Diyetisyen Nazlı: “Bahar yorgunluğu yaşamamak ve korona virüse karşı sağlıklı beslenilmeli"
Diyetisyen Merve Sena Nazlı, bahar yorgunluğu yaşamamak ve tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüse karşı sağlıklı beslenme alışkanlıklarına dikkat edilmesini önerdi.
Baharın gelişiyle bazı kişilerin enerjik olurken, bazılarında ise yorgunluk, mutsuzluk gibi sıkıntıların ortaya çıkabildiğini belirten Medicana Konya Hastanesi Diyetisyeni Merve Sena Nazlı, korona virüs salgını nedeniyle alınması gereken önlemler neticesinde bu yıl baharın keyfinin diğer yıllardan farklı olarak evlerin balkonlarından çıkarılacağını anımsattı.
Hem bahar yorgunluğu yaşamamak hem de tüm dünyayı etkisi altına alan salgına karşı sağlıklı beslenme alışkanlıklarına dikkat ederek bağışıklık sisteminin güçlü tutulmasının önemine değinen Nazlı, "Verilere bakıldığında, obez korona virüs hastalarının enfeksiyonu daha ağır geçirdiği ve yoğun bakıma alınma oranlarının daha yüksek olduğu görülmekte. Bu yüzden evde kaldığınız bu süreçte sağlıklı beslenme önerilerine uyarak, ideal vücut ağırlığınıza ulaşmaya çalışın. Öncelikle su tüketimine dikkat edilmeli. Su toksinlerin vücudumuzdan atılmasında büyük role sahiptir Ayrıca fiziksel aktivitemizin azaldığı bu günlerde su metabolizma hızlanması için öncelikle dikkat edilmesi gerekenler arasında. İçilen çay ve kahve su yerine geçmez. Fazla içilen çay, kahve vücutta ödeme sebep olur bu yüzden günlük 3-4 bardak çay, 1-2 fincan kahveden fazla tüketilmemelidir. Aşırı tuz tüketimi de vücutta ödeme sebep olacağı için fazla tuz tüketiminden de kaçınılmalıdır" dedi.
Diyetisyen Nazlı, evde kalınan bu süreçlerde kilo artışı olmaması ve bağışıklık sistemini güçlendirebilmek için az ve sık beslenmeye dikkat edilerek 2,5-3 saatlik periyotlarla beslenilebileceğini söyledi.
"Sağlıklı besinlerle bağışıklığınızı güçlü tutun"
Bağırsaklar ne kadar sağlıklıysa insanın da o kadar sağlıklı olacağını ifade eden Nazlı, "Bu yüzden bağırsaklarımıza dost olan Probiyotiklere beslenmenize dikkat ederek bağışıklık sisteminizi güçlü tutmalısınız. Günlük beslenmenizde ev yapımı turşu mutlaka yer almalı. Bu süreçte mutfakta geçirilen vakitte arttığı için sağlıksız besinlerin hazırlanmasından ziyade ailece sağlıklı besinler hazırlanarak bağışıklık sistemi güçlü tutulmaya çalışılmalıdır. Kızartmalardan, kan şekerini hızla yükselten şekerli yiyeceklerden, hamur işlerinden, işlenmiş et ürünlerinden, uzak durulmalıdır. Korona virüse karşı gıda güvenliğiyle ilgili olarak ise yiyecekleri hazırlamadan önce ve hazırlık bittikten sonra ellerimizi sabun ve su ile yıkamalıyız, yiyecekler akan su altında bol su ile yıkanmalı, çiğ tüketilen besinler pişmiş besinler ile temas etmemelidir. Pişirme işlemleri virüsleri yok eder. Yapılan birçok çalışma düşük D vitamini seviyesinin obezite ile ilişkili olduğunu gösteriyor. Yüz, kollar, eller veya bacaklar günlük en az 15 dakika güneş ışığı almalıdır. Bu süreçte balkonunuzdan hem bol oksijen hem de güneş sayesinde D vitamini alarak bağışıklık sisteminizi de güçlü tutun. Egzersiz bağışıklık sistemi için olmazsa olmazlardan günlük 15 dakika internetten yada telefonunuzdaki uygulamalardan evinizde aktivite yapmayı ihmal etmeyin, hatta isterseniz müziğin sesini açarak istediğiniz şekilde dans edebilirsiniz böylece stresiniz de azalacaktır. Bağışıklık sistemi için günlük 8 saatlik uyku oldukça önemlidir. Eğer uyku problemi yaşıyorsanız ikindiden sonra çay, kahve tüketiminden uzak durmalısınız ve yatmadan 2 saat öncesinde triptofan içeriği yüksek olan süt, muz gibi besinler tüketebilirsiniz. Yine yatmadan önce uyumaya yardımcı, sindirim sistemini düzenleyici olan papatya, melisa, rezene gibi bitki çaylarını da tercih edebilirsiniz" diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.