Bölgemizde de yoğun olarak kullanılan bu ilaç kanser yapıyor!
Bayer, davacılara 10 milyar 900 milyon dolar ödeyecek. Bayer'in Roundup adlı yabani otla mücadele ilacı glifosat maddesini içeriyor. Söz konusu ilaç Türkiye'de de satılıyor ve Türk çiftçisinin en çok tercih ettiği zirai ilaçların başında geliyor. Roundup ilacı Konya ve Aksaraylı çiftçierin de sık kullandığı ürünlerin başında geliyor.
125 BİN DAVANIN 4’TE 3’Ü ÇEKİLECEK
Alman ilaç ve kimya şirketi Bayer, ABD’de hakkında yabani otlara karşı kullanılan glifosat maddesinin kansere yol açtığı iddiasıyla açılan davalardan vazgeçmeleri için davacıların büyük bölümüyle anlaştı. Bayer’den yapılan açıklamada, 10 milyar 900 milyon dolar ödeme karşılığında 125 bin davanın dörtte üçünün geri çekileceğini duyurdu. Dava konusu, Bayer’in Roundup adlı yabani otla mücadele ilacı. Söz konusu ilaç Türkiye’de de satılıyor. Bu ilaçlar özellikle yabani otla mücadelede çiftçilerin çok sık tercih ettiği ilaçların başında geliyor. Aksaray ve Konya’da nisan ve mayıs aylarında çiftçiler bu tür tarım ilaçlarını çok tercih ediyor. Bilinçsiz bir şekilde kullanılan tarım ilaçları insanlar üzerinde kanser hastalığını tetiklerken, toprağı, suyu ve havayı da kirletiyor.
AVRUPA’DA ÇİFTÇİLER DAHA BİLİNÇLİ
Dünya genelinde yaygın kullanılan pestisitlerden olan glifosat, olası zararları konusunda en çok tartışılan tarım ilaçlarından. Avrupa’da ve ABD’de yasaklanan tarım ilaçlarının büyük bir kısmı ise uzun yıllar Türkiye’de çiftçiler tarafından kullanılıyor. Bilinçsiz bir şekilde kullanılan zirai ilaçlar ciddi sağlık sorunlarına ve çevre kirliliğine de neden oluyor.
İLACIN ETKİLERİ TARTIŞMALI
Bayer, glifosat maddesi hakkındaki iddiaları reddediyor. Son olarak Amerikan Çevre Koruma Ajansı (EPA), dikkatli kullanıldığında glifosatın güvenli olduğunu açıkladı. Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) ise 2015 yılında glifosatı insanlar için olası kanserojen maddeler sınıfına aldı. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ise 2016 yılında glifosat kullanımıyla ilgli yayınladığı bir raporda “glifosat kalıntısı barındıran gıda ürünlerinin yüksek ihtimalle kanserojen olmadığı” tespitine yer verdi.
YENİDEN BİR DÜZENLEME YAPILMALI
Ziraat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Murat Akbulut, Türkiye’de bu ilaçların kullanımına dair herhangi bir kısıtlama olmadığını açıkladı. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın zirai ilaç kullanımında yeni bir düzenlemeye gitmesi gerektiğini kaydeden Murat Akbulut, “Monsantoya ait Roundup ilacının içeriğinde bulunan glifosat etken maddesi herbisit ot ilaçlarında kullanılan tüm ticari ilaçların ortak etken maddesidir. Ülkemizdede üretilen ot ilaçlarındada aynı etken madde bulunmaktadır. Glifosatın kansere sebebiyet verdiğine veya vermediğine dair kabul edilebilir bir çalışma bulunmamaktadır. Ülkemizde de glifosat yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Üreticilerimiz malesef bu ilaçları kullanmak zorundadır. Dünyada ve ülkemizde bu ilaçların kullanımına dair bir kısıtlama yoktur. Kullanımının yasaklanması halinde çok ciddi verim kayıpları oluşacaktır. Ancak Amerika'da açılan yüzbinlerin üzerindeki dava sayısıda gözardı edilemez. Sağlık tabi ki her şeyden önemlidir ve bu ilaçların kullanım prosedürlerinin Bakanlığımızca yeniden düzenlenerek kullanıcı üreticilerimize zarar vermeyecek ölçekte kullanım şartlarına dayandırılması, zorunluluktur” dedi.
