Tarım için ciddi sorun, "Kredi ve ipotek"

Üretimi sürdürmek için bankadan kredi alarak ekim yapan çiftçi, kredi alabilmek için ise toprağın ipotek göstermek zorunda kalıyor. Yüksek girdi maliyetlerini karşılayamayan, eskisi gibi para kazanamayan çiftçi borcunu ödeyemeyince ipotek gösterdiği toprağını da kaybediyor. Bazı çiftçiler ise borcu borçla çeviriyor. Konya, Aydın, Manisa gibi iller tarımsal üretimi fazla olsa da, Türkiye'de ipotekli toprak oranı bakımından Türkiye'de zirveye oynuyor. Konyalı çiftçiler, borç faizlerinin bir kereye mahsus silinmesini talep ederken, ana paranın da yapılandırılmasını yetkililerden istiyor. Ziraat Odalarının başkanları Konya'daki ipotekli tarla sayısındaki gözle görülür artışın ise es geçilmemesini istiyor. Türkiye genelinde ise son verilere göre 2 milyon çiftçisinin tarlasının ipotek altında olduğu öğrenildi.

KONYA TARIMI İÇİN CİDDİ BİR SORUN

Çiftçi borçlarının acilen faizsiz olarak düzenlenmesi gerektiğinin altını çizen Meram Ziraat Odası Başkanı Murat Yağız, “Eğer düzenleme yapılmazsa çiftçi tamamen biter” dedi. 2020 yılı üretim sezonu başlamadan geçmişe ait çiftçi borçlarının faizsiz olarak yapılandırılması gerçeğinin kaçınılmaz olduğuna vurgu yapan Başkan Yağız, “Aksi durumda iş sakat. Çiftçi, bankalara mahkum oldu. Böyle bir uygulamaya ihtiyacımız var. Çiftçinin girdi maliyetleri de çok yükseldi. Çiftçi artık, parayı döndüremiyor. Gırtlağına kadar borçlu olan çiftçinin omuzlarındaki yük alınmalı ve üretimin sürekliliği için destek verilmelidir. Meram bölgesinde ipotekli toprak çok olmasa da Konya çiftçisi ve tarımı için bu konu çok ciddi bir sorundur. Konya'nın diğer bölgelerinde ipotekten dolayı toprak satışlarında gözle görülür bir artış yaşanıyor” şeklinde konuştu.

BUNDAN SONRA TOPRAK KAYIPLARI OLUR

Karatay Ziraat Odası Başkanı Rıfat Kavuneker de çiftçinin kredi alabilmek için topraklarını ipotek göstermek zorunda kaldığını dile getirdi. Karatay çiftçisinin en az yüzde 60'ının kredi alabilmek için tarlasını ipotek gösterdiğini ifade eden Kavuneker, şunları söyledi: Çiftçi, kredi alırken bir esnaf ve ticaret erbabı gibi değildir. Çiftçinin ipotek gösterdiği malını taşıması mümkün değil. Bu yüzden bir şekilde toprağını sattırmamak ve kara listeye düşmemek için borcunu ödüyor. Borcu da kendi ektiği üründen gelen para ile ödeyemiyor. Kısacası çiftçi borcunu borçla çeviriyor. Bankalara gidip bakın. En fazla kredi dönüşünü çiftçi sağlıyor. Çiftçi, 'Ziraat Bankası faizleri kaldırsın' diye haykırıyor. Ana paramızı da 4-5'e bölsün. Şimdilik Karatay bölgesinde ipotekten dolayı toprağını kaybeden olmadı fakat görünen o ki bundan sonraki süreçte olacak. Çünkü çiftçinin kâr marjı çok düştü, girdi maliyetleri de çok yükseldi. Çiftçi, bu şekilde borcunu döndüremez.”

ÇİFTÇİNİN YÜZDE 95'İ KREDİYE BULAŞTI

Karapınar Ziraat Odası Başkanı Durmuş Üner ise Konya'daki çiftçilerin ancak yüzde 5'inin kendi öz sermayesi ile iş yapabilecek güce sahip olduğunu söyledi. Çiftçinin krediye mahkum edildiğini belirten Üner, kredi alabilmek karşılığında da toprağın ipotek gösterilme mecburiyetinin rahatsızlığını dile getirdi. Üretim aletlerinin fiyatının tavan yaptığını, enerji maliyetlerinin yükseldiğini ifade eden Üner, “Çiftçi artık eskisi gibi kâr elde edemiyor. Mısır, buğday artık para kazandırmıyor. Çiftçi gelirleri ile borcunu nasıl ödeyecek? Çiftçi, çok borçlu. Acilen bu borçlara bir çözüm bulunmalı. İnsanlar, bankalara mahkum olduğu için topraklarını kaybediyor. Çiftçinin borcunun ana parası esas alınmak şartıyla, devletimizin bu borçları bir çözüme kavuşturması lazım. Faiz borçlarının silinmesi, ana paranın da yapılandırması gerekir. Çiftçi, borçtan kurtarılmazsa gidişat çok kötü olur. Girdi maliyetleri çok arttı. Elektrik zamları zaten yüksek. Kuyular kapalı, toprak kayıpları arttı. Böyle bir ortamdan çiftçi kendini nasıl kurtarabilir?” dedi.

EMRE ÖZGÜL

merhaba

haberfark.net