocamız'ın Başbakanlığındaki 54'üncü hükümetin topları ile tanklarını alaşağı etmek için her türlü faaliyeti yapıp o hükümeti indirmelerinin sebebi o hükümette ve o Başbakan'da gördükleri şuurdu. Bize düşen de dik durmak, sağlam durmaktır. Halkımızın hadiseleri çok iyi değerlendirmesi lazım. Dış siyasette Müslüman ülkelerin bir araya gelmesi son derece önemlidir. Değilse biz uçtuk gaçtık dersek, sadece bir birimizin gazını almış oluruz” ifadelerini kullandı. Ülke insanının faizin bitirdiğini söyleyen Özkafa, “Ekonomiye baktığımız zaman dünyanın en pahalı akaryakıtı ve eti de Türkiye'de tüketiliyor. Bunun nedenini Milli Görüş 40 yıldır söylüyor. Ama bazı insanlar bunun sıradan, söylenilmeye pek ihtiyacı olmayan bir şeymiş gibi olan faiz olduğunu söyülüyor. Ödenen bu faizler vatandaşların cebinden gidiyor. Yeni bütçede 53 katrilyon faiz ödemesi konmuş 2013 yılı için. Bu sene de 55 katrilyon ödeyecek. Vatandaşlar bu katrilyonların ne anlama geldiğini telakki edemiyor. Vatandaşın anlayacağı haliyi ile 55 katrilyonun sadece Konya şehir merkezinde yaşayan insanlarımız Konya adına günde 5 trilyon ödemektedir. Bu para ile 20 günde 100 trilyona Konya'nın en büyük fabrikalarından bir tanesini yaparız. Dünyada bizden daha fazla faiz ödeyen bir ülke daha yok. Bizim 20 yılda ödediğmiz faiz artık hesap makinelerine sığmıyor” dedi.

HUZURLU BAYRAM MİLLİ GÖRÜŞ İLE OLUR

Programa davetli olarak katılan Adelet Eski Bakanı ve Saadet Partisi Genel Başkan Başdanışmanı Şevket Kazan da bayramı hüzünlü geçirdiklerini söyledi. Kazan, bayramların daha güzel bir şekilde geçmesi için Milli Görüş'ün tekrar iktidar olması gerektiğini söyleyerek, “Bu bayram buruk bir bayram. Bayram olduğu için onun sevincini yaşıyoruz. Rabbimize manen yaklaştığımız onun emirlerine itaat etmenin manevi zevkini içimizde hissediyoruz. Bu yönü ile bayramı bayram gibi yaşayamaya çalışıyoruz. Ama diğer tarafta gerek İslam aleminde dökülen kanlar dolayısı ile gerekse kaybolan canlar dolayısı ile üzülen aileleri, yuvaları düşünerek onlar ile beraber biz de üzüntüyü hissediyoruz. Bu yüzden sevincin ve üzüntünün bulunduğu bir bayramı yaşıyoruz. Gönül bütün bayramları sevinci ile yaşamayı istiyor. Cenabı Hak inşaallah o özlediğimiz günlere bizi kavuşturacaktır. Ancak bu ülkenin saadeti Milli Görüş'ün iktidar olması ile mümkündür” dedi. Müslümanlar'ın yolunun düz bir yol olmadığını belirten Kazan, “Yolumuz Sırat'ı Müstakim yolu olduğu için düz bir yol değil. İnişi var çıkışı var, üzerinde uçurumlar var. Bu tehlikeleri önce azgınlaşmış olan nefsimiz bize çıkarıyor. Dikkat etmemiz gereken bu. Yolun üzerinde şeytan oyunları da vardır. Bizim siyasi alanda yaptığmız mücadele de bu yol da yapılan bir mücadele. Cenabı Hak bu yoldaki mücadeleyi hedefe ulaşmayı zaman zaman nasip etti. Cenabı Hak 1994 yerel seçimlerinde bütün teveccühünü gösterdi ve yerel seçimleri kazandık ve daha sonrada iktidara geldik. O en hayırlı hizmetlerin yapılmasını nasip etti. Allah'ın izni ile bugünkü kadrolarımız ile yerel seçimlere doğru gidiyoruz. Yerel seçimde sembol Konya'dır. Konya'dan tüm ülkeye yayılacağız” diye konuştu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sitemli olduğnu da belirten Kazan, “Bir zamanlar bizim bir delikanlımız vardı. Davası için düz duvara çıkar bayrak asardı. Gençliğin başında oradan oraya koştururdu. Daha sonra biz onu İstanbul Gençlik Başkanı yaptık. Aynı gayretle koşturuyordu İstanbul İl Başkanımız yaptık. Yerel seçim geldiğinde İstanbul Belediye Başkanı yaptık. Gerçekti şimdi hayal oldu. Onun şimdi duaya ihtiyacı var. Arkasından şu duayı yapıyoruz. 'Rabbim yıllardır bizim saflarımızda koşan bu delikanlıyı tekrar saflarına ve aramıza döndür. Amerika'nın peşinden kurtar. D8'e hizmet eder hale getir'” diyerek sitemini dile getirdi. Kazan konuşmasının sonunda dünyanın 4'te birinde yaşayan Müslümanlar'ın dünyanın tamamına söz geçirebilir halde olması gerektiğini söyledi.

merhabahaber.com MUSTAFA ÖZÇELİK