Pandemi döneminde mutlu ilişkinin sırrı
Pandemi döneminde boşanmaların arttığına dair bir izlenim oluşsa da Acıbadem Eskişehir Hastanesi Uzman Psikolog Çağrı Kuşçu, eşlerin ilişkilerinde özen gösterecekleri birkaç nokta ile empati duygusuna dikkat etmelerinin ilişkiyi güçlendireceğini vurguladı.
Pandemi dönemi, özellikle eşler arasındaki ilişkileri derinden etkileyebiliyor. Birbiriyle uzun süre vakit geçiren çiftler, bazen karşısındakini daha iyi tanıdığı için evliliğinde mutluluğu artırıyor, bazen de anlaşmazlıklar iyice su yüzüne çıkıyor. "Evlilik olsun ya da olmasın her ilişkinin hayata devam edebilmesi için beslenmesi gerekir" diyen Uzman Psikolog Çağrı Kuşçu, eşler arasında yaşanan iletişim sorunları ve çözüm yolları hakkında bilgiler verdi.
Çiçeğin büyümesi için suya, bir otomobilin ilerleyebilmesi için yakıta ihtiyaç duyması gibi ilişkilerin de emek gerektirdiğini ifade eden Çağrı Kuşçu, "İyi bir ilişkide önemli olan; sevgi, güven, inanç, sadakat, adanmışlık, kendine ve en önemlisi partnerine olan saygıdır. Aslında iyi bir ilişki eşlerin hem birbiri ile gelişmesi hem de bireysel olarak büyümesi ve olgunlaşması için izin verebilen ilişkidir" dedi. Her ilişkide güzel anların yanı sıra olumsuz anlar ve anıların da olduğunu, pandemi döneminde bu tür sorunların da daha sık ortaya çıkabileceğini söyleyen Çağrı Kuşçu şöyle devam etti:
"İyi bir ilişki, bu zor ve olumsuz zamanların üstesinden gelebilmek için iş birliği çerçevesinde hareket edebilmeyi gerektirir. İşte bu durum, kişiden kişiye göre değişiklik gösterir yani bazı insanlar sorunları yönetmek ve üstesinden gelme konusunda gayet başarılıyken bazıları yaşanan sorunlardan kaçmayı uğraşmamayı tercih edebilir."
Mutlu ve mutsuz evlilikler arasındaki ince çizgi
Kişilerin sorun çözme becerilerinin, olaylara bakış açıları ve yükledikleri anlamlarla yakından ilgili olduğunu vurgulayan Çağrı Kuşçu, bazı ilişkilerde eşlerin "iyi bir eş olmayı sürekli fedakârlık yapmakla" eş değer tuttuğunu, kendi istek ve arzularını geri plana ittiğini ve bunun da zamanla öfkeye, hayal kırıklığına yol açtığını anlattı. Çağrı Kuşçu, "Bazen de kişi sürekli karşısındakinden fedakârlık bekleyebiliyor. Bu gerçekleşmediğinde de üzüntü, reddedilmişlik, öfke, hayal kırıklığı, hatta nefret hissi doğabiliyor. Her iki durumda da bu tür düşünce ve duygular ilişkinin sağlığını etkiliyor" diye konuştu.
Eşlerin olaylara aynı bakış açısından yaklaşmalarının sorunlara çözüm bulmayı sağladığını, bu ilişkilerde küsme ve tartışmalara daha az rastlandığını kaydeden Çağrı Kuşçu, şunları söyledi:
"Eşler problemi çözmek için çabalar çünkü olaylara aynı bakış açısından bakarlar. Kısacası mutlu ve mutsuz evlilikler arasındaki ince çizgi, sorunların sayısı ya da çeşidi değildir. Mutlu çiftlerin farkı, yaşadıkları problemin üstesinden gelebilmeleri ve ortak bir strateji kullanmayı öğrenmiş olmalarıdır. Daha önce problem yaşamış bu çiftler, artık tekrar problemle karşılaştıklarında nasıl bir yol izleyeceklerini bilir ve çözeceklerine inanırlar."
"Uzlaşma becerisini geliştirin, esnek olun"
"Eşlerin uyuşabilmeleri için birbirlerinin neler beklediklerini ve neye ihtiyaç duyduklarını anlamaları gerekir. İstekler benzer nitelikte olduğunda uzlaşmaya ihtiyaç duyulmaz" diyen Kuşçu, farklı isteklerin ilişkide sorunlara zemin oluşturduğunu ancak esnek ve empatik yaklaşımların ilişkiyi geliştirdiğini dile getirdi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.