Ödül!
İşte ödül, yarışma, plaket törenleri!
Bu tür organizasyonlar ne yazık ki çoğu zaman gerçek amacından çıkarak hedef kitleyi yanıltma, kendinden olanı ödüllendirme, organizatörün para kazanması gibi değişik amaçlara hizmet eder.
Bu durum sadece ülkemizde mevcut diyemeyiz.
İşte çoğu zaman milli bir sorun haline getirdiğimiz Erovizyon şarkı yarışmaları.
Bu yarışmada oy dağılımında iki unsur dikkat çeker.
Birincisi sanatçının sahne performansı, söylediği şarkının güzelliği. İkincisi ise oy veren ülkeler arasındaki organik bağ.
Yarışmada komşu ülkelerin birbirini desteklemesi, Slav ülkelerinin özellikle Rusya’nın yanında yer alması dikkat çeken unsurlar olmuştur.
Türkiye olarak da Kardeş Azerbaycan’dan, soydaşlarımızın yoğun olarak yaşadığı Almanya’dan hep en yüksek puan olan 12’ye göz koymuşuzdur.
Türkiye’de de çeşitli yarışmalar yapılır. İşte geçtiğimiz yıllarda Konya’da yapılan böyle bir yarışmada bir komedi yaşandı.
Yerel ve ulusal boyutta basın yayın kuruluşlarının “en”lerinin seçildiği yarışmada hiç spor programı olmayan yerel bir tv kanalına yılın en başarılı spor programı ödülü verildi.
Geleneksel hale getirilen Kral Tv video müzik ödüllerinde de geçtiğimiz yıllarda Hilal Cebeci’nin aldığı ödülün o dönemde televizyonun sahibi Hakan Uzan’ın eşi Yeşim Salkım tarafından verdirildiği itirafı…
Bir başka boyut ise gazeteciler ile bağ kurmak;
Bir ara usta gazeteciler Uğur Dündar ve Mehmet Ali Birand arasında polemik konusu olan yılın en iyi haber programı, yılın sanatçısı ödül törenleri…
Anadolu’nun bozkırında bir belediye, bir üniversite sesini bir türlü duyuramıyor. Sorunlarını kimseye anlatamıyor.
Hemen basının “en”lerini seçiyor.
Şöyle bir salata yapılıyor.
Bütün ulusal televizyon kanalları ve gazetelerden en az bir kişi ya da program ödül almalı ki yapılan etkinlik hepsinde haber olabilmeli. Kimse küstürülmemeli.
Yapılan bu tür organizasyon neticesi bir birinden ünlü isimler bir bakmışsınız bozkırın ortasında açan çiçekler gibi gül bahçesine çeviriyor söz konusu mekanı.
En iyi şekilde ağırlanıyor kendileri, izzet ikram derken programı organize edenler, heyecanla etkinliğin medyaya yansımasını bekliyorlar.
Onların sorunları, yaptıkları olumlu çalışmalar köşelerde yer bulmaya başlıyor.
Bir diğer dikkat çeken unsur ise para kazandıran organizasyonlar.
Farklı dergiler çeşitli kategorilerde yılın belediye başkanını seçiyorlar.
Kendilerinin ifade ettiklerine göre jüri gazeteciler ya da belediye başkanlarından oluşuyor.
Belediye başkanı kendisinin yarıştığı bir yarışmada oy kullanıyor.
Öte yandan gazeteci oy kullanıyor.
Şimdi bir gazeteci hayatında hiç gitmediği bir belde hakkında nasıl yorumda bulunabilir, nasıl seçici olur, nasıl onlarca belediye arasında kıyaslama yapıp oy kullanır?
Tabii burada “yılın belediye başkanı” çeşitli kategorilerde seçilirken Müslüm Baba’nın o meşhur şarkı sözünü mırıldanıyoruz “Her şeyin bedeli var…”
Gerçek manada bu tür yarışmalar yapılacaksa.
Uzmanlar tarafından heyet oluşturulur.
Burada farklı kategorilerde yapılan yarışmalara, belediyeler müracaat ederek yaptıkları çalışmaları bir rapor haline sunarlar ve jüri tarafından değerlendirilir.
Ve başarılı bulunanlar ilan edilir.
Ama bununla kim uğraşacak de mi?
Sonuçta değirmencinin derdi sadece su....
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.