ÇİFTÇİLERİMİZ İLAÇ KULLANIMINDA BİLİNÇSİZ
Konya’da tarım ilaçları satan Mustafa Kocaerkek, çiftçilerin zirai ilaç kullanımında hala çok bilinçsiz olduğunu, 30-40 yıl çiftçilik yapan insanların bile her yıl hangi ilacı kullanması gerektiğini sorduklarını kaydetti. Ziraat odalarının ve çiftçi kuruluşlarının zirai ilaç kullanımı konusunda çiftçiyi yeterince bilgilendirmediğine dikkat çeken Kocaerkek, “Çiftçilerimiz gelişigüzel zirai ilaç kullanabiliyor. Burada odalara büyük görev düşüyor. Zaman zaman ilaçlardaki üretim hatasından dolayı çiftçilerimiz mağdur oluyor. Fakat ziraat odasından bir uzman geliyor ve çiftçi hatası diye rapor tutarak, çiftçilerin zarar etmesine neden oluyor. Halbuki ilaç firmasının kusurlu ürününden dolayı mağdur olan çiftçi. Ama ziraat odası görevlisi çiftçiyi desteklemek yerine ilaç firmasından yana oluyor. Avrupa’da yasaklanan veya kullanımdan kalkmış bir ilaç uzun zaman Türkiye’de kullanılabiliyor. Bu konuda çiftçilerimize yol göstermeliyiz. Burada en büyük görev Ziraat odalarına düşüyor” dedi.
AŞIRI İLAÇ KULLANIMI ÇOK RİSKLİ
Bitkisel üretimde kullanılan ilaçların toprağı, suyu ve havayı kirlettiğini ve başta arılar, balıklar, kuşlar ve faydalı böcek türleri olmak üzere faydalı organizmaları olumsuz etkilediğini vurgulayan Dr. Ümit Avcı, "Ekolojik dengenin bozulması sonucu daha önceleri ekonomik olarak zararlı olmayan türler çok önemli zararlılar durumuna geçmektedir. Tekniğine uygun yapılmayan mücadele sonucu hayvan ve insan sağlığı önemli derecede olumsuz yönde etkilenmektedir. Kimyasal ilaç kullanılmadan yapılan organik tarım tüm dünyada gittikçe önem kazanmakta ve her geçen gün artan oranlarda yapılmaktadır" diye konuştu. Tüketilen gıdalardaki zirai ilaç kalıntılarını önlemenin veya müsaade edilen oranların altında tutmanın en önemli adımının daha bitkisel üretimin başlangıcında ilaç tüketimini azaltacak önlem ve yöntemlerden geçtiğini anlatan Avcı, "Tarımsal üretimde sorun oluşturan zararlıların mücadelesinde her bir zararlı tür için ayrı ayrı olmak üzere kimyasal mücadeleye alternatif, kültürel, mekanik, biyolojik ve biyoteknik mücadele yöntemlerinin geliştirilmesi gerekiyor Ülkemizde zararlı türlere karşı biyolojik mücadele konusunda bilimsel araştırmalar yapılmakla birlikte yeterli olduğunu söylemek mümkün değildir. Biyolojik mücadeleye önem verilmelidir. Tarımsal mücadele uygulamasında çiftçiler ve ilaç bayileri ön palanda olduğu için özellikle ekosistemin işleyişi, zararlıların doğal düşmanları ve önemi ve bu türlerin korunması, etkin bir şekilde kullanılabilmeleri konusunda çiftçiler yeteri kadar eğitilmelidir" açıklamasında bulunu.
İBRAHİM BÜYÜKEKEN Merhaba
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.