Gulca Katliamı Unutulmadı
Aksaray Ülkü Ocakları İl Başkanı Av.Ferit Köse yaptığı açıklamada "5 Şubat 1997 günü Kadir gecesi münasebetiyle Kur'an okumak için toplanan bir grup Doğu Türkistanlı kadın, Çin polisi tarafından evlerine düzenlenen gece baskınıyla tutuklandı. Dini vecibelerini yerine getirmekten başka bir amaç gütmeyen Uygur kadınlarının bir kısmı olay yerinde dövülerek, bir kısmı ise götürüldükleri karakolda işkenceye maruz kalarak can verdi. Faşist Çin hükümeti tarafından toplantı yasağını ihlal etmekle suçlanan Uygur kadınlara uygulanan zulmü protesto etmek amacıyla binlerce Uygur Türkü 4 Şubat gecesi polis karakolu önünde toplandı. Çin polisi, önce öldürülen kadınlardan ikisinin cesedini karakol önünde bekleyen kalabalığın önüne attı. Ardından kalabalığı kuşatan silahlı Çin kuvvetleri dört bir yandan yaylım ateşine başladı. Olayları takip eden yabancı habercilerin gözleri önünde 400'den fazla Uygur Türkü Çin polisinin açtığı ateş sonucu şehit edildi.
Onlarca Uygur Türkü kaçmaya çalışırken üzerlerine sıkılan tazyikli suyun etkisiyle donarak can verdi. Faşist Çin hükümet güçleri Gulca vilayetinde olağanüstü hal ilan etti. Çin polisi bütün gece kentteki tüm evleri tek tek arayarak yaralılara yardım eden aileleri sokaklarda kurşuna dizdi. 4 Şubat gecesini takip eden iki hafta boyunca Çin polisi yüzlerce Uygur Türkünü acımasızca katletti. Tank ve roket saldırılarıyla evleri talan edilen ve sokakta yatmak zorunda bırakılan sayısız kadın ve çocuk şiddetli soğuk nedeniyle donarak şehit oldu. Katliamdan sağ kurtulmayı başaranlar aldıkları yaraların tedavi edilmemesi yüzünden sakat kaldı. Katliamı izleyen günlerde Uygur halkı, Doğu Türkistan'ın çeşitli bölgelerinde düzenlenen eylem ve gösterilerle Gulca halkına destek verdiler. Gulca vilayetinin pek çok yerinde silahsız Uygur gençleri tam teçhizatlı Çin ordusuna karşı direnmeye ve meşru müdafaa haklarını kullanmaya çalışsalar da katliamın önüne geçemediler. Çin askerleri öldürdükleri Uygur Türklerinin cesetlerine dahi işkence yapmayı sürdürdüler. Bitmek tükenmek bilmeyen bir kinle Uygur Türklerine saldıran Çin güvenlik güçleri o yıl içinde düzenlenen operasyonlarda yaklaşık 100.000 Uygur Türkünü esir aldılar. Gulca olaylarında esir alınan 1000'den fazla Türk yargılamaya dahi gerek duyulmadan 9 Aralık 1997 günü toplu halde idam edildi. Geriye kalanlar ise zindanlarda ölüme terk edildiler.
Çin güvenlik güçlerinin esir alınan Türklere uyguladıkları işkence metotlarına ait video kayıtları günlerce uluslararası medyanın gündeminde yer alarak 'Çin İşkencesi' adıyla nam saldı. Katliamdan birkaç ay sonra, esir alınan kocasının serbest bırakılmasını talep eden genç bir Uygur kadını, karnında taşıdığı bebeği ve sekiz yaşındaki kızı ile birlikte kurşunlanarak şehit edildiler.
Gulca, Faşist Çin hükümetinin yıllardır sürdürdüğü sistematik soykırımın en açık delillerinden biridir. Varlığını korku, baskı ve şiddet üzerine inşa eden Çin emperyalizminin icra ettiği vahşet eseridir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.