Kurban Bayramında Sağlığımızı Kurban Etmeyelim

Kurban Bayramında Sağlığımızı Kurban Etmeyelim
Kurban bayramı yaklaşıyor.

 

Hepimizi tatlı bir heyecan ve telaş sardı. Bayram temizliği, bayram alışverişi, bayram ziyaretleri derken sağlığımızı tehlikeye atma ihtimali artıyor. Hele evde hipertansiyon, şeker, kolesterol yüksekliği olan aile bireyleri varsa sorumluluğumuz da katlanıyor.

Medicana Konya Hastanesi İç Hastalıkları, Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Dr. Mine Öztürk, kurban bayramında sağlığımızı korumak için yapılması gereken en önemli şeyin günlük hayat ritmimizin dışına çıkılmaması olduğunu belirtti.

Aşırı yorgunluk, düzensiz beslenme, tıbbı tedavinin aksaması gibi durumlardan kaçınılması gerektiğini ifade eden Mine Öztürk bayram günü, normal günlerde olduğu gibi yeterli sıvı alınması gerektiğini dile getirdi. Öztürk, “Kendimizi ruhen ve bedenen yağlı, karbonhidratlı ve bol kalorili beslenmeye odaklamamalıyız. Eğer kaçamak yapmışsak aktivitemizi arttırmalı, evimize gelen misafirlere de ikramlarımızı yemeleri hususunda ısrarcı olmamalıyız.” dedi.

Özellikle şeker hastalarının şerbetli tatlı ve çikolata tüketmek yerine sütlü ve meyveli tatlıları tercih etmelerini dile getiren Mine Öztürk, tansiyon ve kolesterol rahatsızlığı olanların da et tüketimini kısıtlamaları gerektiğini hatırlattı. Etleri pişirmeden önce buzdolabında dinlendirilmesinin sağlığımız açısından önemli olduğuna dikkat çeken Öztürk, “Sofrada porsiyonları ve çeşidi arttırmak yerine azaltmaya çalışmalıyız, yağsız ve haşlama et tercih etmeliyiz, yeme-içmede israfa kaçmamalıyız ve bayram ziyaretlerini manevi zemine oturtmalıyız, uzun süredir görüşemediğimiz arkadaşlarımızı, dost ve akrabalarımızı ziyaret ederek stresimizi atıp deşarj olmalıyız.” önerilerinde bulundu. 

 

Kurban bayramında Beslenmede Dikkat Edilmesi Gerekenler;

- Kaynağı belli veteriner hekim kontrolünden geçmiş sağlıklı koşularda kesimi yapılan etler tüketilmeli,

- Etler, soğuk ortamlarda saklanmalı ihtiyaç kadarı çözülmeli,

- Tüketilen et miktarı her kişi için yaşam tarzı ve risk faktörleri göz önüne alınarak ayarlanmalı,

- Etin rahat sindirilmesi isteniyorsa daha çok ızgara ve fırın tarzında pişirilmeli, iyi çiğnenmesine dikkat edilmeli,  ağır yemek sonrasında hareket edilmeli,

- Sabah ve akşam yemeklerinde hafif gıdalar tercih edilmeli (az ve sık yemek) , yaşam tarzına döndürülmelidir.

Etin İçeriğinde Neler Var?

Et hayvansal proteinin ana kaynağıdır. Aynı zamanda önemli kolesterol doymuş ve çoklu doymamış yağ asitlerini de içermektedir.

Örneklersek;  (100 gramlık birimlerde kolesterol miktarları yönünden ) dana etinde 90 mg, koyun etinde 70 mg  (toplam yağ değeri dana etinden daha yüksektir) Sığır eti 99 mg, sosis 48 mg, hindi 68 mg kolesterol içermektedir. Sakatatlar yönünden beyinde 2000 mg, böbrekte 375 mg, karaciğerde 300 mg kolesterol bulunur.

Etin protein ve yağ değeri yanında demir, çinko, folat, ve B12 vitamini kaynağı olduğunu da unutulmamalıdır. Bu kısa bilgiler bize şunları hatırlatmalıdır. Elbette et tüketilmeli, ancak herkes kendi risk faktörlerini düşünerek ( hipertansiyon, ateroskleros, koroner arter hastalığı, kolesterol yüksekliği, obezite gibi) yiyeceği miktarı belirlemelidir. Risk faktörü yüksek, spor yapmayan şahıslar daha az miktarda et tüketmelidir. Bu konuda,  vücutta yağ oranına göre beslenmeyi ayarlayan diyetisyenlerin önerine de dikkat edilmelidir.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.