İktidar partisinde ne var ne yok diye ziyaret edeyim diye çıktım. Baktım içerisi ana baba günü, merak ettim Milletvekilleri falan mı var diye. Milletvekilleri falan yok, il başkanı haftanın her günü vatandaşın derdini dinleyip çözüm arıyormuş.  Ben biraz zamansız gittiğim için fazla izleme durumum olmadı. Ancak İl Başkanı Sayın M. Fatih Yıldırıcıya meraba deyip ayrıldım, ayrılırken yarın tekrar gelip bu çalışmayı bire bir izlemek istediğimi söyledim. Başkanda her zaman beklediğini söyleyerek ayrıldım.
     Perşembe günü parti binasına tekrar gittim, direk başkanın odasına geçtim. İçeri girdiğimde odada İl Genel Meclis toplantısından gelen bazı meclis üyeleri vardı. Toplantıda meclis bütçesini görüşüp geldiklerini ve konu hakkında fikir alışverişinde bulunuyorlardı. Ben konuşmaları sadece dinledim, çünkü benim konuşma hakkım yoktu.
        Konu tamamlanınca karşılıklı sohbetlere geçildi, bana da söz geçtiğinde takdir ederler etmezler fikirlerimi söyledim. Biliyorum ki, kabul görecek fikirlerdi, pek fazlada itiraz olmadı. Ama ben o günkü meclise neden çağrılmamıştım çok şaşırdım. Hâlbuki önemli zamanlarda aranır haber verilirdim, anladım ki yazılarım beni çağıranları memnun etmemiş. Ama mevcut orada bulunan meclis üyelerinden gündemi dinledim, zaten bu meselede artık hem bizi hem de kamuoyunu sıktı. Yani anlayacağınız artık kabak tadı verdi, kör dövüşünü yapanlara ne tat veriyor anlamadım.
       Her ne ise biz asıl konumuza gelelim, Sayın Yıldırıcı bu görüşmelerden sonra vatandaşlarla görüşmelere başladı. Yaptığı görüşmeleri bizzat takip ettim notlar aldım, insanların bir memnuniyet içinde ayrıldıklarını gördüm. Şunu açık yüreklilikle söyleyebilirim ki kim ne derse desin oturduğu koltuğun hakkını veriyor. Koltuğa da yakışmış ve alışmış kendisini tebrik ediyorum. Kendisine bu çalışmaları ile ilgili soru sorduğumda bakın insanlar genelde hangi taleplerde bulunuyor?
       “ Erdoğan Bey sizinde bizzat yerinde izleyip gördüğünüz gibi öğleden sonra saat 15 00 gibi her gün parti binasına geliyorum. Bunu bazen yoğun parti çalışmalarımız olduğunda aksatıyorum. Akşam saat 18 00 kadar görüşmelerimiz devam ediyor.
      Bize gelen vatandaşlarımız çoğunluğu iş için geliyor. Bunun dışında birde kömür ve yardım için gelenler var. Bu sene Aksaray’a 27 bin ton kömür ayrıldı, bunun 15 bin tonunu merkeze dağıtıyoruz. Bu sene taşıyıcı firmadan kaynaklanan taşımada bir sorun yaşanması nedeni ile biraz gecikme oldu. Vatandaşımız hemen kömürünün verilmesini istiyor, keşke hemen verebilsek de bir günde ihtiyaç sahiplerine aynı gün ulaştırılabilse. Bize gelenlerin bir kısmı kömür gelmedi şikâyeti ile geliyor. İhtiyaç sahibi hemşerilerimiz müsterih olsun herkese kömür verilecektir.
       Vatandaş siyasetçilerimize biraz daha rahat ulaşıp derdini anlatabildiği için bize geliyorlar. İş için gelenlerden mesleği olanlara yardımcı oluyoruz. Ne iş olursa yaparım dönemi bitmiştir, insanlar artık mutlaka bir meslek öğrenmeli, en azından bir kursa gitmeli. Mesleği olan hiçbir kimse işsiz değildir. Mesleği olan hemşerilerimize daha çabuk yardımcı oluyoruz” dedi.
      Mesleki eğitim konusuna aynen katılıyorum, birde insanlar masa başı iş peşindeler. Bunlara eskisi gibi KPS girmeden siyaseten girmek çok zorlaştı. Ama her ne olursa olsun Sayın Yıldırıcı her insanı kabul edip güler yüz ve nezaketle karşılayıp memnuniyet içinde uğurluyor.
       Bu manzarayı görünce işte bu demekten kendimi alamadım. Eski il başkanlarımızdan bir arkadaşımız 15 dakika önce parti binasına çıktığını gördüm, hiçbir işim yok idi. Hal hatır biraz sohbet edeyim diye bende parti binasına çıkıp kendisini sormuştum. Binaya çıktığını gözümle gördüğüm halde yok dedirtmişti. Buda beni çok üzmüştü, bu zihniyetten uzak bir başkan görmek beni sevindirdi. Kapılar herkese sonuna kadar açılıyor ve her vatandaşla ilgileniliyor.
        İnsanlardan kaçan ve mesafeli duran değil de kucaklayan bir İl Başkanını görmek beni son derece memnun etmiştir. Beni memnun ettiği gibi dışarıdaki konuştuğum vatandaşlarda hiç değilse güler yüz ve tatlı dille karşılanmalarından memnunlardı. Ne diyeyim bu güzelliğin devamını diliyorum.