Kanser hastalığı onları aşkla birleştirdi

Kanser hastalığı onları aşkla birleştirdi
2002 yılında kolon kanserine yakalandıktan sonra vücut dışında sindirim sistemini tamamlayan torba olan stoma torbası kullanarak hayatını sürdürmeye...

2002 yılında kolon kanserine yakalandıktan sonra vücut dışında sindirim sistemini tamamlayan torba olan stoma torbası kullanarak hayatını sürdürmeye başlayan Talat Cankıymaz, kendisiyle aynı durumda olan hastalara yardımcı olmak için kurduğu derneğin faaliyetleri sırasında tanışarak evlendiği kendisi gibi kolon kanseri olan eşi ile mutlu bir hayat sürüyor.

Konya Beyşehirli 49 yaşındaki Talat Cankıymaz, 2002 yılında kolon kanserine yakalandıktan sonra vücut dışında sindirim sistemini tamamlayan torba olan stoma torbası kullanarak hayatını sürdürmeye başladı. Kanserle tanıştıktan sonra ameliyat olan ve bir kısmı alınan kalın bağırsağının ucu karnına bağlanan Talat Cankıymaz, daha sonra kanserli hücrelerin karaciğerine sıçradığını öğrendi ancak erken teşhis sayesinde iyileşti. Cankıymaz'ın hastalığı akciğerinin de bir bölümünü kaybetmesine yol açtı. Turizm sektöründe şef aşçı olarak çalışırken malulen emekli olmak zorunda kalan Cankıymaz, 2013 yılında kendisi gibi kanser hastası olanlara yardımcı olabilmek için Türkiye'de bir ilk olan Kolostomili ve Ostomililer Derneğini kurdu. Kurduğu dernekle Türkiye'nin çeşitli illerinden gelen aynı hastalığa yakalananlara moral vermeye çalışan Cankıymaz, faaliyetler sırasında kendisi gibi kanser hastası olan 44 yaşındaki Filiz Cankıymaz'la tanıştı. Hastalığı nedeniyle adeta hayata küsen, ailesiyle beraber yaşadığı evinde odasından bile çıkmayan Filiz Cankıymaz ile Talat Cankıymaz arasında kısa süre içerisinde evliliğe giden büyük bir aşk başladı. Evlilik kararı alan çift, evlendikten sonra da hayatlarını kanser hastalarına adadı.

"Sakın benim yaptığım gibi kendinizi eve kapatmayın"

Filiz Cankıymaz, 2014 yılında kolon kanseriyle tanıştığını belirterek, ameliyat sonrası kemoterapi aldığını ve hayata küstüğü dönemde eşiyle tanıştığını söyledi. Eşiyle daha önce kurduğu dernek sayesinde tanıştığını anlatan Cankıymaz, "Dernek sayesinde biz internet yoluyla eşime ulaştık. Benim bazı sıkıntılarım vardı. Bu sıkıntılarımı gidermek için eşime ulaşıp ondan yardım istedik. Sağolsun kendisi de yardımcı oldu. Bana, "kardeşim" diyerek, iltifatlar ederek kanayan yarama merhem oldu. Sıkıntılarımı atlattım onun sayesinde, bir süre sonra eşimle yakınlaşmaya başladık ve aramızdaki sevgi bir aşka dönüştü, evlendik" dedi.

Aynı hastalığa yakalananlara seslenen Cankıymaz, "Onlara şu mesajı vermek istiyorum; kolon kanseri olan arkadaşlarımıza, kardeşlerimize özellikle bayan arkadaşlarımıza. Kolon kanseri olan bayanlar "evlenemeyeceğim ya da çocuğum olmayacak" diye kafalarına böyle bir sıkıntı sokmasınlar. Çünkü, ben evlendim, en büyük şahitleri benim. Şu anda çocukları olan arkadaşlarımız da var, bebeklerimiz var, anne torba kullanıp çocuk da doğurabiliyor" diye konuştu.

"Torbanın nasıl takılacağını ve kullanılacağını öğretmeye çalışıyoruz"

