Demokrat Parti'de En İddialı Aday...
8 Nisan Pazar günü Kadıköy Fernerbahçe 2000 derneğinde yapılan kahvaltı programıyla adaylığını açıklayan Uluslar arası Kalite Uzmanı Fatih Sinan YILMAZ çok iddialı çıkışlarda bulundu.
Abdullah Gül'e Cumhurbaşkanlığı seçiminde rakip olan, DYP genel başkan danışmanlığı ve DP Ataşehir belediye başkan adayı olan YILMAZ, katılımcılara teşekkür etti ve konuşmasında şu ifadelere yer verdi.
Tanrı Uludur'un Yerine Allahuekber Diyen Ruhun Evlatlarıyız
“Bu partinin evlatları olan bizler neden Demokrat Parti halk ile bütünleşti biliyor musunuz? Çünkü 1946 denilen o ruh özgürlükleri, tarım reformunu, çalışanın emeğini almasını ifade etti. O ruh Hakk ile haksız arasındaki farkı, bugün yürüdüğümüz Vatan caddesini ortaya çıkarttı. Demokrat Parti 1946 ruhunda “Tanrı Uludur , Tanrı Uludur Yoktur Başka Tapacak” yerine Allahuekber'e yani gerçek aslına döndüren felsefenin adı idi.. İşte bizler O ruhun evlatları olarak buradayız ve adayız...
Ben DP Geçmişine Asla Hakaret Etmem, Ettirmem de...
Allah fırsat verirse kongreyi kazandığımız günden, iktidar olana kadar genel başkanlık koltuğuna oturmayacağım. Caddelere, sokaklara ineceğim... Birileri meydanı boş buldu ama bu ülkenin evlatları var ve meydan da boş değil. Meydanlarda ustayım diye gezenler var, 7 sefer gidip 8 sefer gelen usta'yı ben hiçbir zaman unutmuyorum. Geçmişine hakaret edenlerin usta'nın kim olduğunu iyi bilmesi lazım. Ben geçmişime asla hakaret etmem, ettirmem de... Biz işi gücü bırakıp Tansu Çillerle mi? Mehmet Ağarla mı? Süleyman Soylu ile mi uğraşacağız? Bizim yolumuz var. Biz Allahın izniyle Kıratı şahlandırıp yolumuzda yürüyeceğiz... 1946 Adnan Menderes ruhunu 2012 - 2013 ruhuyla yeniden şaha kaldıracağız ve şahlanışa geçireceğiz. Bundan herkes emin olsun.
Sizlerin Yüzünü Kızartmayacağım...
2002 yılında % 9.54 ile başlayan ve binde altmışbeş'e kadar düşen oy oranı yüzümüzü kızarttıysa gelin 12 Mayıs'ta Ankara'ya gidelim ve Kırat'ı şaha kaldıralım. Yeter ki sahaya inelim ve içimizde cevherlerin olduğunu herkese anlatalım. Yeter ki fırsat verelim. Allahın izniyle ben sizlerin yüzünü kızartmayacağım. Yunus Emre'nin güzel bir sözüyle devam etmek istiyorum; Dağın yüce olması önemli değil, aşacak yolu bilmek lazım... Biz yolu biliyoruz.
Helal Dairesi Bize Kafidir...
Ben Ataşehir'de beş takım ayakkabı eskittim. Şimdi partimiz için yollara düşeceğim ve beşyüz takım ayakkabı eskitmeye hazırım. Tarlada'ki çiftçiye kadar, ot biçen emekçinin elini öpmeye hazırım, kömür ocaklarında, köprülerde barajlarda çalışan emekçilerin yanında olacağım. Biz at eti yemeyeceğiz, kımızda içmeyeceğiz. Helal dairesi bize kafidir... Fetih suresinde Sen Kafirlerin karşısında Tevratta ve İncil'de bahsettiği gibi alnında secde işaretiyle beraber dimdik başaklar gibi yürü diyor... İşte bize düşen görev bu ezan mukaddesatına, maneviyatımıza saygı duyarak, şehadetleri temsil eden ezanımıza sahip çıkarak yola çıkanların torunlarıysak aynı manevi güçle beraber, olmamız gereken yere doğru yürüyeceğiz.
Binde altmışbeş bize yakışmadı... Boynumuzu bükdüler ancak bundan sonra Allahın izniyle alnınız ak, başınız dik olarak yürüyeceksiniz. Yolunuz ve bahtınız açık olsun. 12-13 Mayıs'ta Demokrat Parti genel başkan adayı olduğumu buradan ilan ediyorum.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.