Nilgün Güney

Nilgün Güney

Çağımızın hastalıkları

Çağımızın hastalıkları

 Bu insanlar sürekli sıkıntı halinde olma, bir türlü neşeli olamama, stres halinde olma, sinirli ruh hali, bazılarında zayıflama, bazılarında aşırı kilo alma, sürekli vücudunun bir yerinin ağrıması, uyuyamama gibi haller yaşarlar. Bu insanlarda sürekli olumsuz bir bakış açısı söz konusudur. Hep olayları olumsuz yönden değerlendirirler. Konsantrasyon eksikliği yaşadıkları için üretken değildirler. Kendisini küçük görme, işe yaramadığını düşünme gibi paronaya geliştirirler. Bu rahatsızlığın en son aşaması ise intihardır.

Maneviyattan uzaklaşmanın insana getirdiği diğer bir davranış bozukluğu ise takıntılardır. Bu davranış biçimi de insan hayatını zorlaştıran bir rahatsızlıktır. Yapılan araştırmalara göre takıntılı hareketler birçok insanda bulunmaktadır. Belki bu davranış biçimi kişinin çevresiyle olan ilişkisini olumsuz etkilemiyor. Ancak zaman kaybettirdiği için insanı huzursuz ediyor.

Takıntılı hareketlerde bulunmanın nedeni ise kişinin olayı tekrar ederek eksik veya yanlış gördüğü bir düşüncesinden yana rahatlamaya çalışmasıdır. Gece yatmadan önce elektriği kapattığı halde sürekli kontrol etmek, yolda yürürken reklam panolarını okumaya çalışmak, ellerini yıkadığı halde yıkamadığını düşünüp bu hareketini yinelemek… bu davranış bozukluğunun bazılarıdır. Bu rahatsızlığı yaşayanlar aslında kendileri de mantıksızlığının farkındadırlar. Ancak alışkanlık haline getirdikleri için bir türlü yapmatan vazgeçemezler.

Tüm bu rahatsızlıkların asıl kökeninde olan, Kuran ahlakından uzak yaşamaktır. Kuran ahlakından uzak olan insanlar kadere teslimiyetin ve herşeyde hayır görmenin huzurunu bilmedikleri için bu hastalıkların içinde boğulmaktadırlar.

Bu tür rahatsızlıklar, Allah’tan kullarına bir uyarıdır. Allah’ın zikrinden yüz çevirdikleri için bir nevi azap yaşamaktadırlar. Herşey normal iken, sağlıkları yerinde ve Rabbimiz’in lutfettiği birçok nimet içinde yaşarken hep olumsuz tarafından görmeye odaklanan bu insanlar, aslında kendilerine zulmetmektedirler.

"Şüphesiz Allah insanlara hiçbir şeyle zulmetmez. Ancak insanlar kendi nefislerine zulmediyorlar." (Yunus Suresi, 44)

Maneviyattan uzak kişilerin yaşadıkları diğer bir hastalık ise panik atak hastalığıdır. Bu hastalıkta günümüzde hızla yerini almaya başlamıştır. Bu hastalığın da başlıca nedeni sıkıntılı ruh halidir. Hastalık daha çok kendini baskı altında hisseden kişilerde belirmektedir.

Panik atak insanda birden belirebilir. Kişiyi rahatsız eden bir olay bu hastalığı tetikleyebilir. Hastalığı ilk kez yaşayan kişi kalp krizi geçirdiğini sanır. Vücudunda uyuşmalar meydana gelir. Aşırı sıkıntı, endişeli ruh hali, mide bulantısı, kendini kontrol edememe şeklinde durumlar meydana gelir.

Bu hastalığı yaşayan kişi sürekli stres halindedir. Sanki tekrar nöbet geçireceği hissine kapılır. Doğal olarak bu günlük yaşamını etkilemektedir. Bu yüzden kişi toplum içine karışmak istemez.

Görüldüğü gibi bu hastalıkları yaşayan insanlar din ahlakından yüz çevirerek kendilerini çok büyük sıkıntılar içinde yaşatmaktadırlar. Oysa Allah’a tam teslim olan insanlarda bu hastalıkların görülmesi Allah’ın izniyle mümkün değildir. İnsanın başına gelen her olay Rabbimiz’in belirlediği kaderdedir ve hayırla yaratılmıştır. Bu yüzden insanın günlük hayatına dair sıkıntısını yaşayacağı bir durum olmamalıdır. Allah’a teslim olan insanın bu ruh hali kişiyi Allah’ın izniyle hem dünyada hem de ahiret hayatında güzel bir hayatla yaşamasına vesiledir.

“Hayır, kim (güzel davranış ve) iyilikte bulunarak kendisini Allah'a teslim ederse, artık onun Rabbi Katında ecri vardır. Onlar için korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardır.’’ (Bakara Suresi, 112)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nilgün Güney Arşivi