Eşiyle evlendikten sonra kurduğu dernek çatısı altında kolon kanseri hastaları için birlikte faaliyet yürütmeye başladıklarını anlatan Cankıymaz, "Biz hastanelere gidiyoruz, kendimiz gibi kolon kanseri olduktan sonra torba takmaya başlayan arkadaşlarımıza torbanın ne olduğunu anlatmaya çalışıyor, nasıl takılacağını ve kullanılacağını öğretmeye çalışıyoruz. Çünkü biz de yaşadık bu durumu. Psikolojik olarak bu şekilde torbalı yaşam ilk başlarda insanın moralini bozuyor ama biz onlara moral aşılamak, morallerini yüksek tutmaları için onlarla bir araya gelerek, "Bakın biz de torba kullanıyoruz ama biz hayat doluyuz, işte torba sayesinde evlendik" diyoruz. Yani onlara bir nevi moral vermenin gayretine giriyoruz, veriyoruz da. Şu anda telefonla ya da internet yoluyla bizlere ulaşanlara kamera açarak onlara torbanın nasıl değiştirileceğini uzaklarda olsalar bile gösterebiliyoruz. Çünkü, torbanın nasıl değişildiğini, bununla banyo yapılıp yapılmadığını, yahut denize girilip girilmediğini bilmeyenler var. Biz onlara hepsini birer birer anlatıyoruz, bu şekilde faydalı olmaya çalışıyoruz. Kolon stoma torbasıyla da spor yapılabildiğini anlatıyoruz. Mesela eşimle biz birlikte yürüyüş yapıyoruz. Ben haftada dört gün spor salonuna gidip sporumu, aerobiğimi yapıyorum. Bu hiçbir şekilde bize sıkıntı değil. Onlara buradan tavsiyem, sporlarını, aktivitelerini hiçbir şekilde aksatmasınlar, yürüsünler ki çok önemli bu. Gaz çıkışı olması için bizim bol bol yürümemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"Eşimle birlikte insanlara moral vermeye çalışıyoruz"

Kolon kanserine yakalandıktan sonra yaşadığı İzmir'de Kolostomili ve Ostomililer Derneğini kuran ve halen dernek başkanı olarak görev yapan Talat Cankıymaz da, Beyşehir'e bağlı Sadıkhacı Mahallesi'nde doğup büyüdüğünü daha sonraki yıllarda doğduğu topraklardan işi gereği ayrılmak zorunda kaldığını söyledi. Genç yaşta kanserle tanıştığını anlatan Talat Cankıymaz, önce bitkisel ilaçlarla bir tedavi dönemi yaşarken, sonrasında sonuç alamayınca Ankara'da doktora gittiğini ve hastalık için geç kalındığının kendisine söylenmesi üzerine acil olarak kolon ameliyatına alındığını aktardı. Yaşadığı süreci anlatan Talat Cankıymaz, "Sonrasında stoma torbası kullanmaya başladım. Sonra hastalık karaciğerime de sıçradı. Karaciğere erken müdahale edilince lazer yöntemiyle sorunu çözdüler. O dönemde ben yalnız yaşadığım için hiç kemoterapi almadım. Bakanım edenim olmadığı için 7 yıl sonra hastalık benim akciğerime de sıçradı. Sol tarafı alındı. Şu anda stoma torbasıyla yaşam sürmeye devam ediyorum. Bu hastalıkla tanıştıktan sonra gönüllü bir sosyal sorumluluk projesinde yer aldım. Ege Üniversitesi Hastanesinde hemşire kardeşlerimizle, doktor hocalarımızla beraber stoma torbası kullanan arkadaşlarımızla beraber düzenlenen çeşitli aktivitelerde birlikte olmaya başladık, onların evlerine giderek yardımcı olmaya başladık. Benim yüksek moralimi, hareketli atak birisi olduğumu gören doktorlarımız, beni kolon kanseri hastaları için Türkiye'de herhangi bir dernek olmaması nedeniyle böyle bir dernek kurmaya yönlendirdi. Bunun üzerine bu derneği kurduk. Şimdi o dernek çatısı altında değişik hastanelere gidip eşim Filiz hanımla birlikte insanlara moral vermeye çalışıyoruz. Onları yaşama bağlayabilmek adına her türlü yardımı imkanlarımız ölçüsünde vermeye çalışıyoruz. "Yalnız değilsiniz, en iyi ilaç moraldir" sloganıyla kurduğumuz derneğin ardından harika tepkiler almaya başladık" şeklinde konuştu.

Çeşitli etkinliklerle hastaların hayatlarını kolaylaştırmaya çalıştıklarını dile getiren Talat Cankıymaz, "Hayatımızı bu şekilde kolaylaştırmaya çalışıyoruz. Faaliyetlerimiz devam edecek. İnşallah daha da büyürüz. Daha fazla insana yardım ederiz" diye konuştu.

Kanser hastalığı onları aşkla birleştirdi

Kanser hastalığı onları aşkla birleştirdi

Kanser hastalığı onları aşkla birleştirdi

Kanser hastalığı onları aşkla birleştirdi

Kanser hastalığı onları aşkla birleştirdi

Kanser hastalığı onları aşkla birleştirdi

Kanser hastalığı onları aşkla birleştirdi

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.