Doktor Şerife Önen: “Hipertansiyon tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır“
İç Hastalıkları ve Dahiliye Uzmanı Doktor Şerife Önen, birçok sağlık problemini beraberinde getiren hipertansiyonun tedavi edilebilir bir rahatsızlık olduğunu söyledi.
Hastalık hakkında bilgi veren Medicana Konya Hastanesi İç Hastalıkları ve Dahiliye Uzmanı Doktor Şerife Önen, çeşitli nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan kan basıncı yüksekliği olarak bilinen hipertansiyon'un Türkiye'de yaklaşık 15 milyon kişide görüldüğünü belirtti. Çoğu hastanın limon, sarımsak gibi gıdalarla yükselen tansiyonunun düştüğünü iddia ettiğini ancak tansiyona bağlı felç geçirmenin hiç azımsanmayacak düzeyde görüldüğünü kaydeden Önen, "Bu durum hastalığın daha ciddiye alınması gerektiğinin en büyük delili olarak karşımıza çıkıyor. Günlük yüksek tuz alımı, stres, obezite, ailede hipertansiyon öyküsünün bulunması gibi genetik faktörler, şeker hastalığı, hareketsiz yaşam tarzı hastalığın oluşumunu tetikleyen faktörlerdir. Hipertansiyon hastalarının daha küçük bir bölümünde altta yatan bir hastalık mevcuttur ve bu hastalığın tespit edilip tedavi edilmesi ile hipertansiyon normale döner. Bunlardan bazıları, tiroit hastalıkları, böbrek üstü bezi tümörleri sonucu hormon salgısının artması, böbrek tümörleri, böbreğe giden damarlarda daralma, aort darlıkları, genetik bozukluklar, doğum kontrol hapları, özellikle antiromatizmal dediğimiz bazı ağrı kesici türleri. Bu problemlerin çoğu girişimsel yöntemlerle veya ilaç tedavisi ile çözümlenebilir. Örneğin, böbrek damarlarındaki darlık, balonla açılabilir veya cerrahi olarak düzeltilebilir. Hipertiroidi ya da hipotiroidi ilaç tedavisiyle ortadan kaldırılabilir. Böbrek tümörleri ameliyatla alınabilir. Yine ilaca bağlı hipertansiyon durumunda hipertansiyona neden olan ilaç kesilince tansiyon normale döner. Bu nedenle, özellikle kan basıncı yüksekliği ilk olarak tespit edildiğinde hekimler detaylı bir öykü ve fizik muayene sonrasında bazı laboratuvar tetkikleri isterler. Bazen özel testler gerekebilir. Holter dediğimiz 24 saat kan basıncı takibi yöntemi de hipertansiyonun kesin varlığını saptamada kullanılır. Kalp, böbrek, göz ve beyin damarları bu yüksek basınca uzun yıllar boyunca sessizce direnebilir. Bu nedenle kan basıncındaki yükselmenin oluşturduğu harabiyeti fark etmek zordur. Ancak bu hastalara zarar vermediği anlamına gelmez" dedi.
"Tansiyonunuzu ayda bir kez ölçerek kaydedin"
İç Hastalıkları ve Dahiliye Uzmanı Doktor Şerife Önen, hipertansiyonun vücuda verdiği başlıca zararlara da değindi. Önen, "Kalp yetmezliği, kalp büyümesi, kalbi besleyen damarlarda daralma (koroner arter darlığı), kalbi besleyen damarlarda tıkanma (kalp krizi), beyin kanaması, felç, beyin damarlarında daralma ve tıkanma, böbrek yetmezliği, böbrek fonksiyonlarında bozulma, görme azalması ve körlük, büyük atardamarlarda genişleme, bu genişlemelerin yırtılması, bu damarlarda tıkanma. Bunların sonucu kangren veya ani kanamalara bağlı ölüm gelişir. Felç, boyun ve bacak damarlarında tıkanma. Ailenizde yüksek tansiyon varsa, yaşınız 40'ın üzerindeyse, şişmansanız, sigara içiyorsanız, şeker hastası iseniz ve ailenizde şeker hastası varsa, gebeyseniz tansiyonunuzu ayda bir ölçerek çıkan değerleri düzenli olarak kaydetmenizi öneriyoruz" diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.