Ramazan Mutlu

Ramazan Mutlu

Toplumun sağlığı!

Toplumun sağlığı!

 26.11.205 günü haberlerde 2014 yılı sağlık harcamalarının 94 milyar 750 milyon TL olduğu açıklandı.

Konuyu detayını öğrenmek için internette sorguladığımızda;

Sağlık harcamalarının, 2014 yılında yüzde 12,3 oranında artarak, 94 milyar 750 milyon TL’ye ulaştığı, cari sağlık harcamasının toplam sağlık harcaması içindeki payı, 2013 yılında yüzde 94,4 iken, 2014 yılında yüzde 93,8 olduğu, toplam sağlık harcamasının GSYH’ye oranı, 2014 yılında bir önceki yıla göre değişmeyerek yüzde 5,4 seviyesinde kaldığı. yine genel devlet sağlık harcamasının GSYH’ye oranı bir önceki yıla göre değişmeyerek yüzde 4,2 olarak gerçek leştiği, Özel sektör için ise, bu oran yüzde 1,2 olarak hesaplandığı, hane halkları tarafından tedavi, ilaç vb. amaçlı yapılan cepten sağlık harcamasının 2014 yılında yüzde 18,8 artarak 16 milyar 819 milyon TL’ye yükseldiği, hane halkları tarafından cepten yapılan sağlık harcamalarının toplam sağlık harcamaları içindeki payının, 2014 yılında yüzde 17,8’e yükseldiği, genel devlet sağlık harcamasının toplam sağlık harcaması içindeki payı, 2013 yılında yüzde 78,5 iken, 2014 yılında yüzde 77,4’e düştüğü hususları açıklanmaktadır.

Bu tablodan vatandaşa ödettirilen katkı payının artırılması genel sağlık harcaması içindeki kamu payını %1 puan düşürmüştür.

Yukarıdaki bilgilerden;  SGK ve Sağlık Bakanlığının yaptığı sağlık harcamalarının 95 milyar, şahısların yaptığı sağlık harcamasının katkı payı vs 17 milyar TL olarak yer almaktadır. Yaklaşık olarak bu tutar 112 milyar TL dir. Kişilerin özel muayeneleri ve kullandığı ilaç, alet edavat, ortez vb harcama ile SGK ile ilgili olmadan özel sektörde yaptırdığı muayene, ameliyat ve tedavi masrafları bu tutarlara dâhil değildir.

2015 yılı bütçesinin 510 milyar TL olduğunu dikkate alındığında sadece bütçenin % 20 si bir tutarın tedavi ve sağlık harcamalarına gittiği anlaşılmaktadır. Öte yandan SGK işçi, memur, bağ-kur   emekli maaşları ile 65 yaş üstündeki vatandaşlara da aylık ödemektedir.. 2014 yılında hatırımda kaldığı kadarı ile SGK hazineden sigorta teşvikleri için 60 milyar TL gibi hazine katkısı almaktadır. Sigortanın gelirleri ve alınan teşvik tutarı yetmediği için alınan bu katkı parasına ilaveten SGK açıkları bütçeden karşılanmaktadır. Vatandaşa bol keseden karşılığını almadan yapılan genel sağlık Sigortası hizmeti ile Aktuerya hesaplarına uymadan yani,   asgari 4 çalışan 1 emekliye bakar prensibinin dışına çıkılarak popülist politika ile ikide bir af çıkarılması( bu husus AKP öncesinde de vardı 2002 yılından sonra 4811, 5811 ve 6111 sayılı aynı mahiyette yasaları da AKP çıkarmıştır)  aktüer hesaplara  göre karşılığı alınmadan emeklilik hakkı verilmesi SGK  açıklarını  kapatmak için  ayrılmak zorunda kalınan fonu  ülkenin önünü karartan kara delik haline getirmiştir.  Bütçenin en önemli kaynağı sosyal güvenlik ve sağlık harcamalarına gitmektedir. SGK nın ödediği tüm emekli ve sosyal yardım paraları dikkate alındığında nerde ise bütçenin % 35-40 ‘ı kadar bir meblağın bir şekilde sağlık harcamaları emekli maaşlarına gitmektedir. SGK nın kendi gelirleri bu tutardan düşüldüğünde aradaki fark bütçeye yansımaktadır.

Sağlık, bir toplumun en önemli meselesidir. Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur atasözümüz tam bunun içindir. Keza, Kanuni Sultan Süleyman’ın olmaya cihanda devlet bir nefes sıhhat gibi meşhur sözü de konunun önemini anlatan önemli bir vecizedir.

 Beslenme,  gelecek endişesi, çevre sorunları, stres, besin maddelerinin bozuk ve hormonlu olması, kullanılan suyun ve havanın sağlığa uygun olmaması, giyimde ve barınmada kullanılan malzemelerin sağlığa uygun olmaması, çalışma şartlarının uygun olmaması gibi bir çok problemin oluşturduğu sağlık sorunları, gelirimizin önemli bir bölümünün sağlığa harcanması sonucunu doğurmaktadır. İnsanların hastalanmasını önlemek için alınan tedbirler her zaman onu tedavi etmekten daha ucuzdur. Ayrıca, hastalık ve tedavi döneminde oluşan iş kaybı da ortadan kalkacaktır.  Sağlığı yerinde olmayan toplumların istikrarlı bir kalkınma ve büyüme sağlaması da çok zordur. Sağlığı olmayan toplum huzur içinde yaşayamadığı gibi ülkesine bir tehlike yöneldiği zaman onunla mücadele etmesi de çok zordur.           

Devlet,  toplum sağlığını bozan sorunları iyi bir şekilde tespit ederek bunları analiz ederek, öncelik sırası belirleyerek, çözüm üreterek tedbir aldığı sürece sağlık harcamaları kendiliğinden azalacaktır. Bu yapılmadığı sürece, insanımız hastalıkla kıvranacak, canı yanacak,  diğer ihtiyaçlara kanalize edilecek milli kaynaklar insanımızın tedavisine harcanacaktır. Sağlık harcamalarında birinci önceliği insanımızın hasta olmasını önleyici tedbirlere verilmeli, diğer öncelikler bundan sonra gelmelidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ramazan Mutlu Arşivi