O Toplantının Konusu Engellilerde Farkındalıktı

Birleşmiş Milletlerin 3 Aralık gününü, 1992 yılında, engelli olarak tanımlanan bireylerin haklarına dikkat çekmek ve verilen hizmetlerin niteliğini arttırmak amacıyla “Dünya Engelliler Günü” olarak kabul ettiğini söyleyen Lenger, Dünya Sağlık Örgütü’nün 2012 yılında yayınladığı “Dünya Engellilik Raporu”na göre, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 15’inin engelli olarak yaşamını sürdürdüğünü belirtti. Türkiye’de nüfusun yaklaşık yüzde 12’sinin engelli olduğunu kaydeden Araştırma Görevlisi Merve Lenger, “Geçtiğimiz 10 yıla baktığımızda verilen haklar, hizmetlerin çeşitlenmesi, niteliğin arttırılması ve toplumsal bilinç düzeyinin yükselmesi gibi, engelliler açısından önemli gelişmeler yaşandı. Yapılan iyi çalışmalar olduğu gibi tamamlanamamış çalışmalar da var. Kaynaştırma eğitimi de bunlardan birisi” dedi.

- 3 Aralıklar Klasik Kutlama Günleri Olarak Algılanmamalı -

Almanya eğitim sisteminden bir örnekle konuşmasını sürdüren Lenger, “Almanya’daki okullarda “İçimizden Birileri” isimli bir ders var. Bu derste engelli öğrenciler ve engelsiz öğrenciler birlikte ders alıyor ve engelsiz öğrenciler engelli arkadaşlarına bir şeyleri yaptırmak için çaba sarf ediyor, ona yardımcı oluyor ve yaşantı sağlıyor” dedi. Araştırma Görevlisi Dudu Merve Lenger, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nün bir kutlama günü olarak algılanmaması gerektiğini, bugünlerde bazı farklılıkların fark edilmesinin önemli olduğunu ifade ederek, “Haber bültenlerinde 3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle farkındalığı arttırmak için çeşitli haberler yer aldı ama acaba ne kadar fark ettik? Bu soruların cevabını toplum olarak verebilmemiz gerekiyor. 3 Aralık gününü klasik belirli gün ve haftalardan birisi gibi kabul etmemek gerekiyor” dedi.

Yaptığı sunumun ardından Lenger, akademisyenler ve öğrencilerin sorularını yanıtladı..