Doğa Katliamı
Götürdüğümüz traktör çöktü, mahsur kalındı. Bir çok arkadaşımız cebinde ki harçlığını oraya yatırdı. Amaç sadece o bölgeyi yeşillendirmekti. Yoksa bu işten hiç kimsenin bir çıkarı yoktu. Zaten olmazda, merkeze 10 kilometre uzaklıkta bir bölgede yapılan ağaçlandırmanın merkezde ki bir insana ne gibi çıkarı olabilir ki. İlk zaman sürekli kontrol altında tuttuğumuz ağaçların bir anda doğaya uyum sağlayıp, meyvelerini verdiği haberi bir çok kişiyi sevindirmişti. Haberin doğruluğu yönünde defalarca bana soru geldi. Ama haber doğruydu. Aradan bir yıl gibi bir zaman geçti. Bu ağaçların dikilmesinde öncülük eden Ahmet kardeşimiz motoruna binerek tekrar o bölgeyi incelemek istedi.Bölgeye gitti…
Durum içler acısı. Binbir emekle dikilen fidanların olduğu bölgeler birileri tarafından katledilmiş. Katledilmiş diyorum, çünkü bir fidanı yoketmek bir insanı yoketmeye eşdeğerdir. Bunun yanı sıra, yakılan bölgede ki bitki türleri, canlı türleri… tam bir doğa katliamı. Bunun başka bir izah şekli olamaz. Aslında bu katliamı bir çoğumuz görüyor. Çöle baktığımız zaman uzaktan görünen duman. Aslında göründüğü kadar masum değil. Beraberinde bir çok bitki ve canlı türünüde götürüyor. Peki buna kim dur diyecek. Yetkililer neden buna bir önlem alamıyorlar. Bu konuda bir çalışma yapılması gerekli olduğu kanatindeyim. O bölgeleri yakanların cezalandırılması gerekmez mi? O bölgeye ağaç dikilmesi suç oluyorda, bölgeyi yok etmek suç olmuyor mu? Muhakkak bunun bir sorumlusu yada sorumluları vardır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.